Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adayı olmak için çıktığı ABD ve İngiltere “biat” turunu tamamladı. Programda Almanya da var.
Masadaki “piyon” ortaklarını ikna edemeyen Kılıçdaroğlu, umudunu patronu “üst akla” bağladı ama ondan da beklediği desteği alamadı.
Konumuza geçmeden önce bir noktaya dikkatinizi çekmek istiyorum…
Dünyanın her yerinde bir devlet için en zor savaş, içindeki hainlerle savaşmaktır. İçerideki ABD maşası muhalefet partileriyle mücadele etmektir!
Türkiye’de de durum dünyadakinden farklı değil. Türkiye’de “Truva atı” olmaya can atan o kadar çok muhalefet partisi lideri var ki…
Kılıçdaroğlu gibi politikacıların Batılı ülkelerle kurmak istedikleri ilişki “Truva atı” olmaktan başka bir şey değildir.
Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı’nın Türkiye’yi emperyalist ABD ve AB’nin güdümüne sokmaktan başka hiçbir amaç ve hedefi yoktur…
Aday olmak için ABD, İngiltere ve Almanya’da icazet aramaları da bundan dolayıdır.
Emperyalist “katil” ABD’den, dünyanın kanını emen sömürgeci “tefeci” Londra baronlarından, “Nazi” Almanyasından icazet istemek tam bir zillettir…
BİZİMKİLER “ÇETE”, LONDRA TEFECİLERİ “TEMİZ” ÖYLE Mİ?
Kılıçdaroğlu’nun ABD gezisinden geriye kalan tek şey ortadan kaybolduğu 8 saat ve yediği hamburger oldu. İngiltere ziyaretinden geride kalansa Londra “tefecilerinden” buldum dediği “temiz” 500 milyar dolar “yalanı” oldu.
Londra “tefecilerinin” ayağına gitmeden bir gün önce Türkiye’yi “uyuşturucu parasıyla bütçe açığını kapatmakla” suçlayan Kılıçdaroğlu, “temiz para” bulmaya gittiği “tefecilerin” o yüz milyarlarca doları nereden kazandığını bilmiyormuş.
Hükümetin Londra ziyaretlerini, “Türkiye’yi bir avuç Londra tefecisine teslim ettiler” diyerek eleştiren Kemal, şimdi o “tefecilere” benim adaylığımı destekleyin diye yalvarıyor.
Türkiye’ye para ve yatırım getiren Katar ve Suud sermayesine karşı savaş açan, Batılı yatırımcıları Türkiye’ye yatırım yapmayın diye “tehdit” eden Kılıçdaroğlu’nun derdi Türkiye’ye para ve yatırım getirmek değildir.
Türkiye’nin “yerli ve milli” sermaye sahiplerine “çete” diyen zavallı; sömürgecilik ve katliamlar üzerinden sermeye imparatorluğu kuran tefecilere “temiz” diyor…
Türkiye’ye çekilen döviz operasyonuna karşı dövizini bozup “kur korumalı” hesap açan vatandaşımıza “rantiyeci” diyeceksin…
Türkiye’de 10 milyarlarca dolarlık yatırımı olan, on binlerce kişiye istihdam oluşturan Türk sanayicinin Londra’daki evinin önüne kadar gidip, “Ey çeteler kaçmayı düşündüğünüz sokaktayım” diye tehdit eden Kemal’in aklına Türkiye’den milyarlarca dolar kaçıran FETÖ baronu Akın’a iki kelam etmek gelmiyor!
Kılıçdaroğlu’na şunu hatırlatayım. Türkiye’nin cumhurbaşkanını ABD’li emperyalist “dostları”, sömürgeci Londra “tefecileri”, Almanyalı “Nazi” yoldaşları seçemez…
O devri Erdoğan bitirdi!
Türkiye’de cumhurbaşkanı olmak isteyenler, emperyalistlerden, sömürgecilerden, tefecilerden ve Nazilerden değil; Türk milletinden icazet alacaklar…
Ne emperyalist ABD’nin tehditleri, ne “tefeci” Londra baronlarının operasyonları, ne de faşist Almanya “Nazilerinin” şantajları Türk milletinin özgür iradesini sindiremez!
