Belediyelere yönelik yürütülen geniş çaplı yolsuzluk soruşturması kapsamında dün tutuklanan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar'ın, savcılık ve mahkemede yaptığı savunmaların detayları ortaya çıktı. Karalar, hakkındaki tüm suçlamaları reddederek, operasyonun siyasi olduğunu ve bir iftiraya maruz kaldığını savundu.
"PARA TALEP EDİLDİĞİ KONUŞULMADI, TAMAMEN İFTİRADIR"
Karalar, savcılıktaki ifadesinde, suçlamaların merkezindeki müteahhit Baki Nugay'ı tanıdığını ancak iddia edildiği gibi aralarında bir para alışverişi konuşmasının geçmediğini belirtti. Karalar, "Firma, önceki AK Parti döneminde ihale almış, ben başkan seçildikten sonra da belediyemiz ile çalışmaya devam etmiştir. Önceki dönemde ödemeler nasıl yapıldıysa kendi dönemimizde de aynı şekilde yapmaya çalıştık. Herhangi bir icbar (zorlama) söz konusu değildir," dedi.
Karalar, Nugay'ın 2016'da ortaklıktan ayrıldığını beyan edip 2019'da para verdiğini iddia etmesinin çelişkili olduğunu belirterek, "Ortaklıktan ayrılan birinin devam eden iş kapsamında para vermesi hayatın olağan akışına ve mantığa uygun değildir," ifadelerini kullandı.
Ayrıca, belediye çalışanı Özcan Zenger'e para toplama talimatı vermediğini ve aralarındaki ilişkiyi bilmediğini söyledi.
"OPERASYONUN SİYASİ OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM"
Gözaltı sürecini eleştiren Karalar, "Yaklaşık 12 yıldır belediye başkanıyım. Çağrıldığımda gelebilecek birisiyim. Hal böyleyken 4 gün boyunca sağlıksız koşullarda gözaltında tutulmam, hukuka ve vicdana uygun değildir. Bu operasyonun siyasi bir operasyon olduğunu düşünüyorum," diye konuştu.
MAHKEMEDE HİZMET VURGUSU
Karalar'ın Sulh Ceza Hakimliği'ndeki savunmasında ise Adana'nın deprem sonrası durumu ve hizmet ihtiyacına vurgu yaptığı öğrenildi. Karalar, "Ülkeme hizmet etmem engellenmesin. Adana çok büyük bir yer ve depremde ciddi yaralar aldı. Yapacak çok işimiz var. Karartabileceğim bir delil yok. Üzerime atılı suçu kabul etmiyorum, serbest bırakılmayı talep ediyorum," dedi.
Ancak Karalar, savunmasının ardından "irtikap" (görevi kötüye kullanarak zorla menfaat temin etme) suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
