Terörist İsrail iki yıldır Gazze’de soykırım yapıyor…

Dünya ülkeleri İsrail’in nasıl bir terör ve işgal devleti olduğunu görmeye başladı…

Dünyanın vicdan sahibi halkları, İsrail’in yaptığı soykırıma karşı sokaklara dökülüyor…

Spor dünyasının önemli takımları ve yıldızları her platformda İsrail’i lanetliyor, Gazze halkını destekleyen açıklamalar yapıyor, İspanya’nın başını çektiği bazı ülkeler İsrail’in uluslararası spor müsabakalarından menedilmesi çağrısı yapıyorlar…

Yine İspanya’nın öncülük ettiği bazı Avrupa ülkeleri İsrail’in Eurovision şarkı yarışmasından atılmasını aksi halde yarışmadan çekileceklerini duyurdular…

Sanat ve sinema dünyasından binlerce sanatçı yayınladıkları ortak bildirilerle siyonist Yahudi projelerinde yer almayacaklarını ilan ediyorlar…

Dünyanın en önemli savunma sanayi fuarlarından olan Fransa ve İtalya’daki fuarlara İsrail firmalarının katılmasına izin verilmedi…

ABD’de devam eden BM Genel Kurulu öncesi terörist İsrail’e daha önce verdikleri siyasi, diplomatik, ekonomik ve askeri büyük desteklerle bilinen İngiltere, Fransa, Kanada, Avustralya, Belçika, Portekiz, Lüksemburg, Malta, Monaco, Andora ve San Marino Filistin’i devlet olarak tanıdıklarını açıkladılar…

193 üyeli BM’de Filistin’i devlet olarak tanıyan ülke sayısı 157’ye yükseldi. BM Güvenlik Konseyi’nin daimi ve veto hakkına sahip beş ülkesinden dördü (Çin, Rusya, İngiltere ve Fransa) artık Filistin’i devlet olarak tanırken, varlığını İsrail’in varlığına adayan sadece ABD, Filistin’i devlet olarak tanımıyor…

İsrail ve siyonist Yahudiler, “holokost” yalanıyla seksen yıldır esir aldıkları dünyada büyük bir yalnızlığa doğru gidiyorlar…

Yukarıda kısaca özetlediğim tüm güzel gelişmeler barış ve huzurun egemen olduğu bir Ortadoğu coğrafyası için atılan adımlar…

Dünya, İsrail’e karşı uyanıyor, İsrail ve siyonist Yahudilerin dünyadaki savaşların, kan ve gözyaşının müsebbibi olduğunu öğreniyor. 1948’den beri Filistin topraklarında katliam ve soykırım yapan terörist İsrail’in gerçek yüzünü dünyanın görmesi kolay olmadı.

Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın her platformda Gazze soykırımını dile getirmesi vicdan sahibi halkların ve devletlerin uyanmasına vesile oldu. Dünya’da siyonist İsrail’in Gazze’de yaptığı “soykırıma” birçok ülkeden tepkiler geldi. Ancak Cumhurbaşkanımız Erdoğan’dan sonra en sert ve en anlamlı tepkileri gösteren İspanya Başbakanı Pedro Sanchez’in hakkını teslim etmemiz gerekiyor…

Ekonomik, diplomatik, askeri, siyasi, sportif ve sanatsal konularda İsrail’e karşı Avrupalı devletlerin tepkilerinin artması, halkların seslerinin daha gür çıkmasının yolunu İspanya Başbakanı Sanchez açtı desek abartmış olmayız. BM toplantısına gitmeden önce İspanya Parlamentosunda milletvekillerine hitap eden Sanchez’in şu sözleri tüm milletvekilleri tarafından ayakta alkışlandı; “Benimle birlikte tekrar edin hanımefendiler, beyefendiler. BU BİR SOYKIRIMDIR.”

BM’de iki devletli çözümü desteklemek için düzenlenen konferansta da tarihi bir konuşma yapan Sanchez sadece İspanya’nın değil, Gazze’nin, Filistin’in ve tüm insani değerleri savunan devlet ve halkların sesi oldu; “Gazze’deki tek umut, dünyanın onları unutmadığını bilmektir. Bu konferans, kayıtsızlık ve ihmale karşı ahlaki bir isyan eylemidir. Aynı zamanda barbarlığı durdurmak ve barışın yolunu açmak için kolektif bir taahhüttür. Tarih bizi yargılayacak ve barbarlığa sessiz kalan veya görmezden gelenlere karşı hükmü amansız olacak. İspanya sessiz kalmayı değil, harekete geçmeye karar veriyor. İspanya, bu canavarlığa ortak eden sessizliğe hayır diyor.”

Terörist İsrail, İran’da Haniye’yi, Gazze’de Sinvar ve Ebu Ubeyde’yi susturdu ama Pedro Sanchez ve birçok vicdan sahibi lider dünyanın dört bir yanında Gazze’nin sesi olmaya devam ediyor.