Türkiye, Osmanlı’nın yıkılışından sonra dünyayı yönetenlere karşı çetin bir özgürlük savaşı veriyor. Türkiye’yi kontrol altında tutanlar 80 yıl sonra sert bir kaya çarptılar.

Erdoğan, bu gidişe dur demek için büyük bir mücadele başlattı. Küresel güçler de O’na karşı agresif ve sert saldırılarda bulunuyorlar.

Ellerindeki tüm silahları kullandılar. Ancak Erdoğan’ın cesur duruşu ve milletimizin kendisine verdiği güçlü destek karşısında hep mağlup oldular.

Şimdi ellerinde kalan tek silah olan “dolarla” ekonomimize saldırıyorlar. Rahip Brunson olayından bildiğimiz saldırının benzeri son Merkez Bankası Başkanı değişikliğinde de yaşandı.

Erdoğan, bir taraftan bu küresel güçlerin içimizdeki taşeronlarıyla mücadele ederken, diğer taraftan onlara meydan okuyarak direniş ruhunu canlı tutuyor.

Bir taraftan PKK/YPG ve FETÖ gibi terör maşalarını ezerken, diğer taraftan siyasetteki “dostu” Millet İttifakının tüm hesaplarını boşa çıkarmıştır.

“Erdoğan’ı devirmek için muhalefeti destekleyeceğiz” diye açık çek veren Biden, “küresel baronların” sözcülüğünü yapıyor aslında…

ONLARIN DÖRT HEDEFİNE KARŞI ERDOĞAN’IN BİR SLOGANI VAR

Küresel güçlerin dünya için hazırladığı gelecekte dört hedef var. Tek dil, tek para, tek din ve tek insan!

Tel dil İngilizce, tek para dolar, tek din FETÖ’nün “dinler arası diyalog” adı altında yürüttüğü Allah’a inanılan ama peygamberin önemli olmadığı yeni din “deizim”. Tek insan ise, kadın ve erkeğin olmadığı, cinsiyeti olmayan yeni bir “insan” türü.

Buna karşı Erdoğan, tek devlet, tek millet, tek vatan ve tek bayrak sloganıyla sadece içimizdeki taşeronlara değil, “küresel gücün” bu hedeflerine de meydan okuyor.

Devletin FETÖ’den temizlenmesi, PKK’nın sınırlarımız dışına çıkarılması, Ayasofya’nın cami olarak yeniden açılması, HDP’ye kapatma davası, İstanbul Sözleşmesinden çekilme kararı ve Merkez Bankası başkanlarını görevden alma operasyonlarının tamamı bu küresel güçlere karşı içeride atılan adımlardır.

Karabağ zaferi, Libya operasyonu, Suriye’de terör devletine saplanan hançer, Doğu Akdeniz’de “mavi vatan” direnişi ise sınırlarımız dışındaki meydan okumalardır…

BU FIRSATI YAKALAMAK İÇİN YÜZYILDIR BEKLİYORUZ

Erdoğan’ın içeride ve dışarıda attığı tüm bu adımların; küresel gücün, tek dil, tek para, tek din ve tek insan hedeflerine vurulan çok önemli ve ağır darbeler olduğunu biliyoruz.      

Erdoğan bu meydan okumayı şu cümleyle taçlandırıyor: “Bizi köşeye sıkıştıracaklarını sananlar, üzerine bastıkları toprağın bir de altına baksınlar!..”

Şimdi anladınız mı; tek devlet, tek millet, tek vatan ve tek bayrak sloganıyla içimizdeki hainlere ve dünyaya verilen mesajı?

Cumhurbaşkanımız, dünyayı yöneten küresel güce karşı açık bir meydan okumada bulunuyor.

“One minute” ve “Dünya beşten büyüktür” çıkışları doğaçlama gelişen tepkiler değildir. Düşünülerek ve planlanarak söylenen önemli sözler olmasının ötesinde sonrasında atılacak önemli adımların işaret fişeğiydi.

Çocuklarımıza güzel bir gelecek bırakmak istiyorsak yüzyıldır beklediğimiz bu fırsatı kaçıramayız. O zaman doların değil, Erdoğan’ın yanında dur!