Kafalarımız çok karışık. Neyi nasıl tarif edeceğimizi bilmiyor; neye, ne hükmü vereceğimizi kestiremiyoruz.

Bu ülkede uğrunda insanların zulüm gördüğü başörtüsü, açılması için mücadele edilen kurum mescitleri, namaz vakitlerinde mesainin olmaması için verilen mücadele gibi dini yaşama ait olan en temel değerler bugün kavram kargaşası ve karmaşık kafaya kurban gidiyor.

Kavramların birçoğunun ya altı boşaltıldı ya birçoğunda anlam kayması yaşanıyor ya da doğru tariften yoksunlar.

Ege Üniversitesi’nde çekilmiş bir videoda kahvehanelere gidip devlete karşı halkı provoke etmek üzere konuşma yapan kişilerin tutuklanmasına itiraz eden başka bir provokatör güya onların okudukları metinleri paylaşıyor.

Provokatör, metni okuduğunu söyleyerek şu şekilde devam ediyor: “Bunlar katliamlarıyla hayatımıza zulmetmeye çalışan insanlardır. Artık yeter, Artık buraya kadar. Bundan sonra mahallelerimizde ne IŞİD’çiye ne de başka bir cihatçı gerici çeteye izin vermeyeceğiz. Gericiliğin karşısında yükseltmemiz gereken bir bayrak vardır. Bu bayrağın adı da laiklik bayrağıdır. Laiklik demek özgürlük demektir, kardeşlik demektir. Bizler herkesi bu mücadelenin birer neferi olmaya davet ediyoruz. Gericilerden, başkanlık sevdalılarından hesap sormaya çağırıyoruz”. Ardından ekliyor. “Ve bizler de üniversitemizde artık hiçbir gericiye geçit vermeyip buralarda hep birlikte yan yana bu gericiliğe karşı mücadele etmeye ve laiklik bayrağını yükseltmeye davet ediyoruz.”

Bu açıklamayı yapan da oraya çıkmasının sebebi olarak gösterdiği şahıslar da alenen militandı. Bu şahsın üniversite amfisinin kürsüsüne çıkıp yukarıdaki hazin metni okuyabiliyor olması belli bir amaca matuf planlı birtakım fiiliyattandı. “Gericilerden ve başkanlık sevdalılarından hesap sormaya çağırıyoruz” cümlesi bu amacı ve planı ortaya koyuyordu.

Bu ülkede yıllardır inanan kesime, muhafazakâr/mütedeyyin camiaya gerici denildi. Başkanlık sevdalısı diye tanımlanan insanlar ise milli olma yolunda bu konuyu önemli gören de yine aynı kesim.

Asıl mesele “yükseltmemiz gereken” diye bağırdıkları “laiklik” kavramın tanımlanmasında.

Laiklik, bugün toplumun nüfusu sayısınca farklı tarifle önümüze gelecek bir tabirdir. Herkes kendi tecrübesine göre bir tanım geliştiriyor. Bu yüzden bu kargaşayı ya da laikliği hiçbir şekilde tecrübe etmemiş “başörtülü” gençler üniversitede böyle bir aymazlığı alkışlayabiliyor.

Ama kısaca tanımlamak gerekirse laiklik, lâdiniliktir. Laiklik bayrağını yükseltmek isteyen provokasyonlar ve onun alkışlayıcılarının dertleri doğrudan İslam’ladır.

DAEŞ denilen terör örgütü de diğer tüm terör örgütleri gibi Müslümanlar’la savaşan kirli örgütlerdir. Bu tip aynı kaynaktan beslenen örgütlerin yapıp ettiklerini göstererek İslam’a savaş açmak da bunlar üzerinden yürümek de terörün başka bir çeşididir.

Durmamız gereken yer de belli, yürümemiz gereken yer de. Ne bu tür ucuz eylemlere pabuç bırakacak bir millet var ne de buradan alabilecekleri bir sonuç. Dolayısıyla birilerinin kavram kargaşası oluşturarak çerçeve değerlerimize saldırmasına asla müsaade edilmeyecektir…