İnsanların kimyasal savaşına karşı böceklerin hayatta kalmasına yardımcı olan bir mutasyon, en kötü yerlerden birinde keşfedildi: Yaygın yatak böceğinin genomunda. İkinci Dünya Savaşı sonrası kimyasal devrimle ve özellikle DDT adlı insektisitin icadıyla yatak böceklerini büyük ölçüde kontrol altına almıştık.
Ancak 2000'li yıllardan beri, yatak böcekleri hayatımıza ve dünya genelinde seyahatlerimize tekrar sızmaya başladı. Bazıları, haşere ilaçlarına karşı neredeyse bağışıklık kazanmış durumda.
134 FARKLI POPÜLASYON İNCELENDİ
Virginia Tech Üniversitesi liderliğindeki bir çalışma, bu dayanıklılığın nedenini ortaya çıkardı.
İki yatak böceği türünden en yaygın olanı Cimex lectularius üzerinde çalışıldı. ABD'nin 22 eyaletinden ve Kanada'nın 4 bölgesinden toplanan 134 farklı popülasyondan örnekler analiz edildi.
Araştırmacılar, yatak böceklerinde sinir sistemi ile ilişkili kimyasal yolları etkileyen A302S Rdl gen mutasyonunu keşfetti. Aynı mutasyon daha önce Alman hamamböceklerinde de bulunmuştu. Bu mutasyon, 1940'larda DDT'ye alternatif olarak geliştirilen ve sonra yasaklanan dieldrin maddesine direnç sağlıyordu.
EVRİMSEL SÜRECİN GELİŞİMİ TAKİP EDİLECEK
Ne var ki di eldrin, günümüzde evcil hayvanların pire tedavisinde kullanılan fipronil ile kimyasal açıdan benzer. Bu da yatak böceklerinin fipronile karşı da dirençli olabileceği anlamına geliyor. Mutasyonun yeni mi oluştuğu, yoksa 100 yıl önce de var mıydı, henüz bilinmiyor.
Araştırmacılar gelecekte daha geniş zaman dilimlerinden ve bölgelerden örnekler toplayarak evrimsel süreci anlamayı planlıyor.
