DEMET İLCE / MUHABİR
Babil'in parlak mavi İştar Kapısı'nın Kudüs'ün fethini kutlamak için inşa edildiği düşünülüyordu; ancak yeni bir analiz, kapının yıllar sonra inşa edilmiş olabileceğini ortaya koyuyor.
Kral II. Nebuchadnezzar'ın MÖ 605'ten 562'ye kadar Babil imparatorluğunu yönetirken inşa edilmesini ve yabani boğalar ve mušhuššu-ejderhalarla süslenmesini emrettiği ikonik sırlı tuğla yapı, üç aşamada inşa edilmiş ve antik kentin girişi olarak hizmet vermiştir. Babil, Mezopotamya'nın güneyinde yer alır. Ancak PLOS One dergisinde 17 Ocak Çarşamba günü yayınlanan bir araştırmaya göre, her inşaat aşamasının kesin tarihleri uzun süredir tartışmaya açık.
Nebuchadnezzar II'nin ilk aşamayı sipariş ettiği bilinse de, bu tuğlalarda onun adı yazılı olduğu için, araştırmaya göre ikinci ve üçüncü aşamaların tamamlanmasından önce biraz zaman geçip geçmediği daha az belliydi. Hatta bazı araştırmacılar II. Nebuchadnezzar'ın kapı tamamlanmadan önce ölüp ölmediğini bile merak ediyordu.
Kayıtları açıklığa kavuşturmak için arkeologlar, İştar Kapısı'ndaki (şu anda Berlin'deki Bergama Müzesi'nde yeniden inşa edilmiştir) üç aşamaya yayılmış pişmiş beş kerpiçten küçük örnekler topladılar ve her birinin jeomanyetik alanlarını arkeomagnetizma olarak bilinen bir süreçte ölçtüler.
Knoxville Tennessee Üniversitesi'ndeki McClung Doğa Tarihi ve Kültür Müzesi'ne göre arkeomagnetizma, bir nesnenin arkeolojik kayıtlarında korunan Dünya'nın manyetik alanının etkisini ölçer. Arkeolojik ölçümün en yaygın yöntemi olan radyokarbon tarihlemesinden çok daha doğru bir zaman damgası sunar.
Bu yeni analiz, her inşaat aşaması arasında "önemli kronolojik boşluklar" olmadığını ve "kapı kompleksinin, M.Ö. 586'da gerçekleşen "Babillerin Kudüs'ü fethinden bir süre sonra inşa edildiğini" tespit etti. Kudüs'ün fethi sırasında Babilliler, Hz. Süleyman'ın Birinci Tapınak olarak da bilinen Tapınak; şehri yaktı; Yahudileri Babil olarak da bilinen güney Mezopotamya'ya sürgün etti.
Araştırmacılar, beş tuğladaki tüm manyetik alan ölçümlerinin benzer olması nedeniyle, yeniden yapılanmaların yaklaşık olarak aynı zamanda, yani araştırmaya göre MÖ 583'te gerçekleştirildiği sonucuna vardı.
Ekip, çalışmada, kapının tamamlanması sırasında kralın hayatta olduğunu belirterek, "Bu çağ, kapının inşa edilmesi emrinin verildiği II. Nebuchadnezzar'ın saltanat dönemine dayanmaktadır." dedi.
Bulgular, İştar Kapısı'nın inşaat süreci boyunca stilini değiştirmediğini, bunun yerine "II. ve III. Aşamaların kapının orijinal tasarımıyla ilgili olduğunu ve daha sonraki eklemelerden ziyade, orijinal inşaat aşamasından kopuk inşaat sürecini yansıttığını" öne sürüyor.
Araştırmacılar Mezopotamya'daki diğer antik yapılar üzerinde de benzer arkeomagnetik analizler yapmayı umuyorlar çünkü pişmiş kerpiç tuğlaların bu teknik için güvenilir kaynaklar olduğu ve o dönemde yaygın bir yapı malzemesi olduğu kanıtlandı.
