Dünya’nın okyanuslarında yarım milyar yıl önce yüzen, bugün hayatta olan hiçbir canlıya benzemeyen bir avcı türü bilim dünyasını heyecanlandırdı. Mosura fentoni adlı bu tuhaf yaratık, üç gözü, dikenli kolları, dairesel ve dişli ağzı, vücudunun yanlarını saran yüzgeçleri ve tam 26 segmentli yapısıyla dikkat çekiyor. Parmak boyutunda olan bu canlı, şimdiye dek keşfedilen tüm radyodontlar arasında en fazla vücut segmentine sahip olanı.
MOSURA FENTONİ: GÖRÜLMEMİŞ BİR VÜCUT PLANINA SAHİP
Radyodontlar, bugün yeryüzünde yaşamayan ama eklem bacaklılarla akraba olan soyu tükenmiş bir canlı grubunu oluşturuyor. Anomalocaris gibi dev türlerle aynı gruba ait olan Mosura, küçük boyutuna rağmen oldukça karmaşık bir yapıya sahipti. Burgess Şeyli'nde bulunan 61 fosil örneği üzerinden detaylı şekilde incelendi.
SİNİR DEMETLERİNDEN AÇIK DOLAŞIMA KADAR HER DETAY KORUNMUŞ
Fosillerde yalnızca dış yapılar değil, sinir demetleri ve dolaşım sistemi gibi yumuşak dokular da inanılmaz ayrıntılarla korunmuş. Araştırmacılar, Mosura’nın gözlerinde görüntü işleyen sinirlerin izlerine ulaşırken, dolaşım sisteminde damar yerine “lakuna” denilen boşluklarda dolaşan açık dolaşımlı bir yapı keşfetti.
ARKA UCA TOPLANMIŞ SIRA DIŞI BİR SOLUNUM SİSTEMİ
Mosura’nın vücudunun arka kısmında, 16 sıkışık segment içinde bulunan solungaçlar, solunum sisteminin olağan dışı biçimde yapılandığını gösteriyor. Bu detay, canlının yaşam alanı ya da avlanma şeklinin diğer türlerden farklı olduğunu düşündürüyor.
EVRİMSEL YOL AYRIMINDA BİR ANAHTAR TÜR
Araştırmacılara göre radyodontlar, eklem bacaklıların evrim ağacındaki ilk dallanmayı temsil ediyor. Bu nedenle Mosura, hem atasal özellikleri anlamamıza yardımcı oluyor hem de bu erken dönemde canlı çeşitliliğinin ne kadar fazla olduğunu ortaya koyuyor.
