2022 yılında bilimsel gözlemlerine başlayan James Webb Uzay Teleskobu (JWST), evrenin geçmişine açılan en derin pencereyi araladı. Teleskobun elde ettiği veriler, bilim dünyasında büyük heyecan uyandırırken aynı zamanda şaşırtıcı keşifleri de beraberinde getirdi. Bunlardan biri, evrenin yalnızca 600 milyon yıl yaşındayken ortaya çıkan "Küçük Kırmızı Noktalar" (Little Red Dots – LRD) oldu.

İlk başta galaksi olduğu düşünülen bu gizemli yapılar, parlaklıkları ve sayılarıyla mevcut evren modellerine meydan okuyordu. Ancak yeni bir araştırma, bu nesnelerin galaksiler değil, süper kütleli yıldızlar (Supermassive Stars - SMS) olabileceğini ortaya koydu.

YENİ BİR KOZMOLOJİK PARADİGMA: SÜPER KÜTLELİ YILDIZLAR

Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi’nden Abraham Loeb ve Virginia Üniversitesi’nden Devesh Nandal’ın yürüttüğü araştırma, LRD’lerin, yaklaşık bir milyon Güneş kütlesine sahip metal içermeyen dev yıldızlar olabileceğini gösterdi.

Araştırmacılar, simülasyonlarla oluşturdukları bu yıldızların spektrumlarını JWST tarafından gözlemlenen LRD’lerle karşılaştırdı. Sonuçlar çarpıcıydı: Spektral uyum neredeyse birebirdi. Özellikle "MoM-BH*-1" ve "The Cliff" adlı iki LRD üzerinde yapılan analizler, bu nesnelerin galaksi değil doğrudan yıldız ışığı yayan dev yıldızlar olabileceğini güçlü biçimde ortaya koydu.

NASA, ilk kez Bennu asteroitinde glikoz izleri buldu
NASA, ilk kez Bennu asteroitinde glikoz izleri buldu
İçeriği Görüntüle

NEDEN KIRMIZILAR VE NEDEN ÖNEMLİLER?

Küçük Kırmızı Noktalar, kızılötesi dalga boylarında parlak ama düz bir spektruma sahipler. Ayrıca X-ışını yayımı göstermiyorlar ve parlaklıkları zamanla değişmiyor. Bu yönleriyle klasik aktif galaktik çekirdeklerden (AGN) farklılaşıyorlar.

Yeni modele göre, LRD’lerin bu kırmızı görünümü ve spektroskopik özellikleri, devasa yıldızların çökmeden önceki son bin yılında gözlemlenen doğrudan ışımalarla açıklanabiliyor. Bu da onları, süper kütleli kara deliklerin oluşum sürecinde kritik bir ara aşama hâline getiriyor.

GELECEĞİN ASTRONOMİSİNE IŞIK TUTUYOR

Süper kütleli yıldızlar, evrenin erken döneminde oluşmuş, kısa ömürlü ama etkili gökcisimleri olabilir. Bu yıldızların çökerek süper kütleli kara delik çekirdeklerine dönüşmesi, bilim insanlarının evrenin ilk quasarı ve kara deliklerini neden bu kadar erken gördüğünü açıklamada yeni bir yol sunuyor.

Araştırmacılar, bu modelin oldukça sade ve tutarlı bir açıklama sunduğunu belirtiyor. Şu an için gözlemler JWST’nin sınırlarında gerçekleşiyor olsa da, gelecekte daha gelişmiş teleskoplarla bu teorinin doğruluğu kesin biçimde test edilebilecek.

Muhabir: Müslüm Bayburs