ABD Başkanı Trump’ın özel temsilcisi aracılığıyla Hamas’a iletilen tehditkar ifadelerle ateşkes teklifi, Gazze’de süren saldırılar karşısında sahte bir barış görüntüsünden öteye gitmiyor. İsrail’in kontrol ve silahsızlandırma talepleri, Filistin halkı için sessiz bir kıyım riski oluşturuyor. Hamas ise bu oyuna gelmeyerek direnişini sürdürüyor.
GAZZE İÇİN SESSİZ BİR KIYIM
Gazze’deki insani kriz, sahte barış oyunları ve uluslararası diplomasinin etkisizliği ile derinleşiyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff aracılığıyla Hamas’a iletilen ateşkes teklifi, görünürde barış arayışını temsil etse de pratikte Gazze halkını kuşatma ve ölümlerle yüz yüze bırakacak riskler barındırıyor. Teklifte, İsrailli esirlerin serbest bırakılması, Gazze’ye yönelik saldırıların durdurulması ve Trump liderliğinde müzakere sürecinin başlatılması şartları yer alsa da, İsrail’in Gazze üzerindeki güvenlik kontrolü ve silahsızlandırma talepleri, Filistin halkı için sessiz bir kıyım olasılığını güçlendiriyor. İsrail’in saldırıları 7 Ekim 2023’ten bu yana devam ediyor; 64 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti, yüz binlerce kişi yaralandı.
SAHTE BARIŞ OYUNLARI
Ateşkese rağmen saldırılar 18 Mart’ta yeniden başladı ve sadece Gazze İnsani Yardım Vakfı alanlarında 2 bin 385 kişi öldü, 17 bin 577 kişi yaralandı. Trump’ın “son uyarı” şeklindeki barış mesajı, savaşın sorumluluğunu üstlenmeden propaganda amaçlı bir PR hamlesi olarak görülüyor. Hamas, bu sinsi planı fark ederek teklifi reddediyor ve Filistin halkının haklarını koruma kararlılığını sürdürüyor. Tarih, İsrail’in sözlerini güvenilir bulmanın, Gazze’de her gün hayatını kaybeden sivillere ihanet etmek anlamına geldiğini gösteriyor. Dünya sokaklarında yükselen protestolar, Filistin halkının direnişinin ve uluslararası vicdanın sesini duyuruyor. Sahte barış oyunlarına aldırış etmeyen Gazze, direnişi ve uluslararası dayanışmayı güçlendirmeye devam ediyor.
