Savant Sendromu Mucize Doktor dizisiyle gündeme geldi. Taşrada doğup bakımevinde büyüyen Otistik Savant Sendromlu Ali Vefa’nın ‘dâhî’ bir doktor olma hikâyesini konu eden Mucize Doktor dizisinde en çok dikkat çeken konulardan biri, Ali Vefa’nın hastalığı olan Savant Sendromu oldu. Otistik Savant Sendromu nedir konusu son haftalarda en çok merak edilenler arasında. Otizmlilelerin bir kısmında görülebilen ve bazı özelliklerde ‘dehâ’ derecesinde yetenekli olma durumu olan Savant Sendromuyla ilgili detayları haberimizde derledik. Peki, Savant Sendromu nedir? Mucize Doktor’da işlenen Savant Sendromu belirtileri, tedavisi ve tüm merak edilenler…

Savant Sendromu nedir? Mucize Doktor’da işlenen Savant Sendromu belirtileri

Fox Tv’de her perşembe saat 20.00’da ekranlara gelen Mucize Doktor dizisiyle gündeme gelen Savant sendromu, önemli derecede zihinsel engelli birinin, ortalamanın üzerinde belirli yetenekler gösterdiği bir durumdur. Savantların üstünlük gösterdiği beceriler genellikle hafıza ile ilgilidir. Bu hızlı hesaplama, sanatsal yetenek veya müzikal yetenekleri içerebilir. Aslında, 10 otistik kişiden bir tanesinin, değişen derecelerde kayda değer yetenekleri vardır, ancak savant sendromu konjenital ya da edinsel olabilir. Birçok savant becerisi doğumda var olan bazı gelişimsel güçlüklerin üzerine eklenerek çocuklukta ortaya çıkmaktadır. Edinsel savant becerileri sağlıklı gelişim gösteren bireylerde bebeklik, çocukluk ya da erişkinlikte geçirilen kafa travması ya da merkezi sinir sistemi travması sonrası gelişebilir.

Savant sendromlu tüm çocukların yaklaşık yüzde ellisi otistiktir. Otizmi olan tüm çocukların yaklaşık yüzde 10’unda savant sendromu vardır. Bu oran 35 üzerinde IQ’lu otizmi olan çocukların yüzde 25’ine yükselir. (Çok sayıda otistik çocuğun IQ’ları daha düşüktür.)

Sendrom sıklıkla otizmle ilişkili olduğundan, otistik savant terimi daha sıklıkla kullanılır. Savant sendromu gösteren bir kişi ile ilgili bilinen ilk açıklama, 1751’de bir Alman psikoloji dergisinde gerçekleşti. Savant terimi, ilk olarak 1887’de J. Langdon Down (Down sendromuna adını veren doktor) tarafından kullanıldı.

SAVANT SENDROMUNUN NEDENLERİ NELERDİR?

Savant sendromunun nedenleri 2004’e kadar bilinmiyordu. Bazı araştırmacılar bunun gen veya genlerdeki bir değişiklikten kaynaklandığını, bazılarının bunun sağ hemisferde meydana gelen bu hasarı telafi eden beynin sol yarımküresine bir çeşit zarar verdiğine inanıyor. Bununla birlikte, sendromun nedenleri açık değildir ve daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir.

SAVANT SENDROMU TEDAVİSİ NEDİR?

Savant sendromu bir alanda bir çocuğun kabiliyeti göz önüne alındığında beklenenden yüksek olduğunda teşhis edilir. Savant sendromunun herhangi bir dezavantajının olup olmadığı bilinmemektedir, bu nedenle tedavi edilmesi gerekmez. Genellikle savant sendromuna eşlik eden altta yatan bozuklukların tedavi edilmesi gerekir ve savant sendromlu çocuğun özel yeteneğinden yararlanılmasının çocuğun altta yatan gelişimsel bozuklukların tedavisine yardımcı olabileceğine inanılmaktadır.

Savant sendromlu çocuklar çok özel bir beceriye sahiptir. Bu çocuklar, özel ilgi ve yeteneklerin bir şekilde kullanılmasını sağlayan herhangi bir altta yatan hastalığın tedavisine daha iyi yanıt verebilir.

OTİZM NEDİR?

Otizm bir ruh hastalığı olmamakla beraber belirtileri ruh hastalıklarını çağrıştırabilir. Hastalıkları Kontrol Etme ve Önleme Merkezi (Centers for Disease Control Prevention) tarafından açıklanan verilere göre, 2006 yılında her 150 çocuktan 1’inde, 2012 yılında her 88 çocuktan 1’inde ve 2014 yılındaki son bilgiye göre de, her 68 çocuktan 1’inde otizm görülmektedir.

OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU BELİRTİLERİ

– Göz kontağı kuramama,

– Yaşıtlarıyla arkadaşlık kuramama,

– Diğerleriyle eğlence, ilgi veya başarıyı paylaşmaya karşı ilgisizlik,

– Empati eksikliği. Otistikler, diğerlerinin acı ve üzüntü gibi duygularını anlamada zorluk çekebilirler,

– Konuşmayı öğrenememe veya konuşmada gecikme. Otistiklerin % 40’ı asla konuşmaz,

– Sohbet etmeye başlamada zorlanma ya da başlamış bir konuşmayı sürdürmede zorlanma,

– Kalıplaşmış veya sürekli tekrarlanan konuşma,

– Aynı şeyleri yapmakta ısrar, rutine sıkı bağlılık,

– Duyusal az veya çok uyarılma,

– Dinleyicilerinin bakış açısını anlamada zorlanma. Örnek vermek gerekirse, karşısındaki kişinin yaptığı espriyi anlamayabilir. Kelimeleri algılayıp anlar ama ima edileni anlayamaz.

Editör: TE Bilisim