Müslümanların heyecanla beklediği Mevlit Kandili alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed Mustafa’nın S.A.V dünyaya gelişinin yıldönümüdür. Bu kutlu güne kavuşmanın mutluluğunu yaşayan Müslümanlar Mevlid Kandili ile ilgili hadisleri, okunacak duaları, çekilecek tesbihleri ve zikirleri sizleri araştırıyor. Peki, Mübarek Mevlid Kandili ile ilgili hadisler ve ayetler nelerdir? Mevlid Kandili gecesi çekilecek zikirler hangileridir? Detaylar haberimizde…

MÜBAREK MEVLİD KANDİLİ İLE İLGİLİ HADİSLER VE AYETLER NELERDİR?

En’am suresi akşam ile yatsı arası 12. gece dahil, Rebiülevvelin birinci gecesinden itibaren okunur.

Rebiülevvel ayının 18. gecesine kadar da okunabilir. Devamlı olarak okunması mümkün olmadığı hallerde, Rebiülevvel Ayı’nın ilk gecesi, 12. ve 18. geceleri mutlaka okunmalıdır. Rebiülevvel Ayı’nın ilk gecesinde iki rekat namaz sünnettir.

İlk rekâtında fatihadan sonra Kul ya Eyyühel kâfiruni ikinci rekatında da ihlas sureleri okunmak suretiyle namaz eda edilir. Rebiülevvel Ayı’nın 12. gecesi ise İki rekat namaz kılınır. İlk rekâtında Fatiha’dan sonra “Ve liküllin deracatin mimma amilü vema Rabbüke bi gafilin amma yağmelun” ikinci rekatında da “Vağbud Rabbeke hatta ye’tiyekel yakin.” ayeti kerimeleri okunmalıdır. Namaz selâm ile ikmal edildikten sonra, iki defa daha tekrar secde edilir. Ve her secde de yedişer defa (Subhane Rabbilyel alâ) denilir. Secde bittikten sonra, seccadede oturulken 7 defa “Subbuhun Kuddusun Rabbüna Ve rabbül Melâiketü Verruh” okunur.

MEVLİD KANDİLİ’NDE ÇEKİLECEK TESBİHLER

Mevlid Kandilinde günahların affına vesile olan tesbih namazı kılabilmek için şu tesbihi ezbere bilmek gerekir : “Sübhânallâhi vel-hamdü lillâhi ve lâ ilâhe illallâhü vallâhü ekber. Ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil-aliyyil-azıym”.

Mevlid Kandili’nde “Lâ ilâe illallah”, “Allahümme salli alâ seyyidinâ muhammedin ve alâ âli seyyidinâ muhammed”, “Estağfirullah”, “Sübhànallah”, “Elhamdülillâh”, “Allahu ekber”, “Lâ havle ve lâ kuvvete illâ billâhil aliyyil azîm”, “Allah” zikirlerini çekmek büyük sevaptır.

REBİÜLEVVEL AYINDA OKUNACAK DUALAR NELERDİR?

En’am suresi akşam ile yatsı arası 12. gece dahil, Rebiülevvelin birinci gecesinden itibaren okunur. Rebiülevvel ayının 18. gecesine kadar da okunabilir. Devamlı olarak okunması mümkün olmadığı hallerde, Rebiülevvel Ayı’nın ilk gecesi, 12. ve 18. geceleri mutlaka okunmalıdır. Rebiülevvel Ayı’nın ilk gecesinde iki rekat namaz sünnettir. İlk rekâtında fatihadan sonra Kul ya Eyyühel kâfiruni ikinci rekatında da ihlas sureleri okunmak suretiyle namaz eda edilir. Rebiülevvel Ayı’nın 12. gecesi ise İki rekat namaz kılınır. İlk rekâtında Fatiha’dan sonra “Ve liküllin deracatin mimma amilü vema Rabbüke bi gafilin amma yağmelun” ikinci rekatında da “Vağbud Rabbeke hatta ye’tiyekel yakin.” ayeti kerimeleri okunmalıdır. Namaz selâm ile ikmal edildikten sonra, iki defa daha tekrar secde edilir. Ve her secde de yedişer defa (Subhane Rabbilyel alâ) denilir. Secde bittikten sonra, seccadede oturulken 7 defa “Subbuhun Kuddusun Rabbüna Ve rabbül Melâiketü Verruh” okunur.

MEVLİD KANDİLİ NAMAZI KAÇ REKATTIR?

Mevlid kandili gecesinde 4 rekat tesbih namazı kılınması tavsiye ediliyor. Mevlit kandili tesbih namazı saat olarak akşam ya da yatsı namazından sonra kılınabilir.

MEVLİD KANDİLİ GECESİ ÇEKİLECEK ZİKİRLER HANGİLERİDİR?

Resûlullah Efendimiz’e salavat getirmeyi Allah Teâla emretmiştir. Peygamber Efendimizin dünyaya geldiği bu gecede en önemli ibadetlerden biri de ona salavat getirmektir. Ayrıca hadis-i şeriflerde salavat getirenin bütün sıkıntılarının gideririleceği bildirilmiştir.

Salavât, salât kelimesinin çoğuludur. Peygamber Efendimizin -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ismi zikredildiğinde yapılan duâ demektir.

Salavat birçok şekilde getirilebilir.

En kısa şekli ile salavat: “Âllâhümme salli alâ Muhammed.” Anlamı: “Allâh’ım, Efendimiz, büyüğümüz Muhammed’e, salatu selam eyle.” demektir.

Âyet-i kerimede buyrulur:

“Şüphesiz ki Allah ve melekleri, Peygamber’e -sallâllâhu aleyhi ve sellem- çokça salât ederler. Ey mü’minler, siz de O’na salevât getirin ve tam bir teslîmiyetle selâm verin!” (el-Ahzâb, 56)

Cenâb-ı Hak ve sayılarını O’ndan başka kimsenin bilemediği melekleri, Peygamber Efendimize -sallâllâhu aleyhi ve sellem- devamlı salât etmektedirler. O hâlde biz de hayatımızın her ânında Resûlullah’ı -sallâllâhu aleyhi ve sellem- hatırlamalı, O’na tam mânâsıyla teslîm olmalı ve çokça salât ü selâm göndermeliyiz. Zira “İsim, müsemmâyı celbeder.” hakîkati mûcibince her salevât-ı şerîfe, bize Peygamber Efendimizin -sallâllâhu aleyhi ve sellem- yüksek ahlâkını, müstesnâ fazîletlerini hatırlatarak Oʼnunla kalbî irtibâtımızı daha canlı tutmamızı temin eder.

Ebû Muhammed Ka’b bin Ucre -radıyallâhu anh- şöyle anlatır: Bir gün Resûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem- yanımıza gelmişti. Kendisine: “–Yâ Resûlallâh! Sana nasıl selâm vereceğimizi öğrendik, ancak sana nasıl salavât getireceğiz?” diye sorduk. O da şöyle buyurdu:

“–«Allâh’ım! (İbrâhîm’e ve) âline salât (rahmet) ettiğin gibi Muhammed’e ve âline de salât et. Şüphesiz Sen övülmeye lâyık ve yücesin. Allâh’ım! (İbrâhîm’e ve) âline hayır ve bereket lutfettiğin gibi Muhammed’e ve âline de hayır ve bereket ihsân et. Şüphesiz Sen övülmeye lâyık ve yücesin!» deyiniz.” (Buhârî, Deavât 32; Tirmizî, Vitir, 20; İbn-i Mâce, İkâme, 25)

Ayet-i kerîmede buyrulur:

“Şüphesiz ki Allâh ve melekleri, Peygamber’e çokça salât ederler. Ey müminler! Siz de O’na salevât getirin ve tam bir teslimiyetle selâm verin!” (el-Ahzâb, 56)

Übey bin Kâb (r.a.)diyor ki:

“Hazret-i Peygamber Efendimiz’e:

«– Yâ Resûlallâh! Ben sana çok salavât-ı şerîfe getiriyorum. Acaba bunu ne kadar yapmam gerekir?» diye sordum. «– Dilediğin kadar yap.» buyurdu. «– Duâlarımın dörtte birini salavât-ı şerîfeye ayırsam uygun olur mu?» diye sordum. «– Dilediğin kadarını ayır. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.» buyurdu. «– Öyleyse duâmın yarısını salavât-ı şerîfeye ayırayım.» dedim. «– Dilediğin kadar yap. Ama daha fazla yaparsan senin için hayırlı olur.» buyurdu.

Ben yine:

«– Şu hâlde üçte ikisi yeter mi?» diye sordum. «– İstediğin kadar. Ama artırırsan senin için iyi olur.» buyurdu. «– Öyleyse duâya ayırdığım zamanın hepsinde sana salavât-ı şerîfe getirsem nasıl olur?» deyince: «– O takdirde Allâh bütün sıkıntılarını giderir ve günahlarını bağışlar.» buyurdu.” (Tirmizî, Kıyâmet, 23)

Editör: TE Bilisim