Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle başlayan kriz karşısında ABD ve topyekûn Avrupa çaresiz kaldı. Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Ukrayna’nın başkenti Kiev’de istenmediği için ziyarette bulunmadığını söyleyerek çözüm üretmekten aciz hale gelen Avrupa vizyonunun çöktüğünü birinci ağızdan ifşa etti.
24 Şubat’tan bu yana Rusya’nın işgal ettiği Ukrayna’da siviller ölürken yaşanan insanlık dramı karşısında ne ABD ne NATO ne Avrupa ülkeleri çözüm üretebildi. Rusya Devlet Başkanı Putin ile görüşen Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un çabaları sonuç vermezken Batılı hiçbir lider sürece etki edemedi. Uzun masa diplomasisiyle komik duruma düşen Macron aylarca ülkesinde ve uluslararası kamuoyunda alay konusu oldu. Buna karşılık Türkiye’nin hem Ukrayna hem Rusya tarafıyla kurulu sıkı ilişkileri ülkemizi arabulucu pozisyonunda öne geçirdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başlattığı ‘ Barış’ diplomasisi her iki ülkeyi müzakere masasında buluşturdu. Maripol’da tarafların ateşkes rejimini kabul etmesiyle insani koridor açılması bu alanda verilen çabaların somut bir örneğini ortaya koydu.
‘Boş dayanışma mesajları’
LE Parisien’in haberine göre, sosyal medya kanalı Telegram’da savaş konusunda türeyen yeni kelimelerin yayınlandığı bir listede, Fransız Cumhurbaşkanı’nın adının, Ukraynacada ironik bir kelimeye ilham verdiği görüldü. Ukraynaca “bir durum hakkında çok endişelenmek ancak hiçbir şey yapmamak” anlamına gelen “Macronete” kelimesinin dahil edildiği listeye göre kelimenin kökeni, Ukrayna’ya gerçekten yardımı dokunmaktan çok Elysee Sarayı’ndan paylaştığı sözde endişeli fotoğraflarıyla hatırlandığı ifade edilen Macron’dan geliyor. Macron, Rusya-Ukrayna Savaşında Eyfel Kulesi’ni Ukrayna bayrağı renkleriyle donatmak, Elysee Sarayı’ndan endişeli fotoğraflar paylaşmak dışında Ukrayna’ya gerçek manada katkısı olacak bir şey yapmadığı gerekçesiyle eleştiriliyor.
UKRAYNA KADERİNE TERK EDİLDİ
NATO çatısı altında toplanan Avrupa ülkeleri ise savaşı durdurmak adına ne müzakere süreci başlatabildi ne caydırıcı bir askeri güç sahaya sürebildi. NATO’nun kendine üye yapmaya en güçlü aday haline getirdiği Ukrayna’yı Rusya karşısında yalnız bırakması tepkileri de beraberinde getirdi. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski, Batı’nın ülkesinde yaşanan insanlık trajedisi karşısında somut hiçbir adım atamamasını defalarca eleştirdi. Rusya’ya yönelik tepkilerin bir dizi yaptırımlardan ibaret kalması Ukrayna’yı hedef alan ölümcül saldırıları engelleyemedi.
‘Çare Türkiye!’
ITALYA Dışişleri Bakanı Maio, barış için en çok çalışan ülkenin Türkiye olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin hem Rusya hem de Ukrayna ile konuşabildiğini söyleyen Maio, barışa teşvik çalışmalarının yürütülmesi gerektiğini ifade etti. Di Maio, bir radyo kanalında Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaş ve son gelişmelere ilişkin yaptığı açıklamada, taraflar reddetse de kendilerinin diplomasiyi hızlandırmak için çalışmaları gerektiğine işaret ederek “Ateşkesten önce bir barış konferansını teşvik etmemiz gerekiyor. Barış için en çok çalışan ülke Türkiye ki iki tarafla da konuşabiliyor.” dedi.
ALMANYA’YA RET
Gelinen noktada Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier, Ukrayna’nın başkenti Kiev’de istenmediği için ziyarette bulunamadığını açıkça ifade etti. Steinmeier Varşova’da yaptığı açıklamada, Polonya Cumhurbaşkanı Andrej Duda’nın Ukrayna ile ortak Avrupa dayanışmasının güçlü bir işaretini vermek için Baltık ülkelerinin devlet başkanlarıyla birlikte Kiev’e gitmeyi teklif ettiğini söyledi. Steinmeier Ukrayna tarafından aldığı cevaba ilişkin ise, “Bunun için hazırdım. Ama açıkçası, kabul etmeliyim ki, bu Kiev de istemedi.” dedi. Dahası Alman Bild gazetesi de Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski’nin Almanya Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier’in Kiev’i ziyaret talebine ret cevabını verdiğini yazdı. Haberde ayrıca Ukraynalı bir diplomatın konuya ilişkin, “Hepimiz Steinmeier’in Rusya ile yakın bağlarını biliyoruz. Şu anda Kiev’de hoş karşılanmıyor. Bunun değişip değişmeyeceğini göreceğiz.” ifadelerine yer verildi.
DİPLOMATİK SKANDAL: GELİRSE KONUŞMAM
Steinmeier’in açıklaması Alman medyasında flaş haber olarak geçilirken, Ukrayna ve Almanya arasında “diplomatik skandal” olarak nitelendirdi. Ziyaret fikrinin arkasında Duda’nın olduğu ve Steinmeier’i birlikte gitmesi için ikna ettiği, ancak Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenski’nin Duda’yla yaptığı telefon konuşmasında Alman Cumhurbaşkanı‘nın gelmesini reddettiği ve “Steinmeier gelmesin. Gelirse kabul etmem, bir araya gelmem. Diğer Cumhurbaşkanları gelebilir.” dediği ortaya çıktı.
BÜYÜKELÇİLİK DOĞRULADI
Ukrayna’nın Berlin Büyükelçiliği’nden yapılan bir açıklamada, Zelenski’nin tavrı doğrulayarak Steinmeier’in eskiden Rusya ve Vladimir Putin ile olan ilişkileri, ziyaretin geri çevrilmesinin sebebi olarak gösterildi. Bir Ukraynalı diplomat, “Hepimiz Steinmeier’in Rusya ile yakın zamana kadar çok sıkı bağları olduğunu biliyoruz. Şu anda kimse Steinmeier’i Kiev’de görmek istemiyor. Bu yaklaşım ileride belki değişebilir” yorumunda bulundu.
‘Ukrayna, İstanbul mutabakatına bağlı’
UKRAYNA Halkın Hizmetkarı Partisi Başkanı David Arakhamia, İstanbul mutabakatına bağlı olduklarını, fakat bu mutabakatta yer almayan tüm ek hususları dikkate almamalarının müzakere sürecinin mevcut durumunun Rusya tarafından yanlış yorumlanmasına sebep olabileceğini ifade etti. Rusya ile müzakerelerde Ukrayna heyetinin başkanlığını yürüten Arakhamia, Telegram hesabından yaptığı açıklamada Rusya ile müzakerelerin çevrimiçi olarak devam ettiğini bildirdi. Arakhamia, “Ukrayna tarafı, Rusya Dışişleri Bakanının açıklamalarının aksine İstanbul mutabakatına bağlıdır ve tutumunu değiştirmedi. Tek fark, Ukrayna tarafının İstanbul mutabakatında yer almayan tüm ek hususları dikkate almamasıdır. Belki de bu, müzakere sürecinin mevcut durumunun yanlış yorumlanmasına neden oldu.” ifadelerini kullandı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna tarafının Rusya ile İstanbul’da yaptığı müzakereler sonucunda varılan anlaşmaları reddettiğini ve müzakerelerin çıkmaza girdiğini söylemişti. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Ukrayna tarafının, müzakerelerde kendi tekliflerinden çekilmeye ve provokasyonlar yapmaya başladığını öne sürmüştü.
“PUTIN ISTANBUL’A GÜVENIYOR”
Avusturya Başbakanı Karl Nehammer, 9 Nisan’da Kiev’e gerçekleştirdiği ziyaretin ardından savaşın başladığı tarihten bu yana Putin’le yüz yüze görüşen ilk Avrupalı hükümet başkanı olmuştu. Nahammer, görüşme sonrası Putin’in Rusya ile Ukrayna arasında İstanbul’da başlatılan ve ara verilen görüşmelerin sürdürülmesinden yana olduğuna dikkati çekerek “İstanbul’daki görüşmelere hala güveniyor. Bu hususta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşecek” diye konuşmuştu.
