Suriye'de yıllardır kayıp olan ve rejimin işkence zindanlarında ağır bedeller ödeyen Mazen Hamada'nın cesedi, Sednaya Hapishanesi’nde yapılan incelemelerde bulundu. Muhalif güçlerin kontrolü ele geçirmesiyle hapishanedeki sırlar gün yüzüne çıktı.
Barışçıl Protestolardan Zindanlara
1980’lerin sonunda Deyrizor’da doğan Hamada, 2011'deki iç savaş sırasında barışçıl protestolara katıldı. 2012 yılında tutuklanarak Suriye’nin kötü şöhretli Sednaya Hapishanesi'nde ağır işkencelere maruz kaldı. Elektrik şokları, aç bırakılma ve psikolojik işkenceler, Hamada'nın direncini kırmaya yönelik insanlık dışı yöntemlerden sadece birkaçını oluşturdu.
Bir buçuk yıl süren hapis ve işkence sürecinin ardından serbest bırakılan Hamada, Avrupa'ya giderek yaşadığı trajedileri dünyaya duyurdu. Hollanda'da insan hakları savunucusu olarak konferanslar düzenledi, belgesellerde yer aldı ve rejimin işlediği suçları ifşa etti.
Af Sözü ve Geri Dönüş
2020 yılında Suriye rejiminin "af ilanı" vaatlerine inanan Hamada, uyarılara rağmen memleketi Şam’a geri döndü. Ancak ülkeye vardığında gözaltına alındı ve bir daha kendisinden haber alınamadı.
Muhalif güçlerin Sednaya Hapishanesi'ne giriş yapmasıyla ortaya çıkan cesetler arasında Mazen Hamada'nın da olduğu doğrulandı. Yapılan incelemeler, Hamada'nın ağır işkence sonucu hayatını kaybettiğini ortaya koydu.
Suriye'de Yeni Dönem Başladı
Muhaliflerin, Esad rejimini devirerek başkent Şam’da kontrolü sağlamasıyla 61 yıllık Baas rejimi sona erdi. Sednaya Hapishanesi’ndeki binlerce mahkum serbest bırakılırken, Esad rejiminin karanlık tarihini belgeleyen birçok delil ortaya çıkarıldı.
Mazen Hamada’nın trajik hikayesi, Suriye’deki insan hakları ihlallerinin ve rejimin baskıcı politikalarının bir simgesi olmaya devam ediyor. Bu olay, uluslararası kamuoyunun adalet çağrılarını yeniden alevlendirirken durum sosyal medyada gündem oldu.
Mazen Hamada Kimdir?
Mazen Hamada, Suriye'deki Beşar Esad rejimine karşı direnişin simge isimlerinden biri olan bir aktivisttir. 1980'lerin sonunda Deyrizor'da doğmuş, Petrol Endüstrisi Enstitüsü'nden mezun olduktan sonra Schlumberger'de teknisyen olarak çalışmıştır. Suriye İç Savaşı'nın başlangıcında barışçıl protestolara katılarak insan hakları ihlallerini dünyaya duyurmaya çalışmıştır.
2012'de rejim güçleri tarafından tutuklanmış ve Sednaya Hapishanesi'nde ağır işkencelere maruz kalmıştır. Elektrik şokları, aç bırakılma ve psikolojik işkenceler gibi insanlık dışı muamelelere maruz kaldıktan sonra, uluslararası baskılar sonucu serbest bırakılmıştır. Serbest kaldıktan sonra Avrupa'ya sığınmış ve özellikle Hollanda'da Suriye rejiminin suçlarını ifşa etmeye devam etmiştir. İnsan hakları savunuculuğu yaptığı konferanslar ve belgesellerle uluslararası kamuoyunu bilinçlendirmiştir.
Ancak, 2020 yılında Suriye rejiminin "af ilanı" vaatlerine inanarak ülkesine döndükten sonra kaybolmuştur. O tarihten beri kendisinden haber alınamamış ve yakınlarda cesedinin Sednaya Hapishanesi'nde bulunduğuna dair iddialar ortaya çıkmıştır. Bu durum, Hamada'nın trajik hikâyesini daha da derinleştirmiş ve adalet çağrılarını yeniden gündeme getirmiştir.
