Kozmik tozun nasıl oluştuğu uzun süredir bilim dünyasında tartışılıyordu. Cardiff Üniversitesi’nden astrofizikçi Mikako Matsuura ve ekibi, James Webb Uzay Teleskobu sayesinde Kelebek Bulutsusu’nda hem sakin bölgelerde oluşan kristallerin hem de şiddetli patlamalarla ortaya çıkan amorf tozların izlerini ortaya çıkardı. Bu keşif, gezegenlerin ve yaşamın hammaddelerinin evrende nasıl bir araya geldiğine dair önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
ÖLEN YILDIZDAN GERİYE KALAN GÜZELLİK
Kelebek Bulutsusu, dış katmanlarını uzaya atan ölü bir yıldızın kalıntılarından oluşuyor. Ortasında bir beyaz cüce yer alıyor. Teleskop verileri, bu yıldızın etrafını saran yoğun toz halkasının kristallerden ve kurum benzeri parçacıklardan oluştuğunu gösterdi.
MİNERAL KRİSTALLERİ VE YAŞAMIN İZLERİ
Tozun içinde forsterit, enstatit ve kuvars gibi silikat mineralleri tespit edildi. Ayrıca karbon halkalarından oluşan ve yaşamın kökenine dair teorilerde önemli yeri olan polisiklik aromatik hidrokarbonların (PAH) da bölgede bulunduğu görüldü.
YAŞAMIN KÖKENİNE DAİR İPUÇLARI
Bulutsudaki güçlü yıldız rüzgârlarının çevredeki maddelerle çarpışması sonucu bu moleküllerin oluştuğu düşünülüyor. Bu da, yaşamın temel yapı taşlarının yıldızların ölüm süreçlerinde ortaya çıkabileceğini gösteriyor.
BÜYÜK RESMİ GÖRMEK
Araştırmacılara göre, Güneş Sistemi’nin nasıl oluştuğunu geriye dönüp izlemek mümkün değil. Ancak James Webb Uzay Teleskobu gibi güçlü gözlem araçları sayesinde, ölen yıldızlardan saçılan toz ve moleküller incelenerek evrendeki yaşamın kökenine dair önemli bilgiler elde edilebiliyor.




