2020’nin Türkiye açısından felaketler yılı olmasının yanında birde turnusol kâğıdı özelliğe gösterip herkesin rengini apaçık belli etmesini sağması bakımından da enteresan bir özellik taşımaktadır.

2020 yılı Türkiye’ye çok şey öğretti. Aslında Türkiye’yi savunuyormuş gibi görünenlerin zor zamanlarda nasıl da mevzi değiştirdiği, halktan yana tavır sergileyenlerin aslında halkı nasıl yarı yolda bıraktığı, daha da önemlisi bireysel çıkarlar uğruna Türkiye’nin nasıl da ateşe atıldığını gösterdi bize 2020.

Tuhaftır, yapılan hiçbir güzel işle mutlu olmayan tam tersine altında bir hinlik arayıp yapılan güzellikleri alt etmenin peşinde bir kitle ortaya çıkardı 2020.

Bu durumun en son örneğini koronavirüs olaylarında görmek mümkün. Bu ölümcül virüsün etkilediği en son ülkelerden olmamıza rağmen hala bir şekilde Türkiye’yi dışarıya kötülemek adına devlet tarafından verilen bilgilerin gerçek verileri yansıtmadığını, aslında durumun daha kötü olduğunu zırvalayan kitle. Düşünsenize bu ülke MİT personelinin cenazesini gizli saklı ebediyete uğurlayamamışken, bu denli ülkeyi derinden ilgilendiren bilgileri nasıl saklayacak? Bir türlü Türkiye’nin geliştiğini kabul etmek istemiyorlar…

İşin bu boyutunun dışında birde bu virüsün tedavisinin Türkiye’de olmadığını dile getiren bir kitle var. Bu kitle Küba duyarı kasıp, sosyalizm güzellemesi yaparak Türkiye’de sağlık alanında yaşanan olumlu gelişmeleri görmezden gelerek en ürkütücü hastalık olan aşağılık kompleksi yaşamaktadırlar.

Türkiye koronavirüse karşı kendi tanı kitini oluşturan 3. ülkedir. Bir yıl önce pandemi kararnamesi çıkararak, binlerce yataklı tam teşekküllü şehir hastaneleri yapmış, yerli ilaç sektörünü geliştirmiş ülkedir. Türkiye, koronavirüs ile mücadele kapsamında İran’a ve İtalya’ya sağlık kitleri yollayarak bu alandaki gelişmişliğini tüm dünyaya göstermiştir. Ayrıca Amerika’ya 500 bin tanı kiti satılarak, “bunlar sadece dua ve sabır bilir, bilim ve teknolojiden haberleri yok” gibi söylemleri de boşa çıkarmış bir ülkedir Türkiye.

 Şimdi soruyorum size; bu kitle neden ülkeleriyle gurur duymuyorlar ya da ne yapılırsa ülkeleriyle gurur duyarlar?!