Bu ne ilk ne de son hakaret ve aşağılama olacak. CHP’nin Afyonkarahisar Belediye Başkan adayı Burcu Köksal, “Belediye başkanı olursam DEM’i belediyeye sokmam” diyerek CHP’nin gerçek yüzünü gösterdi.

CHP’nin Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan ise “DEM’le aynı kaldırımda dahi yürümem” diyerek CHP’nin DEM’e oy veren seçmene bakışını ortaya koydu.

Bu aşağılamalardan sonra olması gereken, DEM’in CHP’ye verdiği desteği çektiğini açıklamasıydı ama öyle olmadı.

HDP’nin oylarıyla İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye başkanlıklarını kazanan ve şimdi de DEM’in oylarıyla kazanma hayali kuran İmamoğlu ve Yavaş’ın hayalleri sandığa mı gömülecek? Bunu 31 Mart akşamı göreceğiz.

Burcu Köksal ve Tanju Özcan CHP’nin gerçek yüzleri ve CHP’nin gerçek fikirlerini dile getiriyorlar. DEM’e ve seçmenine tahammülleri olmadığını saklama gereği duymuyorlar.

İmamoğlu ve Yavaş gibi maske takıp seçim kazanmak için rol yapmıyorlar.

CHP’nin DEM’i aşağılayan açıklamalarına rağmen kendilerine oy veren seçmenin özgür iradelerini İmamoğlu ve Yavaş’a peşkeş çekmelerinin mantıklı bir açıklaması yok.

CHP, DEM ve seçmenini aşağılayıp ikinci sınıf muamelesi yaparken DEM, dün Kılıçdaroğlu’nu seçtirmek için yürüttüğü çalışmanın daha fazlasını bugün İmamoğlu ve Yavaş’ı seçtirmek için yürütüyor.

“HDP, KÜRTLERİ TÜRK SOLUNUN HAMALI OLARAK KULLANIYOR”

Bu söz eski HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan’a ait. “HDP, Türk solunu Meclis’e taşımak için Kürtleri hamal olarak kullanıyor” diyen Tan ilk seçimde partiden gönderilirken hiçbir HDP’li bu sözün doğruluğuna itiraz etmedi.

Her seçimde Türk solunu Kürtlerin oylarıyla Meclis’e taşıyan HDP’nin bu tavrına seçmeni tepki göstermeyince olay, CHP’nin belediye başkan adaylarına oy verme sürecine evrildi.

DEM seçmeninin CHP’nin bu aşağılamalarına karşı sandıkta verecekleri bir cevapları olmalı. Sadece CHP’ye değil, önce DEM’e bir ders vermeleri gerekiyor.

DEM Eş Başkanı Tuncer Bakırhan, kendilerine yönelik aşağılamaları “faşizm”, “zehirli dil” ve “Kürt düşmanlığı” olarak değerlendiriyor ve “Sandıkta gereken cevabı vereceğiz” derken açıkça “CHP adaylarına oy vermeyeceğiz” diyemiyor.

Bu cılız tepki, seçmeninin öfkesini yatıştırmaktan başka bir şey ifade etmiyor. DEM, İstanbul ve Ankara’da tıpış tıpış gidip İmamoğlu ve Yavaş’a oy verecek.

Burada bir kez daha Altan Tan’a gidelim; “Hamal Kürtler en son Ekrem İmamoğlu’nu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına taşıdılar. Belleri kırıldı, ama “yükü” sağ salim yerine ulaştırdılar!

Peki, karşılığında ne aldılar? Diyarbekir’de, Ekrem İmamoğlu’nun elinden itinayla çerçeveletilmiş büyük bir Atatürk portresi!”

Altan Tan rahat olsun. DEM’in “hamal Kürtlerinin” vereceği oylara rağmen İmamoğlu ve Yavaş bu sefer seçimi kaybedecekler.

DEM’in Türk solu ve CHP’nin hamalı olarak kullandığı Kürt seçmeninin artık bazı şeyleri sorgulama zamanı gelmiş olmalı…

DEM’in CHP’ye hamallık yapmasına itirazım yok ama seçmeninin Türk solu ve CHP’ye hamallık yaptırılmasına Altan Tan gibi itirazım var!