Diriliş Postası Muhabiri Aslıhan Şimşek/İstanbul

Obezite başta olmak üzere birçok sağlık problemi için tedavi şekli olarak gösterilen tüp mide ameliyatları, zorunluluktan çok keyfi bir hal almaya başladı. Tanınmış isimlerin ameliyat sonrası görüntülerinin sosyal medyada görülmesinin ardından kısa süreli değişim herkesin dikkatini çekti. Güzelliğin ve zayıflığın her saniye dayatıldığı sosyal içerikler, uzun vadeli ve sağlıklı şekilde zayıflamayı bir kenara itiyor. Spor ve diyetin zaman alması kişide motivasyon düşüklüğüne sebep olurken kolay yoldan zayıflama yöntemi olarak görülen tüp mide ameliyatları insanları tembelliğe itiyor.

Diyetisyen Rabia Tanrıverdi

MİDE KÜÇÜLTME AMELİYATI YAPILIYOR

Türkiye’de yılda 9 bin kişinin mide küçültme ameliyatı olduğu tespit edilirken ameliyatların riski ise hiç kimse de endişe oluşturmuyor. Geçtiğimiz yıllarda tüp mide ameliyatı sonrasında çeşitli sebeplerle pek çok kişi vefat etti. Afyonkarahisar’da 61 yaşındaki Emine Fidan kilo vermek için olduğu tüp mide ameliyatından 22 gün sonra yaşamını yitirdi.

İngiltere’nin Londra şehrinde yaşayan 28 yaşındaki Özge Mitoğlu ise ameliyattan iki gün sonra rahatsızlandı. Ancak ameliyattan dört gün sonra hayatını kaybetti. Bursa’da aşırı kilolarından kurtulmak için mide küçültme ameliyatı olan 24 yaşındaki 2 çocuk babası Mehmet Dal da hayatını kaybedenler arasındaydı.

AMELİYAT İÇİN KİLO ALIYORLAR

Diyetisyen Rabia Tanrıverdi, her bariatrik cerrahinin (obezite cerrahisi) başarılı sonuçlar doğurmadığını ve cerrahi işlemin gözardı edildiğini söylüyor. Tanrıverdi, obezite cerrahisinin belli şartlara dayandığını belirtirken, bu kriterleri kişinin morbit obez denilen beden-kitle endeksi oranın 40’tan yüksek olması gerektiği şeklinde özetliyor. Ardından ameliyat olacak kişinin birden fazla kronik hastalığı olması (kalp rahatsızlığı, tansiyon hastalığı, nefes alma zorlukları, diz ağrısı ve horlama vs.) gerektiğini ve diyet denemesinden çok kez olumsuz sonuç almış kişilere bariatrik cerrahiyi önerdiklerini sıralıyor.

Ameliyat içinse en büyük tehlike burada başlıyor, diyetle verilebilecek birkaç kilo fazlalığı olan kişiler, ameliyat şartını sağlayabilmek için daha fazla kilo almaktan çekinmiyor. Tanrıverdi, 78 kilo olan bir bireyin birkaç ay içerisinde istediği kiloya ulaşabileceğini söylüyor. Tüp mide ameliyatı için kilo almayı düşünen danışanların ise hekimler ve diyetisyenler tarafından kesin bir dille uyarılması gerektiğini ifade ediyor. Bu sebeple ameliyat öncesinde sürdürülebilir beslenme desteğinin ve yaşama endekslenen bir egzersizin yeterli olacağının altını çiziyor.

SOSYAL MEDYA ETKİLİYOR

İnternet üzerinden gerek ünlülerin gerek vatandaşların paylaştığı ameliyat öncesi ve sonrası fotoğrafları kilo vermek için uğraşan çoğu kişinin aklında soru işareti bırakıyor. Uzmanlar tüp mide ameliyatından sonraki sürecin ameliyattan daha önemli olduğu vurgusu yapıyor. Ameliyat yaptıran kişilerin sosyal medyada fotoğraf paylaşarak ameliyat sonrası dönemden bahsetmeden zahmetsizce zayıflanmış algısı oluşturması diğer insanlarda özendirici duruma yol açıyor.

Tanrıverdi, ameliyatların kısa sürede kilo vermeyi vadettiği için insanlara cazip geldiğini belirtiyor. Toplumun özellikle kadınlarda oluşturduğu sıfır beden algısının kişileri ameliyata yönelttiğini söylüyor. Ameliyatların belli kişiler için gerektiğini söyleyen Tanrıverdi, insanların ameliyat alternatifiyle tembelleştiğini savunuyor. Tanrıverdi, ameliyat sonrasında eski alışkanlıklarına devam eden bireyin tekrar kilo aldığını gözlemliyor.

Diriliş Postası Muhabiri Aslıhan Şimşek

Editör: TE Bilisim