Dünyanın büyük bir kısmı Gazze'deki savaşa odaklanmışken İsrail güçleri ve yerleşimciler, işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilere neredeyse her gün saldırıyor. Filistin Sağlık Bakanlığına göre ekim ayından bu yana Batı Şeria'da 360'tan fazla Filistinli öldürüldü. İsrail işgal güçleri ve yerleşimciler tarafından Batı Şeria'da Filistinlilere yönelik saldırıların sayısı son yılların en yüksek seviyesine çıktı.
Tam da bu günlerde işgal sponsoru Amerika, ne hikmetse ilginç bir karara imza attı. ABD Başkanı Joe Biden geçtiğimiz perşembe günü, işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilere saldıran İsrailli yerleşimcilere yaptırımlar getiren bir kararname yayınladı.
Kararnameye göre yönetim, Filistinli bir sivilin ölümüne neden olan saldırıda yerleşimcilerin arabaları ateşe verdiği olay da dâhil olmak üzere Filistinlilere karşı şiddet eylemlerinde bulunan dört İsrailli yerleşimciye özel olarak yaptırım uygulayacak.
DOSTLAR ALIŞVERİŞTE GÖRSÜN
İsrailli yerleşimcilere yönelik sınırlı yaptırım içeren ABD kararnamesinde, kuşa çevrilmiş müeyyideler bulunuyor. Söz konusu kararname ile yasak getirilen İsrailli yerleşimci sayısının dört olduğu düşünülürse işin ciddiyetsizliği anlaşılabilir.
Kararname hakkında açıklama yapan ABD'li bir yetkili, "Bu yerleşimcilerin ABD'deki tüm mülkleri ve mülkiyet hakları bloke edilecek. Ayrıca, bu kararname kapsamında belirlenen kişilerin Amerika Birleşik Devletleri'ne girişleri engellenecektir." dedi. Yetkili, yürütme emrinin Amerikalıların yaptırım uygulanan kişilere "herhangi bir katkıda bulunmasını veya fon sağlamasını" da yasaklayacağını sözlerine ekledi.
AMERİKA ASILLI İSRAİLLİ YERLEŞİMCİLER AYRICALIKLI
Aralık ayında Biden yönetimi, Batı Şeria'da şiddet eylemlerine karışan kişilere vize yasağı getirmeye başlayacağını duyurmuştu.
ABD'li bir yetkili, perşembe günkü kararnamenin Amerikan vatandaşları için geçerli olmayacağını, bunun da Batı Şeria'da İsrailli yerleşimci olan on binlerce ABD vatandaşı için hukuki yönden bir başka boşluk doğuracağını belirtti.
Aralık ayında ilan edilen vize yasağının ise ABD vatandaşları için geçerli olmadığını hatırlatmakta fayda var.
Tekrar belirtelim; bu Amerikan asıllı İsrailli yerleşimcilerden bazıları, Filistinlilere yönelik yerleşimci şiddetinin artmasına öncülük ediyor. Batı Şeria’da rahat durmayan Amerika vatandaşı yerleşimcilerin kararnamede es geçildiği düşünülürse, söz konusu metnin sezonluk bir açıklamadan öteye gitmeyeceği anlaşılıyor.
ASIL MESELE BAŞKA
Perşembe günü açıklanan yaptırımların hedefindeki dört kişi İsrailli olsa da Beyaz Saray yetkilisi, kararnamenin Filistinliler için de geçerli olacağını söyledi.
Yetkili, "Bu kararnamenin ayrımcı olmadığını da vurgulamak isterim. Yaptırımlar hem İsrailliler hem de Filistinliler için geçerlidir. Yabancı uyruklular ve Batı Şeria'da şiddet eylemlerinde bulunanlar için de geçerlidir." dedi.
Bu da ABD’nin 7 Ekim’den bu yana canını sıkan Filistin yanlısı gösterilerin durması için Beyaz Saray’ın Filistin destekçilerine aba altından sopa göstermesi anlamına geliyor. Kararname, sadece Batı Şeria ve Gazze ile sınırlı kalmayıp ABD’nin iç güvenlik sorunu olarak bile servis edilebilir.
İsrail Başbakanı Netanyahu da Beyaz Saray’ın pasını değerlendirmekte gecikmedi. İsrailli yerleşimciler aleyhine görünen bu karar için ‘danışıklı dövüş’ tadında bir açıklama yapan Netanyahu, Batı Şeria'daki İsrailli yerleşimcilerin çoğunu "yasalara saygılı vatandaşlar" olarak tanımladı ve kararnameyi kınadı.
ABD’nin bu hamlesiyle asıl suçlu çıkarılmak istenen kesim Filistinliler olacak. ABD kararnamesi de bunun yolunu açacaktır. Söz konusu durumdan hareketle yaftalanacak Filistinlilerin, ABD’ye girişleri kolayca yasaklanacak, Amerika’daki mülkleri bloke edilecek ve işgali protesto edenler de ‘katkı ve fon sağladıkları’ gerekçesiyle ceza alacaktır.
Sahne de oyuncular da hazır bekliyor. Kararname, kalıcı ateşkes kararı verilmeden önce ABD pragmatizminin İsrail’e yaptığı bir güzellik olarak tarihe geçecek.
Biz yine şaşırmayacağız.
