Sabri İşbilen / Özel Haber - Rauf Denktaş’ı andığı için Yunanistan tarafından 15 ay hapis cezasına mahkûm edilen İskeçe Müftüsü Ahmet Mete, skandal hukuk kararı ve Yunan hükümetinin Batı Trakya Türklerine karşı uyguladığı asimilasyon politikalarına ilişkin Diriliş Postası’na önemli açıklamalarda bulundu.
DENKTAŞ’I ANMAK SUÇ!
Yunanistan’ın KKTC’nin efsane lideri Rauf Denktaş’a yönelik bir benzetmeyi bile suç saydığını dile getiren Mete, 15 ay hapis cezasına gerekçe gösterilen olayın detaylarını şöyle paylaştı: “5 yıl önce Batı Trakya Türk azınlığı Dostluk Eşitlik Barış Partisi (DEB) kongresinde, DEB Başkanı Mustafa Ali Çavuş’a, Denktaş’a çok benzediği için ‘Sen Denktaş’a benziyorsun, gözümün önünde inşallah Denktaş gibi olursun’ dedim. Bu lafıma binaen ‘ben insanları bölüyormuşum, parçalıyormuşum, kışkırtıyormuşum’ diyerekten beni mahkemeye verdiler. Dün Selanik’te mahkeme yapıldı ve kamu düzenini bozuyorum diye15 ay hapis cezası verdiler!..” Ayrıca, Ahmet Mete devam eden 3 mahkemesinin daha olduğunu açıkladı.
“ TÜRKİYE OLMASA YAŞATMAZLAR”
Yunanistan hükümetinin amacının tüm Türkleri baskı altına almak ve sindirmek olduğuna dikkat çeken İskeçe Müftüsü Mete, Türkiye Cumhuriyeti’nin kendilerine verdiği destekten memnuniyet duyduğunu belirterek, “ Atina büyükelçisi aradı, konsolos aradı. Ben çok müteşekkirim Türkiye Cumhuriyeti’ne. Türkiye bize sahip çıkmazsa bizim burada yaşamamız çok zor. Yunanlılar, ‘Biz medeniyetin doğduğu memleketteyiz’ diyorlar, fakat taşın altındaki yılan gibi yaşamaya mecbur bırakılıyoruz. Azınlık için konuşursunuz darbe yersiniz.” dedi.
“TÜRKÇE HUTBEYİ KALDIRMAK İSTİYORLAR!”
Yunanistan’ın Batı Trakya Türkleri’ne öz kimliklerini unutturmak için sistematik bir asimilasyon politikası uyguladığının tespitini yapan Ahmet Mete, Türklüğe dair her şeyden rahatsızlık duyulduğunu belirterek, “Yunan devletinin hedefi Batı Trakya’da Türk olmadığını buradaki insanlara ispat ettirmek, kabul ettirmek!.. Okullardan Türkçe’yi kaldırmak, müftüleri kaldırmak, camiden Türkçe hutbeleri kaldırmak. Hedef odur, amaç odur. Bizi Rodos yapmak istiyorlar” dedi ve sözlerini şöyle sonlandırdı:
“TÜRK VARLIĞINDAN RAHATSIZLAR”
“Rodos’ta eskiden müftüler vardı, imamlar seviyesine indirildi. Hutbeler Rumca okunmakta. Hiçbir şekilde de Türküz denmemekte. Yunanistan o politikayı güderek buradaki azınlığı da aynı şekilde asimile etmek, okullardan Türkçe’yi kaldırmak, ‘Siz Türk değilsiniz Yunan Müslümanısınız’ dedirtmek için uğraşıyor. Zaten Türk birliklerinin tabelalarını kaldırması, Türk olduğunu söylemeyen, Türkiye ile ilişkisi olmayan müftüleri göreve getirmesinin kastı odur. Türk varlığından rahatsızlar, Türklüğü çağrıştıran her şeyden rahatsız Yunanlılar.”
