Oyunculuk hikâyesinin daha ilkokul sıralarında başladığına dikkati çeken Onur Yenidünya, “O zamanlar sahne tozunu fazlasıyla yutmuş olmalıyım ki sonunda tepeden tırnağa o toza bulandım” dedi. Yenidünya, sanatçı kimliğini ise “Ben bir sanatçının çağın ve yaşadığı toplumun değerlerinden kopuk olmaması gerekir” sözleriyle tarif etti.

Sümeyye Aksu / Röportaj - ONUR Yenidünya, dizilerde ve tiyatrolarda oynuyor; oyun yazarı olarak da kendine dert edindiği toplum ve aile hayatına dair meseleleri sahneye taşıyor. Yenidünya, bugüne kadar kişisel serüveninden yola çıkarak yedi oyun yazdı ve bunlardan beşi İstanbul’dan Anadolu’nun en ücra köşelerine kadar sahnelendi. 7’den 70’e binlerce insana ulaşan oyunlardan ikisi ise kitaplaştırıldı. Onur Yenidünya, hem tiyatro oyunculuğuyla ilgili hem de özel hayatına dair Diriliş Postası’na konuştu.

“OYUNCULUĞA İLKOKUL SIRALARINDA BAŞLADIM”

Oyunculuğa başlama hikâyesinin daha ilkokul sıralarında başladığına dikkati çeken Onur Yenidünya, “Daha ilkokul da sahneye çıkmaya başladım o zamanlar sahne tozunu fazlasıyla yutmuş olmalıyım ki sonunda tepeden tırnağa o toza bulandım. Enerjim iyiydi, ailem eğlenceliydi, çocukluğum Devekuşu Kabaresi, Nejat Baba’nın (Uygur) oyunları, gazino ve tavernalarda geçti” diye konuştu.

“MODELLİK YERİNE OYUNCULUĞU SEÇTİM”

“Babam, dayım ve teyzemler bize misafir geldiğinde bizi eğlendirmek için bazen olur olmaz taklitler yaparlardı” diyen Yenidünya, “Babam çocuk sevmeyi bilmese de arkadaşlarıyla eğlenmeyi eğlendirmeyi severdi. Müzik eğitimleri dil kursları ne varsa imkânları seferber ederdi. Tabii o zamanlar ben umursamaz, kaçar, dayatılmış eğitimden uzak dururdum. Hata yaptığımı yıllar geçince fark ettim çünkü o kaçtığım eğitimleri almak için para harcamak zorunda olan bendim. Yazma yönüm hep vardı fakat oyunculuk aklımda değildi. Asıl başlama amacım ya da suyun akacağı yeri bulması, yaşadığım bir ilişki sonucunda oldu. Oyunculuğu, sanatı çok seviyordum fakat popüler olayım hırsım hiç olmadı. İsim vermek istemiyorum çünkü herkes kendine yeni hayatlar kurdu ve kimsenin kimse özeline yıllar sonra adını magazine düşürmeye hakkı yok. Tanıdığım bir arkadaş, Best Model’a katılmam için teklifte bulundu, derece sözü verdi fakat ben kabul etmedim. Modelliğin değil ama oyunculuğun beni mutlu edeceğini düşünerek eğitimler almaya başladım. Modellikten oyunculuğa geçmek elbet daha kolaydı fakat benim niyetim sadece sahne üzerinde olmaktı. Sahnede iyi işler yaptım ama kazın ayağı öyle değildi. Tiyatro karın doyurmuyordu ve benim ayaklarımın üzerinde durmam gerekiyordu. Böylelikle yavaş yavaş tiyatro yanına dizi ve sinema da dâhil olarak oyunculuk maceram başladı” şeklinde konuştu.

“GUGUK KUŞU’NA PAHA BİÇİLEMEZİM”

“Dev kadrolarla gerek sahne üzerinde gerek kamera karşısında yer aldım” ifadelerini kullanan Yenidünya, “Hep bir şeyler öğrendim, güzel dostluklar kurdum karavanda ya da kuliste birlikte oturduğum meslektaşlarıma usta gözüyle baktım, gözlemledim kendi yolumu ve metodumu bulmaya çalıştım. Benim için her yeni başlayan proje en sevdiğim proje oluyor. Tamam da hadi bize bir proje söyle dersen, gerçekten çok övgü aldığım ama bir tanesi var ki paha biçilemez bir değerdi, Bütün tiyatro sanatçıları gibi benim de değerli hocam Yıldız Kenter’in takdirini kazanmama sebep olan ‘Guguk Kuşu’ oyunuydu. O oyunda Kerem Alışık ödül almamı beklediğini, Nedim Saban yeni bir yetenek keşfetmiş olduğunun mutluluğunu, Rengin Uz bu isme dikkat edin diyerek adımın altını çizdiğini ve daha niceleri güzel teveccühleriyle beni onore etmişlerdir” diye konuştu.

ANADOLU’YU KARIŞ KARIŞ GEZDİ

‘Yenidünya Tiyatrosu’nun bıçak sırtı işlerin, başkalarının dokunmaktan imtina ettiği sıkıntıların yüklenicisi olarak faaliyet gösterdiğini vurgulayan Yenidünya sözlerini şu şekilde devam etti: “Maalesef en verimli dönemimiz pandemiye denk geldi ve insanlar ‘Yenidünya Tiyatrosu’nu tanımaktan biraz uzak kaldı. Ben bir sanatçının çağın ve yaşadığı toplumun gerçek sıkıntılarıyla ilgilenmesi, dertlenmesi görüşündeyim. Bu sebeple yedi oyun yazdım beşi sahnelendi. İki oyunum kitaplaştı. Biri Fatih Grand TurcoEbû’lFeth diğeri de Esenler Belediyesi tarafından kitaplaştırılan ve hediye olarak dağıtılan Şeyh Edebali. Bunlar bu günlere ışık tutacak tarihi oyunlar fakat bunların yanında sahnelere taşıdığımız, yaşadığımız dönemim sıkıntılarını anlatan, sosyal sorumluluk projesi kapsamında sahnelediğimiz maddeyle mücadeleyi konu alan Beni Aff et Anne ve Hayata Gülümse adlı oyunlarımız, Tekirdağ’dan Hakkâri’ye yüz bin üzerinde insanla temasta bulundu. Şu sıralar Ağrı, Hakkâri, Şırnak tarafl arında doğu turnesinde olduğumuz Hayata Gülümse oyunumuz, teveccüh gösterip izleyenler tarafından büyük beğeniler topluyor. Ve son oyunum İnsan hakları hak ihlallerini anlatan Bir Ruh Şimdilerde ise sahnelere taşımak üzere olduğumuz ve hazırlıkları son aşamaya gelinen üçlü kuşak çatışmasını anlattığımız Babam X, Ben Y, Oğlum Z tek perde komedi oyunumuz var. Aslında trajikomik bir hikâye ve öyle tahmin ediyorum ki, binlerce insana ulaşan ‘’Beni Aff et Anne‘’ oyunu kadar ilgi görecek.”

“BİR RUH BENİ AĞLATAN BİR OYUN”

Bir Ruh; yazarken, okurken, prova alırken, sahnedeyken beni ağlatan bir oyun” şeklinde konuşan Yenidünya, “21. yy. da çocuk hak ihlalleri, kadın hak ihlalleri, İnsan hakları hak ihlallerini anlattığımız bir oyun” ifadelerini kullandı. “Oyunda seksen dakika boyunca tek bacakla ve koltuk değneğiyle sahnedeyim” diyen Yenidünya sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye de ilk defa işlenen bir temayla oyun mezarlıkta geçiyor. Kudüs’te bir mezarlık! Eşini çocuğunu arkadaşlarını akrabalarını ölüme uğurlamış bir adamın (Hanzala) mezarlıkta onların yanında geçirdiği bir geceyi anlatıyor. Eşi Zeynep de hayalet olarak seyirciyle buluşup kadınların bam teline dokunacak tiratlarla Hanzala’ya eşlik ediyor. Oyunda Sultan AbdülAziz bestelerine yer verdim ve çok da yakıştı. Oyun metni o kadar güzel çıktı, kelimeler kağıda öylesine güzel döküldü ki pandemiden dolayı çok oynayamasak da oynanan birkaç oyunda, oyunu Kudüs önyargısıyla izleyen herkes dakikalarca göz yaşları içerisinde ayakta alkışlayarak teveccüh gösterdi. Sosyalist arkadaşlarım da mütedeyyin arkadaşlarımda oyun için methiyeler düzerek bizleri motive ettiler. Umarım bundan sonra çok daha fazla izleyiciye kavuşur.”

***
‘Tiyatro karın doyurmuyor!’

“SAHNEDE iyi işler yaptım ama kazın ayağı öyle değil. Tiyatro karın doyurmuyor ve benim ayaklarımın üzerinde durmam gerekiyordu. Böylelikle yavaş yavaş tiyatro yanına dizi ve sinema da dahil olarak oyunculuk maceram başladı” şeklinde konuşan Yenidünya, “Mazi Kalbimde Yaradır, Kuzey Güney, Yalan Dünya ve son olarak Destan gibi dizi setlerinde bulundum, arada bir televizyona ara verdiğim dönemler oldu fakat tiyatroyu hiç bırakmadım” ifadelerini kullandı. Dizi sinema oyunculuğunun zorlukların başka, tiyatro oyunculuğunun zorluklarının da bambaşka olduğunu dile getiren Yenidünya, “Ben tiyatro sahnesinde evimde gibi rahatım fakat bu öyle birden olan, olacak olan bir şey değil. Tiyatro oyunculuğu kamera oyunculuğundan çok daha fazla disiplin gerektiriyor. Her gün sahneye çıkacakmış gibi egzersizlerinizi yapmanız ve kendinizi dinç tutmanız bu işin olmazsa olmazı. Bir işte ustalaşmak için o işe çok fazla mesai harcamanız ve en az o işte üç bin saat geçirmeniz gerekiyor. Ve dışarıdan kolay gibi gözükse de zor bir iş. Tabii işini artık yapabildiğin donanımdaysan, yeterli mesaiyi harcadıysan ve ne yaptığını biliyorsan her işte olduğu gibi o da yapabilene kolay gelecektir.” değerlendirmesinde bulundu.

***
Onur Yenidünya kimdir?

ONUR Yenidünya, ilk defa 2011 yılında Adını Feriha Koydum dizisiyle televizyon ekranlarında yer aldı. Ardından Huzur Sokağı, Muhteşem Yüzyıl, Kuzey Güney, Mazi Kalbimde Bir Yaradır, Yalan Dünya gibi dizilerde rol aldı. Yenidünya Tiyatrosu adıyla 2019 yılında sahnelemeye başlanan, Onur Yenidünya’nın yazdığı, yönettiği ve oynadığı Bir Ruh isimli tiyatro oyunu; Sahnelerde ilk defa işlenen teması ile Kudüs’te bir mezarlıkta geçmekte ve Evrensel insan hakları, çocuk ve kadın hakları hak ihlallerini anlatmaktadır. Başarılı oyuncu Onur Yenidünya, şimdilerde Ebru Şahin, Edip Tepeli'nin rol aldığı ATV'de yayınlanmakta olan Destan dizisinde Evren Alp karakterini oynamaktadır.