Darbeci Abdülfettah El Sisi’nin Ocak ayında “dinde reform” çağrısı yaptığı konuşmadan bu yana Mısır medyasında İslam’ı hedef alan haberlerin ve yorumların ardı arkası kesilmiyor.
Kıpti işadamı Necib Sawiris’in sahibi olduğu medya organları yürütülen kampanyanın başını çekerken İslam El Buheyri, İbrahim İsa, Yusuf El Hüseyni gibi darbe yanlısı gazeteciler de sözcülüğünü yapıyor.
Hedeflerinde şiddete teşvik ettiğini iddia ettikleri ayetler ve hadisler var.
Bir de İbni Teymiyye ve Selahaddin El Eyyubi gibi isimler.
Kudüs fatihi büyük komutan hakkında ölüm yıldönümünde atılan başlık şu:
“Selahaddin El Eyyubi’nin diğer yüzü: El Ezher’in mallarına el koydu ve Filistin’i kurtarmayı reddetti.”
Sisi’nin işaret fişeğiyle başlatılan kampanya kapsamında İslami kitaplar toplanarak törenle yakıldı.
Yakılan kitaplar arasında Ali El Kadı’nın kaleme aldığı “Maza ta’rifu an Bediuzzaman Said El Nursi” (Bediuzzaman Said Nursi hakkında ne biliyorsun?) isimli kitap da var.
Şiddete asla prim vermeyen Üstad’ın hayatını anlatan bir kitabı ancak darbeci zihniyet tehlikeli bulabilir.
Kitap yakma eylemine ülke içinden de tepkiler yükselince, eylemi organize eden isim gerçeği deşifre ederek, “Yetkililerin emriyle bu işi yaptık” deyiverdi.
Bu arada, Uluslararası Kahire Film Festivali Başkanı Şerif El Şubaşi’nin başörtüsü karşıtı “milyonluk miting” (milyoniyyetu khal’il hicab) çağrısında bulunmasıyla olay yeni bir boyut kazandı.
İslam’da başörtüsünün farz olmadığını iddia eden Şerif El Şubaşi’ye göre Müslüman kadınların başlarının zorla örtülmesi “ılımlı İslam”a zarar veriyor.
Defalarca işittiğimiz, yabancısı olmadığımız aynı çarpık söylem.
“Milyonluk miting” ile kastedilen en az bir milyon kişinin katılacağı büyük bir gösteri.
Mayıs ayında Tahrir Meydanı’nda yapılması planlanan böyle bir mitinge bir milyon kişinin katılması ihtimali sıfır.
Kıptilerden katılım olmazsa en fazla bizdeki çarşaf yırtma gösterisine katılanların sayısı kadar taraftar toplayabilirler.
İlginçtir; Mısır’da başörtüsü karşıtlığına destek verenlerle bizdeki başörtüsü düşmanlarının şekil ve şemaili de neredeyse tamamen aynı.
Mısır’dakilerin fotoğraflarını gösterip “Bunlar Türkiye’deki başörtüsü düşmanları” deseniz birçok kimse onların Türk olmadıklarını farkedemez.
Darbe lideri, postalsever medyanın ve sanatçıların İslam karşıtlığında ileri gitmesinin kendisi açısından pek de hayırlı olmayacağını anlamış olacak ki, Kahire’deki Harp Akademisi’nde Cuma günü yaptığı konuşmada İslam’a yönelik sistematik saldırılara öncülük ettiği suçlamalarına cevap vererek, sorumluluğu üzerinden atmaya çalıştı ve “Ocak ayında dini söylemin tecdidinden bahsettiğimde genel anlamda konuşmuştum” dedi.
Fakat Mısır’da darbecilerin izni olmadan medyanın böyle bir kampanya yürütemeyeceğini herkes biliyor.
Mısır’dan son bir not:
Kahire’de bu yıl düzenlenecek Kur’an-ı Kerim yarışmasından Türkiye ve Katar çıkarıldı.
Mısır Vakıflar Bakanlığı sözcüsü Muhammed Abdürrezzak’a göre bu kararın alınmasının nedeni, her iki ülkenin de Mısır’da “terör”e ve “Şii yayılmacılığı”na destek vermesi.
“Akıllarını başlarına alsınlar diye böyle bir karar aldık” diyor, Abdürrezzak…