İkitelli Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren sanayi sitelerinden HESKOP’a bağlı onlarca işyeri yılan hikâyesine dönen ruhsat meselesini çözmek için uğraşıyor. Sitenin kurulduğu günden bu yana devam eden ve 15 yılı aşkın bir süredir bir türlü çözülemeyen olaylar zinciri gelinen noktada sitenin yönetimini elinde tutan kooperatif yönetimi ile müteahhit firma arasındaki hak ediş anlaşmazlığına takılmış durumda.

KOOPERATİF VE MÜTEAHHİT SAVAŞI

İki tarafın arasında yapılan protokole bağlı olarak siteyi inşa edip işyerlerine satan müteahhit firmanın hak ediş olarak talep ettiği parselleri vermemekte direten kooperatif yönetiminin, arkasına İOSB’yi de alarak esnafın ruhsatlarına adeta el koyduğu belirtiliyor. 11 kişiden oluşan yönetim kurulunda HESKOP da temsil ediliyor. Ancak esnaf, kendilerini temsil etmek yerine rant hesabı içine girdiğini ileri sürdüğü site yönetiminin elindeki yetkiyi müteahhit firmayı zor durumda bırakmak için sopa olarak kullandığını savunuyor. Zira İOSB’nin ortada yasal hiçbir pürüz bulunmamasına rağmen milyonluk yatırıma sahip işyerlerine ruhsat vermiyor. Esnafa göre yönetimdeki ağırlığını kullanan HESKOP yönetimi, zorda bıraktığı esnafın baskısıyla müteahhit firmayı dize getirmeye çalışıyor.

2019 Yılı IOSB ne yazılan Uygunluk Belgesi istek Dilekçesi (Solda),Osmanlı İnşaat ile Heskop arasındaki satış yapabilir protokolu (Sağda).

Ottoman Dış Ticaret ve Mutfak Gereçleri Pazarlama Ltd. Şti. Genel Müdürü Osman Göçen “Eğer yapıp kayıt belgelerinizi alırsanız, imar affına girerseniz biz size ruhsat vereceğiz denildi. Biz de arkadaşlarla toplandık ve yarın öbür gün yasal açıdan sorun yaşamamak için müteahhit firma Osmanlı İnşaat ve HESKOP yönetimine karşı sorumluluğumuzu da yerine getirdik. 29 tane işyeri imar barışından yararlanarak mali bedelini de ödeyerek Yapı Kayıt Belgelerimizi aldık. Kanunun amir hükmüne göre bu belge bugün ruhsat almamız için yeterli. Ancak İOSB, HESKOP ve müteahhit firma arasındaki anlaşmazlıkları bahane ederek bu hükmü görmezden geliyor. Bu iki tarafın anlaşamadığı mesele ise sitemizin önündeki yaklaşık 55 bin metrekarelik inşaat yapılabilecek alanla ilgili... Osmanlı İnşaat burayı hak ediş olarak HESKOP’tan talep ediyor. Ancak HESKOP bu alanı müteahhit firmaya vermemek için süreci hem mahkemeye götürdü hem İOSB’de esnafın hakkında yanlış algı oluşturarak ruhsat almalarına mani oldu. Burada amaç ruhsat alamayan esnaf üzerinden Osmanlı İnşaat üzerinde baskı kurmak. Çünkü netice de biz bu işyerlerini HESKOP ile protokol yapan Osmanlı İnşaat’tan aldık. Esnaf bilinçli olarak mağdur edilerek müteahhit firma üzerine salınmak isteniyor. Burada meseleyi çözecek olan İOSB’dir. Onları esnafın ruhsatlarını vermesinin önünde hiçbir engel bulunmuyor” ifadelerini kullandı.

Ottoman Dış Ticaret ve Mutfak Gereçleri Pazarlama Ltd. Şti. Genel Müdürü Osman Göçen

“BÜTÜN BELGELERİM HAZIR”

Bütün prosedürleri yerine getirdiklerini belirten Göçen, “Benim bütün belgelerim hazır. Hatta benim şirketim için söylüyorum bunu. Ottoman olarak itfaiye raporum bile var ve benden harçları da aldılar. Ruhsat harcını da ödedim. Bu arada ruhsat yazım da elimde. Buna rağmen bana gönderdikleri İkitelli Organize Sanayi Müdürlüğü diyor ki: ‘Sizin oradaki mali muhaliflik sorunundan yani sahiplik sorunundan dolayı size ruhsat veremiyoruz.’ Hâlbuki benim Osmanlı İnşaat ile yaptığım satış sözleşmesinde içinde de protokol var. Nedir bu protokol? Osmanlı İnşaat ve HESKOP bir protokol yapmışlar. Osmanlı İnşaat bu dükkânları üçüncü kişilere satabilir. Bunların içerisinde de yaş kaşe ve çift imza var. ‘Siz benim malik olmadığımı söylediğiniz bir şeyde benim burada imzalı belge var. Bunu siz bize sunmuş muydunuz?’ dediler. Kimsenin bundan haberi olmadığı ortaya çıktı” diye konuştu.

"MAĞDUR OLAN TARAF BİZİZ"

Yayla Tav Tesisleri Metal Isıl İşlem San. Ltd. Şti. Genel Müdürü Ramazan Yayla ise “Bize de geldiler başındayken. Bizden bir meblağ aldılar zamanında. Eski İOSB’deki başkan onayladı. Biz ondan sonra burada çalışmaya başladık. Aşağı yukarı 2009 senesinden beri burada hizmet ediyoruz. Biz buraya büyük zorluklarla Osmanlı inşaattan emek emek malımızı mülkümüzü satarak aldık. Ama Osmanlı inşaat ile kooperatif arasındaki sonradan bozulan durumu biz fark edemedik. Bilemeyiz onu biz. Herhangi bir kabahatimizde yok. Vergimizi ödüyoruz, elektriğimizi ödüyoruz. Burada aşağı yukarı dışa bağlı, bize bağlı yüzlerce insan çalışıyor. Binlerce müşterimize hizmet veriyoruz” tepkisini gösterdi.

“Mağdur olan biz oluyoruz” diyen Yayla “Bu tamamen benim anladığım, gördüğüm kooperatifle OSB’nin çok sıkı fıkı bir ilişkisi var. Ya aralarında başka bir menfaat var. Anlamış değilim. Çünkü biz burada vatana millete hizmet ediyoruz. Devletin bir ferdiyiz. Ondan sonra buraya katma değer katan insanlarız. Bu kadar insan burada istihdam oluyor. Bunu farklı yerde çözmeleri lazım. Kendi aralarındaki polemikleri esnaflara yansıtmaması lazım. Çünkü bu millet buraya canıyla başıyla dişiyle tırnağından artırdığı paralarla bu dükkanları aldılar. Bizim hakkımız ne olacak. Devletin acilen buraya bir el atması lazım. Görmesi lazım. Bunların arasındaki ilişkileri sıkıntıları kendi aralarında çözmeleri lazım. Biz imar affına başvurduk. Dükkan başına aşağı yukarı 150 bin tl para aldılar. Bunları da ödedik. Yerimiz sağlam olduğu halde bunu da ödedik. Devlete yaklaştık ki daha sağlam olsun işlerimiz. Yine mağdur olan biziz. Ben bunu anlamış değilim” ifadelerini kullandı.

"DAVALAR BİTMİYOR"

20 yıla yakın bir süredir devam eden bu zor hikayeden bezdiklerini ifade eden büyük esnaf Salih Özer ise “2003’te aldım burayı tarlayken Osman İnşaattan aldım. Selim bey ile görüştüğümde dedi ki kardeşim bak bizim bir davamız var. Davamızın bitmesi lazım davamız bittiği sürece ben size tapularınızı vereceğim dedi. Bittiği zaman dedi ama dava bitmiyor. Her iki taraf da davayı bitirmek istemiyorlar. Biz burada mağduruz. Yani bizim iş yerimiz kapandığı zaman nereye gideceğiz, nasıl yapacağız, ne yapacağız onu düşünüyoruz. Her sene geliyoruz sıkıştırıyorlar biz diyoruz ki: ‘Kardeşim tamam da bizim kabahatimiz ne? Siz burada inşaatlarla ikinizin arasındaki problem, bizi ilgilendirmez. Bizim çalışma ruhsatımızı verin. Tapumuzu verin. Biz bitirelim biz işimize bakalım, diyoruz ama hiç kimse umursamıyor.’ Selim Bey’e gittiğimiz zaman diyor ki: ‘Biz sizi tanımıyoruz.’ Hep beraber OSB Başkanlığı’na gittik. ‘Kardeşim orada sizin araziniz yok dedi sizleri tanımıyoruz’ dedi. ‘Biz sizinle ne konuşacağız’ dediler. Bizi kabul etmediler” sözleriyle yıllar yılı verdikleri emeklerin karşılığını alamadıklarını anlattı.

Salih Özer

İOSB KEYFİ UYGULAMADAN VAZGEÇMELİ

Sürecin başında kooperatif tarafından yetkilendirilen müteahhit firmayla sözleşme imzalayan ve bugüne kadar üzerine düşen bütün ödemeleri eksiksiz yapan işyerleri, imar barışı yasası kapsamında yapı kayıt belgelerini de almış bulunuyor. Hal böyleyken hukukçulara göre İOSB’nin ruhsat meselesini HESKOP’un müteahhit firmayla yaşadığı anlaşmazlıktan ayrı tutarak esnafın ruhsatlarını kolaylıklar teslim etmesinin önünde hiçbir engel bulunmuyor.

Editör: TE Bilisim