TCK’nın 250. maddesinde düzenlenen irtikap suçu,  kamu görevlisinin, yürütmekte olduğu kamu görevini kendisine sağladığı nüfuzu ve kullandığı kamu gücünü kötüye kullanarak kişilerden kendisine ya da başkasına menfaat temin etmesidir.

Düzenleme ile korunan hukuki yarar, bir yandan kamu idaresine duyulan güveni sağlamak diğer yandan ise kamu gücünü kullanan görevlilerin yetkilerini kötüye kullanarak vatandaşlara verecekleri zararın önüne geçmektir.

İrtikap suçu, aşağıda yazılı seçimlik hareketlerle işlenebilmektedir.

1-        İcbar (zorlama) sureti ile irtikap suçu;

Kamu görevlisinin, görevinin sağladığı nüfuzu kötüye kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda kişileri zorlayarak vaatte bulunulmasını sağlamak şeklinde oluşur. Kamu görevlisinin haksız tutum ve davranışları karşısında, kişinin haklı bir işinin hiç görülemeyeceği ya da en azından vaktinde görülmeyeceği endişesiyle kendisini mecbur hissederek, kamu görevlisine veya yönlendireceği kişiye menfaat temin etmiş olması halinde, icbarın varlığı kabul edilmektedir. Suçun bu şekilde işlenmesi durumunda kanunda öngörülen yaptırım 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır.

2-        İkna sureti ile irtikap suçu;

Suçun bu seçimlik hareketinde kamu görevlisinin, görevinin sağladığı güveni kötüye kullanmak suretiyle gerçekleştirdiği hileli davranışlarla, kendisine veya başkasına yarar sağlanmasına veya bu yolda vaatte bulunulmasına bir kimseyi ikna etmesi  söz konusudur. Kamu görevlisi bu durumda kişileri sözlü olarak ikna edebileceği gibi, sahte evraklar göstermek gibi hileli davranışlarda sergileyebilir. Bıçak parası adı altında ameliyat parası alınmasının, yasal bir zorunlulukmuş gibi lanse edilmesi şeklinde kişilerin iradelerinin baskı altına alınarak menfaat temin edilmesi durumunda ikna sureti ile irtikap suçu oluşabilecektir. Kanunda bu şekilde işlenen irtikap suçu için öngörülen yaptırım 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıdır.

3-        Kişinin hatasından faydalanmak sureti ile

Suçun bu seçimlik hareketinde kamu görevlisi, aktif olarak icbar ya da ikna faaliyeti icra etmemekte, sadece kişilerin içine düştüğü hatadan faydalanmak sureti ile menfaat  temin etmektedir. Böyle bir durumda, kamu otoritesine duyulan güven gereğince, kamu gücünü kullanan görevlinin bu hata konusunda vatandaşı doğru bilgilendirmesi beklenirken, bu hatadan menfaat temin edilmesi şeklinde oluşan irtikap suçunun bu hali için kanunda öngörülen yaptırım 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıdır.

Denetim görevinin ihmali

TCK’nın 251. maddesinde yer alan düzenlemeye göre, İrtikap suçunun işlenmesine kasten göz yuman denetimle yükümlü kamu görevlisi, işlenen suçun müşterek faili olarak sorumlu tutulacak ve irtikap suçunu işleyen kamu görevlisi ile birlikte cezalandırılacaktır.

Kastı olmamakla birlikte, denetim görevinin ihmali sureti ile irtikap suçunun işlenmesine imkan sağlayan kamu görevlisi ise, aynı maddenin ikinci fıkrasında  yer alan düzenlemeye göre 3 aydan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacaktır.