Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Eğitim Teknolojileri Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
2024-2025 eğitim öğretim yılını da nihayete erdirmiş bulunuyoruz. Bu vesileyle ülkemizin dört bir yanında karne heyecanı yaşayan tüm evlatlarımızın tek tek gözlerinden öpüyor her bir yavrumuza Rabbimden üstün muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Edirne’den Iğdır’a 81 ilimizin tamamında köylerimizde ilçe ve şehir merkezlerimizde fedakarca görev yapan tüm öğretmenlerimize kar yağmur demeden özveriyle çalışan maarif ordumuzun bütün neferlerine en içten şükranlarımı sunuyorum.
Öğretmenlik mesleğini icra ederken şehit düşen Aybüke Yalçın kızımızı aynı kutlu ideal uğruna canlarını feda eden tüm şehit öğretmenlerimizi rahmetle minnetle yâd ediyorum. Son olarak cumartesi ve pazar günü Yükseköğretim Kurumları Sınavına girecek tüm öğrencilerimize Rabbim zihin açıklığı versin diyorum.
HER SAHADA GÜÇLÜ BİR VARLIK GÖSTERİYOR
Teknolojinin hayatın her alanına hem de derinlemesine nüfuz ettiği bir dönemi hep birlikte yaşıyoruz. Dijital teknolojiler yapay zeka ve kuantum bileşimi gibi nice yenilik bugünün dünyasında ekonomiden ulaşıma savunmadan diplomasiye tarımdan ticarete her sahada güçlü bir varlık gösteriyor. Bilgiye erişim geçmişe hiç olmadığı kadar kolaylaşırken bilgiyi işleme analiz etme ve kullanma süreçleri de aynı ölçüde hızlanmış durumda.
Bir ülke için eğitim yalnızca fiziki şartları ve teknolojik boyutuyla değil fikri altyapısıyla da en hayati sahalardan biridir. Müfredatından eğitimci kadrosuna imkan ve kabiliyetleri itibari ile çağa ayak uydurmayan eğitim sistemleri başarısız olmaya mahkumdur. Kökleri ve tarihi ile bağlarını koparmış istikbalini yabancıların yabancı ideolojilerin insafına bırakmış bir eğitim anlayışının sonu ise elbette ki hüsrandır.
MÜFREDATI YENİLEDİK
Bu hakikatler ışığında göreve geldiğimiz ilk günden itibaren eğitime ayrı bir sayfa açtık. Katsayı uygulaması ve başörtüsü yasakları gibi haksızlıklara son verdik. Müfredatı yeniledik, eğitime erişim imkanlarını güçlendirdik, teknolojik altyapıyı önemli ölçüde iyileştirdik. Milli ve manevi hasretlerimizle barışıp bir eğitim sistemini yeni baştan inşa ettik. Bu sistemin en kritik bileşenlerinden biri de Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile çok daha ileri bir seviyeye taşıdığımız Fatih projesi oldu.
Dijital teknolojileri her sınıfımıza ulaştırmak ve okullarımızda teknolojinin kullanımını yaygınlaştırmak üzere hayata geçirdiğimiz bu proje kapsamında şimdiye kadar 21 bin 576 okulumuzun altyapı kurulumunu tamamladık. Çok kısa bir süre içinde okullarımıza yüksek hızlı internet hizmetini sunacağız. Türkiye’yi neredeyse tüm dersliklerinde etkileşimli tahta kurulumunu tamamlamış ilk ve tek ülke konumuna getirdik.
ÖĞRENCİNİN GELİŞİMİNİ BİREYSEL DÜZEYDE TAKİP EDİYORUZ
Öğrencilerimizin bilişim teknolojileri okuryazarlıklarını ve yetkinliklerini geliştirmek için okullarımızda bilişim teknolojileri sınıfları tesis ettik. Eğitim bilişimimiz ile öğrenci ve öğretmenlerimize dijital eğitimde güçlü şekilde destek oluyoruz. Her öğrencinin gelişimini bireysel düzeyde takip ediyoruz. Teknolojik eğitim metotlarını çeşitlendiriyoruz. Eğitim çalışmalarımıza yeni teknolojileri kazandırmaya devam ediyoruz. Yapay zekanın eğitimde büyük fırsatlar sunacağını ve önemli paradigma değişimlerine yol açacağının farkındayız. Eğitimde yapay zeka politika belgesini hazırlayarak geçen hafta paylaştık.
Ortaokul ve lise müfredatına entegre ettiğimiz seçmeli yapay zeka derslerimizde teknoloji üreten çözüm geliştiren ve sorgulayan genç bireyler yetiştirmeyi hedefliyoruz. Eğitim teknolojileri sektörümüz ile Bakanlığımız arasında yeni işbirlikleri geliştiriyoruz. Bu projelerle önümüzdeki beş yıl içinde yüzü aşkın yeni girişimciye önemli destekler sunacağız. Bakanlığımız ve TÜBİTAK arasında yapılacak işbirliği ile yüzün üzerinde yerli girişimi küresel düzeyde rekabet edebilecek seviyeye taşıyacağız.
YAPAY ZEKA KULLANIMI ÇEŞİTLİ SORUNLARI DA BERABERİNDE GETİRECEK
Yapay zekanın eğitimde büyük fırsatlar sunacağının farkındayız. Çalışmalarımızı bu yönde çok güçlü şekilde sürdürüyoruz. Seçmeli yapay zeka derslerimizle sorgulayan genç bireyler yetiştirmeyi hedefliyoruz.
Eğitimde teknolojik altyapı sağlama bakımından OECD ülkeleri arasında üst sıralarda yer alıyoruz. Öte yandan eğitimin yanı sıra her alanda yapay zeka kullanımının artmasının çeşitli sorunlarını da beraberinde getirdiğini vurgulamak isterim. Bu imkan tembelliği hazırcılığı özendirmektedir. Bunun tüm insanlık için büyük bir risk oluşturduğuna inanıyorum.
EVLATLARIMIZI DİJİTAL DEREBEYLERİN İNSAFINA TERK EDEMEYİZ
Dijitalleşmenin yayılması ile birlikte insanlık olarak bir dijital kuşatma ile karşı karşıyayız. Organik ilişkilerin yerini dijitalleşmenin yeni araçları aldı. Dijital zorbalık ve linç kültürü çocuk genç yetişkin demeden herkesi tehdit ediyor.
Travmalar kaygı bozuklukları ve intihar vakaları dijital zorbalık ve linç kültürünün nasıl bir bela olduğunu göstermektedir. Evlatlarımızı dijital derebeylerin insafına terk edemeyiz. Türkiye olarak bu konudaki kararlılığımızı sürdüreceğiz.