Dünyanın her yerine yayılan çeşitli krizler içerisinde ülkemiz de son yıllarda birçok zorlukla karşı karşıya kaldı. Bir yanda sağlık ve ekonominin zorluklarını yaşadığımız ülkemizin ayrıca terör örgütleri, iç siyasetin yönetime destek olmaması muhalefetin karşıtlık olarak yorumlanması ve uygulanması, uluslararası baskılar gibi birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalındı. Tüm bu zorluklara rağmen ülkemizin güçlü iradesi Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliği ve kararlılığı, tüm bu zorlukların üstesinden gelebilme konusunda ciddi yol aldırdı.

Erdoğan, ülkemizin istikrarı ve güvenliği için gösterdiği çabalarla takdiri hak ediyor. Ülkemizin geleceği için önemli kararlar almak zorunda kaldığında, Erdoğan'ın her zaman güçlü liderlik özellikleri sergilediğini, henüz hayatı yeni yeni tecrübe etmeye çalışan bir genç olarak rahatlıkla görebiliyorum. Aldığı kararların da doğru olduğunu düşünüyorum.

Son dönemlerde özellikle hayat pahalılığı üzerinden iç siyasette Erdoğan eleştirileri yapıldığını görüyorum. Hayat pahalılığının, her vatandaşı ayrı ayrı etkileyen önemli bir problem olduğundan şüphe duymuyoruz. Ancak, bu eleştirilerin geçici veriler üzerinden büyük siyasete gölge düşürmemesi gerekiyor. Bir vatanın var olması, güçlü bir ülke olabilmemiz için dış siyasetin, savunma sanayisinin, denge siyasetinin ve içeride üretimin önemini yok sayamayız. Erdoğan’ın Karadağ’da Ermenileri dize getirmesi, Ukrayna-Rusya Savaşı'ndaki arabulucu rolü ile dünyanın açlık krizinin önüne geçmesi, Balkan topraklarını imarı, Afrika’nın dostlukla kuşatılması gibi büyük resimdeki faaliyetlerini görmemek için kör olmak gerekiyor. Bu liderlik, ülkemizin birliği ve bütünlüğü için çalışıyor ve halkımızın çıkarlarını koruyor. Bugünün ekonomik verilerinin önemli olmadığını dünyanın dört bir tarafından gelen fakir ve ihtiyaç sahibi coğrafyaların dualarında görebiliriz.

Unutmayalım ki ülkemizin güvenliği ve refahı için, birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Erdoğan'ın liderliği altında, ülkemiz için daha güçlü ve daha adil bir gelecek inşa etmek için çalışmalıyız. Onun için yarın sandık başına gittiğimizde Erdoğan'a vereceğimiz 1 oy ülkemizin güçlü geleceğine ve istikrarına konulan bir tuğla gibidir.