İbrahim Seçkin Talaş’ın haberi
Siyonist İsrail askerlerinin Mescid-i Aksa’da Filistinlilere yönelik saldırısının ardından Türkiye’den tepkiler gecikmedi. Siyonist İsrail’e yönelik siyasilerden ve sivil toplum kuruluşlarından ‘saldırıları durdur’ çağrısı yapıldı. Ancak uluslararası hukuk zemininde hangi adımların bu zulmü durdurabileceği üzerinde duruluyor.
“ KUDÜS MÜSLÜMANLARA BIRAKILMALI”
Bu meselede gazetemize konuşan Avukat Cavit Tatlı, İsrail’e askeri müdahalenin önünü açacak sürecin nasıl işletilebileceğine ilişkin yaptığı değerlendirmede, “BM’nin süreci kilitleme yetkisi var. BM bu yönde karar alır, 5 daimi ülke bu yönde bir çekince ortaya koymazsa askeri müdahale yapılabilir ama bu teorik olarak gerçekleşme imkanı varmış gibi gözükmüyor” dedi. Avukat Tatlı, Birleşmiş Milletler tarafından kağıt üzerinde tanınmış bir Filistin devletinin bulunduğunu ancak fiili durumun çok farklı olduğunu söyledi. Tatlı, “İsrail orada her istediğini yapıyor. Gazze bölgesi var, 48 Toprakları dediğimiz bir yer var ayrıca Kudüs’te yaşayan Filistinlilerin özel bir durumu var. Burada ne olmalı konusunu konuşmak çok mantıklı değil. Zira bugüne kadar uluslararası hukuka kendisini bağlı görmeyen ve sürekli korunan bir İsrail var. Topraklarının arasında bağı olmayan birbirinden kopuk bir şekilde yerleşim yerlerinde yaşayan ve İsraillilere kaderi terk edilmiş Filistinliler var” ifadelerini kullandı. Kudüs’ün silahtan arındırılarak bir polis gücü tarafından korunması gerektiğini dile getiren Tatlı, Filistin ve İsrail’den özerk bir yapı haline getirilebileceğini belirterek, “Ya da uluslararası hukukun tanıdığı şekilde Müslümanlara bırakılmalı” dedi.
“ÇÖZÜM SAVAŞLA OLACAK GÖRÜNÜYOR”
Tatlı, bu durumun Filistin ve İsrail topraklarının net şekilde neresi olduğu belirlenmeden zor olduğunu da sözlerine ekledi. Tatlı, “İsrail uluslararası hukuk tanımadığı için ve uluslararası toplum buna müsaade etmediği için sonu savaşla bitecek. Zira İsrail kendi oluşturduğu din üzerinden vaat edilmiş topraklar olarak Suriye, Irak ve Türkiye’den bir kısmını istiyor. Suriye’den Golan tepelerinin devamını alma noktasında büyük güçlerle anlaştı. Bu meselenin çözümü hukukla değil ne yazık ki savaşla olacak gibi görünüyor”
“ İslam dünyasının birleşmesi şart”
Bütün yaşanan zulümlere ilişkin gazetemize demeç veren Filistinli yazar Muin Naim, “İsrail işgal devletinin varlığı zaten uluslararası hukuka aykırı. Baştan beri hukuksuz, insan haklarına ve uluslararası anlaşmalara aykırı bir şekilde var olmuş bir işgal devletinden bahsediyoruz. Dünyanın gözü önünde, dikkate almadan yaptığı saldırıdır. Hiçbir hukuki, insani gerekçe olmadan insanları evlerinden alıp yurtdışından toplama toplumları getirdikleri Yahudileri yerleştirmeye çalışıyorlar” diye konuştu. “Temennimiz İslam dünyasının birleşip İsrail işgal devletine savaş açmasıdır” diyen Naim “Şu andaki reel politik şartlarına bakılırsa olabilecek bir şey değil. Ama gerçekten yaptırım olacak kararlar alınmalıdır. İsrail ile hiçbir ilişki kalmamalı. İslam ülkeleri bedel ödemelidir. Filistin topraklarının kurtulması için tüm İslam ülkeleri bedel ödemelidir” çağrısını yaptı.
“Katiller yargılanmalı”
Naim ayrıca “Acilen İslam İşbirliği Teşkilatı’nın acilen uluslararası mahkemelere İsrail’in yaptığı hukuksuzluğu, saldırıları vermelidir. Filistin’de, Gazze’de insan haklarına aykırı bir aileden 9 kişiyi öldürerek insanlık suçu işlemiştir. Bunların hepsi İsrail’in yargılanmasına neden olmalıdır” sözleriyle işlenen suçların cezasız kalmaması gerektiğini vurguladı.
