2010 yılından bu yana küresel ısınma gözle görülür şekilde hız kazandı. Son yıllarda ardı ardına gelen sıcaklık rekorlarının arkasındaki nedenler ise iklim biliminde hâlâ tartışma konusu. Ancak yeni bir araştırma, bu sürecin en önemli sebeplerinden birinin hava kirliliğinin azalması olabileceğini ortaya koydu. Özellikle Doğu Asya ülkelerinde – başta Çin olmak üzere – yürürlüğe giren katı hava temizliği politikaları, atmosferdeki kirliliği ciddi oranda azaltarak beklenmedik bir şekilde ısınmayı artırdı.
KİRLİ HAVA GÜNEŞ IŞIĞINI ENGELLİYORDU
Araştırmaya göre, sanayi kaynaklı hava kirliliği – özellikle sülfür dioksit salınımı – güneş ışığının Dünya yüzeyine ulaşmasını engelleyerek doğal bir "gölgelik" etkisi yaratıyordu. Bu sayede, insan kaynaklı sera gazlarının yol açtığı ısınma bir miktar bastırılıyordu. Doğu Asya’da 2013’ten bu yana sülfür emisyonlarında yüzde 75’lik bir düşüş yaşanırken, bu temizlenme süreci küresel sıcaklıklarda yaklaşık 0,07°C ek artışa neden oldu.

GÖZLE GÖRÜLÜR ARTIŞ: MODELLEMELER GERÇEĞİ ORTAYA KOYDU
Araştırmacılar, sekiz farklı küresel iklim modeline dayalı 160 farklı bilgisayar simülasyonu ile bu etkiyi inceledi. Beklenti, 2010’dan bu yana yaklaşık 0,23°C’lik bir ısınma yaşanmasıydı. Ancak gerçek artış 0,33°C oldu. Bu farkın büyük bölümü, hava kirliliğinin temizlenmesiyle açıklanabiliyor.
NASA'nın daha önce yaptığı çalışmalar ise bulut örtüsünde yaşanan değişimlerin de bu süreçte rol oynayabileceğini öne sürmüştü. Özellikle tropikal bölgelerdeki veya Kuzey Pasifik üzerindeki bulut azalışlarının, güneş ışığının daha fazla yeryüzüne ulaşmasına yol açtığı düşünülüyor.
ISINMAYI HAVA KİRLİLİĞİ Mİ GİZLİYORDU?
Hava kirliliği sadece insan sağlığına değil, iklim dengesine de büyük ölçüde etki ediyor. Sülfür gibi partiküller, atmosferdeki bulutların yapısını değiştirip güneş ışığını yansıtma kapasitelerini artırabiliyor. Bu da Dünya yüzeyini serin tutuyordu. Ancak artık bu “yapay serinletici etki” ortadan kalkmış durumda.

Yine de uzmanlar, bu kısa vadeli hızlanmanın geçici olabileceğini vurguluyor. Zira hava kirliliği hızla atmosfere karışıp yine hızla ortadan kalkabiliyor. Oysa sera gazlarının etkisi yüzlerce yıl sürebiliyor. Asıl ısınmanın kaynağı hâlâ insan faaliyetlerinden kaynaklanan sera gazı emisyonları.
İKLİM DEĞİŞİKLİĞİYLE MÜCADELE ÇOK YÖNLÜ OLMALI
Doğu Asya'daki temiz hava politikaları halk sağlığı açısından büyük bir başarı. Ancak bu durum, iklim sistemindeki hassas dengeyi de gözler önüne seriyor. Hava kirliliğini azaltmak yaşamsal öneme sahip, fakat beraberinde sera gazı salınımlarını da azaltmadan kalıcı bir iyileşme mümkün değil.




