Mermerli salondaki mesaj
“Erdoğan o fotoğrafla sadece geçmişi değil, geleceği de yokladı”
Ankara’da geçen haftanın en çok konuşulan karesi, TBMM’nin Mermerli Salonu’nda çekildi:
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yanında Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan ve birkaç adım ötede Abdullah Gül’ün eski dostları…
Ve ardından gelen cümle:
“Bu, Türkiye fotoğrafıdır.”
Beştepe çevreleri bu ifadeyi sıradan bir nezaket sözü olarak geçiştirse de kulislere bakılırsa Erdoğan o fotoğrafla bir nabız yoklaması yaptı. Kimi yorumlara göre bu, sadece eski dostlarla verilen nostaljik bir kare değil, yeni bir siyasal mutabakatın zeminini tartma hamlesiydi.
Son dönemde AK Parti’de “merkezle yeniden buluşma” söylemi dikkat çekiyor. Ekonomide Babacan’ın formülasyonları, dış politikada Davutoğlu’nun çizgisine yakın açılımlar,
kulislerde “görünmez bir yakınlaşma” olarak okunuyor.
Bazı isimler “ortak zemin arayışı çoktan başlamış olabilir” diyor.
Erdoğan’ın siyaset tarzı, fırsat anlarını sezmek üzerine kuruludur.
Bugün ekonomik reformdan dış politik dengeye kadar her dosyada
akıl birliğine, geniş tabanlı bir uzlaşıya ihtiyaç var.
Belki de Mermerli Salon’da verilen o kare, bu ihtiyacın ilk simgesel fragmanıydı.
Davutoğlu ve Babacan’la yeniden aynı karede yer almak,
yalnızca geçmişi hatırlatmadı;
bir olasılığı da fısıldadı:
“Ayrı düşenler, şartlar değişince yeniden yan yana gelebilir.”
Ankara’da herkes o günden beri aynı soruyu soruyor: Acaba Erdoğan, Türkiye siyasetinde
yeni bir merkez ittifakının taşlarını mı döşüyor?
Kulislerde yankılanan sessiz kanaat şu:
O kare, bir hatıra değil;
belki de yeni bir dönemin ilk cümlesiydi.
ERSOY DEDE'NİN YAZISININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN




