Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin kararına göre İstanbul'da görev yapan bir avukat, 2017'de 3 aylık süreçte icra takibi ve haciz işleminden bahisle bir kişiye telefonundan ulaşarak 9 kez mesaj gönderdi ve 7 kez de telefon etti.
İlgili kişinin şikayeti üzerine, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 123. maddesinde belirtilen "kişilerin huzur ve sükununu bozma" suçundan avukata dava açıldı.
Yargılamayı yapan Bakırköy 20. Ağır Ceza Mahkemesi, avukata 2 bin 250 lira adli para cezası uygulanmasını kararlaştırdı. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 24. Ceza Dairesi de yerel mahkemenin kararını uygun buldu.
Hakkındaki cezaya itiraz eden avukat, bu tür bir durumun avukatlar için ancak disiplin soruşturmasına konu edilebileceğini, alacağı tahsil amacıyla yapılan aramaların atılı suça sebebiyet vermeyeceğini, ısrar unsurunun oluşmadığını ve özel bir kastla hareket etmediğini öne sürerek dosyayı Yargıtaya taşıdı.
Temyiz incelemesini yapan Yargıtay 12. Ceza Dairesi, avukat hakkındaki mahkumiyet kararını hukuka uygun buldu ve oy birliğiyle onadı.
Dairenin kararında, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, eyleme uyan suç vasfı ile yaptırımların mahkemenin inanç ve takdirine göre doğru biçimde belirlendiği ve mahkumiyet kararında hukuka aykırılık bulunmadığı aktarıldı.
