Yaklaşık 78 milyon yıl önce Finlandiya topraklarına çarpan 1,6 km genişliğindeki dev bir asteroid, 23 km genişliğinde ve yüzlerce kilometre derinliğinde bir krater oluşturdu. Çarpışma sonrası oluşan hidrotermal sistemin, yaşam için uygun bir ortam sağladığı düşünülüyordu. Ancak mikroorganizmaların bu ortamı ne zaman kolonileştirdiği uzun süredir merak konusuydu. Yeni bir araştırma, Lappajärvi kraterinde yaşamın çarpışmadan birkaç milyon yıl sonra başladığını ortaya koydu.
İsveç’teki Linnaeus Üniversitesi’nden araştırmacılar, güçlü izotop analizleri ve radyoizotop tarihleme yöntemleriyle kraterin altında sülfat indirgeme yapan mikroorganizmaların izlerini buldu. Bu mikroplar, oksijen yerine sülfatı kullanarak enerji üretiyor ve bu süreç, Dünya’nın küresel kükürt ve karbon döngüsünde kritik bir rol oynuyor.
Araştırmaya göre ilk biyolojik izler, çarpışmadan yaklaşık 5 milyon yıl sonra, sıcaklığın yaşam için uygun seviyelere (47 ± 7 °C) düştüğü dönemde ortaya çıktı. Bu dönemde oluşan pirit mineralleri, mikrobiyal sülfat indirgeme ile bağlantılı güçlü bir biyoişaret sundu.
Yaklaşık 10 milyon yıl sonrasında ise kalsit minerallerinde yeni biyolojik izler bulundu. Bu da mikropların hidrotermal sistemde milyonlarca yıl boyunca yaşamını sürdürdüğünü gösteriyor.
Çalışmanın başyazarı Jacob Gustafsson, “En heyecan verici yanı, yalnızca yaşam izlerini görmekle kalmayıp bunun tam olarak ne zaman başladığını da tespit etmiş olmamız. Bu, yaşamın felaket sonrası nasıl yeniden ortaya çıktığına dair bir zaman çizelgesi sunuyor” dedi.
Araştırmacılar, bu keşfin yalnızca Dünya’daki yaşam için değil, Mars gibi diğer gezegenlerde yaşam ihtimalini araştırmak için de büyük önem taşıdığını vurguluyor. Asteroid çarpışmaları, yaşamın yapı taşlarını taşımanın yanı sıra, canlıların barınabileceği sıcak ve besleyici ortamlar da oluşturabiliyor.
