Geleceğe dair karanlık öngörüler, totaliter rejimler, yok olan özgürlükler ve bireyin sistemle mücadelesi… Distopik filmler, sadece birer kurgu değil; aynı zamanda bugüne dair güçlü birer eleştiri niteliği taşıdığı için yaşam hakkında daha fazla düşünmemizi de sağlar.
Toplumun nasıl şekillenebileceğine, teknolojinin nelere yol açabileceğine ya da insanın kendi eliyle nasıl bir felaket yaratabileceğine dair düşündüren bu yapımlar, izleyiciyi derin bir sorgulama sürecinin de kapılarını aralar.
Eğer karanlık atmosferiyle sizi içine çekecek, izledikten sonra uzun süre etkisinden çıkamayacağınız filmler arıyorsanız, işte mutlaka izlenmesi gereken 5 distopik film önerisi…
1. CHILDREN OF MEN (2006)
Dünya, çocuk doğurmanın imkânsız hale geldiği bir kaosa sürüklenmiştir. İnsanlığın umut ışığı, mucizevi şekilde hamile kalan bir kadındadır. Alfonso Cuarón’un yönettiği bu film, hem görselliği hem de güçlü anlatımıyla distopya türünün başyapıtları arasında.
2. GATTACA (1997)
Genetik mühendisliğinin sıradanlaştığı bir gelecekte, insanlar doğuştan gelen kusurlarına göre sınıflandırılır. Genetik olarak "kusurlu" doğan Vincent’in hayallerine ulaşma mücadelesi, sistem eleştirisini derinlemesine işler.
3. SNOWPIERCER (2013)
Dünya donmuş, yaşam yalnızca sürekli hareket eden bir trenin içinde devam etmektedir. Ancak trenin içinde sınıf ayrımı ve eşitsizlik hâlâ sürmektedir. Bong Joon-ho’nun bu etkileyici filmi, hem aksiyon hem de sosyal eleştiriyi harmanlar.
4. EQUILIBRIUM (2002)
Gelecekte insanlar duygularını bastırmak zorundadır çünkü duygular suçtur. Herkesin aynılaştığı bir dünyada, hissetmenin bedeli ölümdür. Ancak sistemi sorgulamaya başlayan bir ajanın hikâyesi, duyguların gücünü yeniden hatırlatır.
5. THE PLATFORM (2019)
Dikey bir hapishanede, yiyecekler üst katlardan alt katlara doğru inerken, alt katlardakiler açlığa ve vahşete mahkûm olur. İspanyol yapımı bu film, sınıf farkı, kaynak adaletsizliği ve insan doğasına dair sert eleştiriler barındırıyor.