Güneşli bir ülkede yaşamamıza rağmen, Türkiye’de D vitamini eksikliği neredeyse salgın boyutunda. İnsanların büyük bir kısmı, bu hayati vitaminin eksikliğini yaşadığının farkında bile değil. Oysa D vitamini; yalnızca kemik sağlığı değil, bağışıklık sistemi, kalp sağlığı, ruh hali ve hatta kansere karşı korunma gibi birçok kritik alanda görev yapıyor. Eksikliği ise ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
D vitamini esasen vücutta güneş ışığı aracılığıyla üretiliyor. Ancak modern yaşam tarzı, insanları kapalı alanlara hapsediyor. Ofislerde geçirilen uzun saatler, yüksek faktörlü güneş kremlerinin sürekli kullanımı ve hareketsiz yaşam, vücudun güneş ışığından yeterince faydalanmasını engelliyor. Üstelik besinlerle alınan D vitamini miktarı da çoğu zaman yetersiz kalıyor.
D vitamini eksikliği en çok kemik sistemi üzerinde etkili. Çocuklarda raşitizm, yetişkinlerde ise osteoporoz (kemik erimesi) bu eksiklikle doğrudan bağlantılı. Ancak daha da ilginç olan, bağışıklık sistemiyle ilişkisi. Yapılan araştırmalar, D vitamini eksikliğinin sık sık grip olma, kronik yorgunluk, kas ağrıları, depresyon ve odaklanma sorunlarına yol açabileceğini gösteriyor. COVID-19 pandemisi sırasında yapılan birçok çalışmada da D vitamini seviyesinin, hastalığın seyrini etkileyebileceği belirtildi.
Peki bu eksiklik nasıl giderilir? Öncelikle haftada en az 2-3 gün, 15-20 dakika boyunca güneş ışığına doğrudan maruz kalmak gerekiyor. Kol ve bacak gibi geniş yüzeylerin açık olması, güneş ışığının etkisini artırır. Bunun dışında somon, ton balığı, süt, yumurta sarısı ve D vitaminiyle zenginleştirilmiş gıdalar düzenli olarak tüketilmeli.
Ancak sadece güneşlenmek ya da doğru beslenmek her zaman yeterli olmayabilir. Özellikle kış aylarında veya ileri yaşlarda vücut D vitamini üretimini azaltır. Bu durumlarda doktor tavsiyesiyle takviye almak gerekebilir. D vitamini yağda çözünen bir vitamin olduğu için fazla alımı da risk oluşturabilir. Bu nedenle bilinçsiz kullanım yerine, kan testi yaptırarak eksiklik derecesi belirlenmelidir.
Sonuç olarak, D vitamini eksikliği fark edilmeyen ama ciddi etkiler yaratan bir sağlık sorunudur. Özellikle şehir yaşamında, masa başında geçen uzun saatlerde bu riski taşımamak imkânsız hale geliyor. Ama düzenli kontrol, bilinçli yaşam ve güneşle barışık bir hayat bu tehlikenin önüne geçebilir.