İsrail ordusunun 7 Ekim’den bu yana yoğun bir şekilde bombaladığı Gazze Şeridi’nde on binlerce ev yıkıldı ve şehirler âdeta harabeye döndü.

Sadece evler değil; hastaneler, okullar, camiler, çarşılar ve altyapı tesisleri de vuruldu.

Yerlerinden edilen yüz binlerce insan şu an Refah sınırında çadırlarda yaşam mücadelesi veriyor.

Savaşın sona ermesinin ardından hayatın normale dönebilmesi için enkazın kaldırılması ve yıkılan binaların yerine yenilerinin inşa edilmesi gerekiyor.

Öncekilerden daha uzun ve daha yıkıcı olsa da bu, İsrail’in Gazze Şeridi’ne açtığı ilk savaş değil.

Filistin direnişinin füze atmasını bahane eden İsrail, yakıp yıkar ve çok sayıda aile evsiz kalır.

Katar, yeni evler inşa eder.

Gazze Şeridi’nin yeniden imarı için Kahire’de konferans düzenlenir ve katılan ülkeler yardım sözü verir.

Bu kez savaşa doğrudan müdahil olan ABD, Gazze Şeridi’nin yeniden imarı meselesini hem kendisinin hem de İsrail’in lehine olacak bir fırsata dönüştürme peşinde.

Planın arkasında da Türkiye’de çok iyi bilinen karanlık bir isim var:

Beyaz Saray Orta Doğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü Brett McGurk.

HuffPost haber sitesinin geçenlerde yayınladığı bir haberde, McGurk’ün, “Gazze Şeridi’nin yeniden imarı” ile “Suudi Arabistan-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi” arasında bağ kuran bir plan hazırladığı belirtiliyor.

Plana göre Gazze Şeridi, savaştan sonra başta Suudi Arabistan olmak üzere Körfez ülkeleri tarafından yeniden imar edilecek.

Buna karşılık da İsrail-Suudi Arabistan ilişkileri normalleşecek.

McGurk’ün planında ayrıca ABD-İsrail-Suudi Arabistan iş birliğinin bölgeye istikrar getireceği öne sürülüyor ve ABD Başkanına, önümüzdeki aylarda “Gazze’de çekilen acılara karşılık normalleşme ödülünü almak üzere” bölge ülkelerine bir “zafer turu” gerçekleştirmesi öneriliyor.

Yani İsrail, yıkımın baş sorumlusu olduğu hâlde yeniden imar için tek kuruş ödemeyecek.

Üzerine bir de o çok arzu ettiği “Suudi Arabistan’la ilişkilerini normalleştirme” ödülünü alacak.

Bu kadar şeytani bir plan İsraillilerin dahi aklına gelmemiştir herhâlde.

Biden yönetimi bu yıl kasım ayında yapılacak başkanlık seçimleri öncesi İsrail-Suudi Arabistan normalleşmesinin gerçekleşmesini sağlamak ve bunun için de Gazze Şeridi’nin yeniden imarını koz olarak kullanmak istiyor.

Biden’ın, “Netanyahu görevde olduğu sürece iki devletli çözüm imkânsız mı?” sorusuna “Hayır, değil” şeklinde cevap vermesini aynı bağlamda okumak gerek.

Washington, “iki devletli çözüm” hayaliyle İsrail-Suudi Arabistan ilişkilerinin normalleşmesi için zemin oluşturmaya çalışıyor.

Ancak hem Filistin direnişi hem de İsrail buna karşı.

Nitekim İsrail Başbakanlık Ofisinden cumartesi günü alelacele yapılan açıklamada, Netanyahu’nun iki devletli çözüme yeşil ışık yaktığı iddiası yalanlandı.

Savaştan sonra Gazze Şeridi’nin yeniden imarı için Müslümanlar kimseyi beklemeden yardıma koşacak; ne gerekiyorsa elbette yapacaklardır.

Yeter ki insani yardımların ve inşaat için gerekli malzemenin ulaşmasını sağlayacak yol açılsın.

Bununla birlikte, İsrail de yıkımdan birinci derecede sorumlu olduğu için yüklü bir tazminata mahkûm edilmeli.

Gazze Şeridi’ni İsrail’in yıktığı ve Körfez ülkelerinin yeniden inşa ettiği dönemin kapanması gerekiyor.