Suudi Arabistan ekonomisini tamamen petrole bağımlı olmaktan kurtarmak isteyen Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın ülkeyi ticaret, turizm ve eğlence merkezi hâline getirme çabaları devam ediyor.

Ortadoğu’daki merkezlerini Dubai’den Riyad’a taşımayan şirketlere ve ticari kurumlara Suudi Arabistan’da artık devlet ihalesi vermeyeceği tehdidinde bulunan Muhammed bin Selman, dünya çapında 100’den fazla noktaya hizmet verecek yeni bir havayolu şirketi kurdu.

“Riyadh Air” adıyla kurulan yeni şirketin doğrudan ve dolaylı olarak yaklaşık 200 bin kişiye iş imkânı sağlayacağı söyleniyor.

Suudi Arabistan Kamu Yatırım Fonu tarafından kurulan şirket, ABD’de imzalanan anlaşmayla 72 adet Boeing 787-9 Dreamliner’dan oluşan ilk filo siparişini verdi bile.

Muhammed bin Selman’ın hedefi, yeni havayolu şirketiyle birlikte Suudi Arabistan’ı küresel bir havacılık merkezi hâline getirmek.

Bol miktarda parası olduğu için de bu hedefe kolayca ulaşacağına inanıyor.

Oysa yeterli sermaye bir şirketi ya da projeyi başarıya götüren faktörlerden sadece biri.

Suudi Arabistan havalimanlarının şöhreti pek parlak değil.

Yakın gelecekte Muhammed bin Selman’dan “dünyanın en büyük ve en modern havalimanı” projesi gelirse kimse şaşırmasın.

Ayrıca yeni havayolu şirketi sektördeki köklü şirketlerle rekabet etmek zorunda.

Riyadh Air’in öncelikli rakipleri Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) ünlü havayolu şirketi Emirates ile Katar Havayolları olacak.

BAE ve Katar da Körfez’in zengin ülkelerinden ve havacılık sektöründe ciddi deneyimlere sahipler.

Muhammed bin Selman’ın “devlet ihalesi vermeme” tehdidine rağmen Ortadoğu’da faaliyet gösteren şirketler merkezlerini Dubai’de tutmaya devam ediyor.

BAE Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid, Suudi Arabistan Veliaht Prensi’nin hedeflerinin BAE’nin ekonomik çıkarlarına zarar vereceğinin farkında ve kıyasıya rekabet etmekte kararlı.

Riyadh Air’in CEO’su olarak görev yapacak Tony Douglas yakın zamana kadar BAE’nin ikinci büyük havayolu şirketi Etihad’ın CEO’suydu.

Körfez havayolu şirketleri hakkındaki bilgisi ve deneyimi dolayısıyla bu görev için seçilmiş olması kuvvetle muhtemel.

Körfez ülkeleri arasında havaya taşınan rekabetin ne kadar sert olacağını ve Suudi Arabistan’ın yeni havayolu şirketinin Emirates ve Katar Havayolları’yla rekabette başarılı olup olamayacağını zaman gösterecek.

Her hâlükârda havayolu şirketleri arasındaki rekabetin yolcuların lehine olacağı ve hizmet kalitesini yükselteceği söylenebilir.

Suudi Arabistan’ın Boeing ile yaptığı anlaşma, Riyad ve Tahran’ın Çin’in arabuluculuğunda yürüttükleri görüşmelerin nihayetinde ilişkilerini normalleştirmeye karar verdikleri günlere denk geldi ve “ABD’nin gönlünü alma girişimi” olarak yorumlandı.

Beyaz Saray Sözcüsü Karine Jean-Pierre, Suudi Arabistan’ın  Boeing’den 37 milyar dolarlık siparişle toplam 121 uçak satın alacağını ve Riyad’la imzalanan anlaşmaların çoğu dört yıllık üniversite diploması gerektirmeyen 140 binden fazla iş olanağı sunacağını, 44 eyalette havacılık tedarik zincirinde bir milyondan fazla Amerikalının işine katkı sağlayacağını açıkladı.

Riyadh Air’in gelecekte ne kadar başarılı olacağı bilinmese de Boeing’e ve Amerikalılara şimdiden yarar sağladığı kesin.