1 Kasım seçimleri milletin istikrara oy kullanmasıyla nihayet buldu. Halk istikrar istedi ve hizmetlerin devamına, yatırımların sürmesine yönelik evet oyu kullandı. Bana göre dünkü seçim sonuçlarının okunması gereken en önemli tarafı da halkın ırkçılığa ve teröre hayır demesiydi. Terör bu topraklarda artık hayat bulamaz, ırkçılık ile insanlar bu coğrafyada birbirini kıramazdı. Feraseti yüksek halk, birçok şeye evet dedi, birçok şeye de hayır dedi. Milli olan anlayışlara evet, gayr-i milli olan akımlara hayır dedi.

Evet denilen hususların başında -en azından benim ‘evet’imin renginde- tüm İslam coğrafyasının duaları, sevinç çığlıkları vardı. Seçim süreci boyunca Makedonya’sından Bosna Hersek’ine, Tacikistan’ından Tataristan’ına, Afganistan’ından Mynmar’ına, Somali’sinden Eritre’sine ve daha sayamadığım dünyanın her yerinden milyonlarca Müslümanın duaları Türkiye seçmeninin kalplerine ulaştı. Gözyaşı döktüler dört bir yanda. Bu satırları romantizm olsun diye yazmıyorum. Hakikatin şahidi olarak yazıyorum. Burada güçlü bir Türkiye’nin olmasının onların geceleri yataklarında rahat uyumaları demek olduğunu bilen birisi olarak yazıyorum. Meselenin AK Parti’nin ülke içi siyasetinde bir siyasi parti olarak başarı kazanmasından çok daha büyük bir mesele olduğunun göstergesinden bahsediyorum. Meselenin sürekli büyüyen, güçlü bir Türkiye, gelişen bir İslam birlikteliğinin meselesi olduğundan bahsediyorum.

Hayır dediğimiz şeyler zaten geride kaldı. Şimdi evet dediklerimiz hususundaki beklentilerimize bakmak ve hassasiyetlerimizi yükseltmek zamanıdır. İvedi bir şekilde kolları sıvamalıdır. Bundan sonra evet denilen yüksek beklentilerin icrası için büyük gayretlerle var gücü ortaya koymak gerekir. Seçim sevinci kaçınılmazdır. Seçim sevincinin yaşanması, tüm birikmiş streslerin boşalması için gereklidir belki de. Belli bir kısa zamanla sınırlanması ve asla bu konuda başarı sarhoşluğu içinde olunmaması gerekir. Arkadan bakakalanlar dahi kutlu yürüyüşe imrenmeli ve yaptıkları büyük hataları fevkeladenin fevkinde idrak etmelidir. Başarı sarhoşluğu ile parti bile olsa bir büyüklük emaresi ortaya koymamalıdır. Milletin hizmetinde olmayı, milletin efendisi olmak olarak değerlendiren Peygamber Efendimiz’in (sav) buyurduğu, küçük cihattan büyük cihada geldik şiarını milletimiz iradesiyle ortaya koydu. Gururla ve layık olmaya çalışarak taşıması gereken bu büyük emanet, AK Parti’nin omuzlarına yeniden yükledi. Layık olmaları duasıyla…

Birlikte iyi salladık

7 Haziran seçimlerinde birbirlerine pazarda görse selam vermeyecek adamlar AK Parti’nin karşısında olmak uğruna kendi partilerine oy vermeyip HDP’nin barajı geçmesi için yüksek gayret göstermişlerdi. Hem onu başarmışlar hem de AK Partinin tek başına iktidar olmasına engel olmuşlardı. Daha sonrasında bu gizli ittifakı ‘Birlikte iyi salladık’ cümlesiyle ifşa etmişlerdi. Millet böyle kirli bir ittifaka karşı AK Parti ile ittifak kurarak tüm mazlum coğrafyalarını sevindirerek “Birlikte iyi salladık” dedi.

Ne diyelim, mübarek ola…