İlkbaharın güneşi bir başka vurur camdan içeri ama cilt için bu mevsim bir “bahar temizliği” değil, tam bir test dönemidir. Alerjenler, nem değişiklikleri, güneş ışınlarının sertleşmesi… Hepsi cildi hem içeriden hem dışarıdan zorlar. İşte bu yazıda, mevsim geçişlerinde cildi korumanın ipuçlarını konuşacağız.
Cildimiz, özellikle bahar aylarında sık sık kızarır, kaşınır veya sivilcelenebilir. Çünkü:
-
Polenler gözenekleri tıkar.
-
Ani ısı değişimi cilt dengesini bozar.
-
Aşırı terleme, bakteri oluşumunu tetikler.
Tüm bunlara karşı savunma için cildin kalkanı olan hidrolipid tabakanın korunması gerekir. Yani: Sert sabunlardan uzak dur, nemlendiricini hafiflet, sabahları güneş koruyucu kullan.
Cilt Tipine Göre Bahar Rutinleri
-
Yağlı cilt: Köpüren ama nazik temizleyiciler. Salisilik asit içeren tonikler.
-
Kuru cilt: Nem bombası serumlar. İçeriklerde hyaluronik asit ve B5 aranmalı.
-
Hassas cilt: Parfümsüz ve alkolsüz ürünler. Aloe vera en yakın dostundur.
Yiyeceklerle Desteklenen İçten Bakım
Cilt sadece dıştan değil, içten de beslenir. Bahar aylarında:
-
Zerdeçal: Antiinflamatuvar etkisiyle mucize.
-
Yaban mersini: Antioksidan zengini.
-
Bol su: Her zaman, her yerde.
Ve evet, bu klasikler işe yarıyor.
Detoks Modası mı, Bilim mi?
“3 gün detoks yap cildin ışıldasın” diyen içeriklere dikkat! Bilim der ki: Karaciğer zaten vücudu detoksluyor. Sen yeter ki işini kolaylaştır:
-
Az tuz, az şeker, az alkol.
-
Bol uyku, bol su, bol hareket.
Gerisi gelir.
Cildin düşman değil, rehberindir. Kaşınıyorsa sana bir şey demeye çalışıyordur. Sivilceleniyorsa, stresini anlatıyordur. Dinle, ilgilen, nazik ol. Çünkü baharda parlayan çiçeklerin sırrı, kıştan kalma sabırlı köklerdir.
