Sol camianın önemli yayın organlarından biridir Gazete Duvar. Bu arkadaşlar ne demiş diye bakmayı tercih ederim bazen. Bu hafta Yavuz Halat adında bir arkadaş yazmış hem de uzunca bir yazı. Okuyunca yoracak kadar uzun. Tevekkeli boşuna bizimkiler 3 bin 500 vuruşu aşmayın diyor ya. Kısa yazmak üzerine birkaç darbımesel anlatırız ya, yer yetmez o kadar uzun şeye… 

Neyse, şu Yavuz Halat arkadaşa dönelim. Arkadaş, siyaseti halat bağlamak sanmış. Bazı tavsiyeler sıralamış. İyi, hoş, latif şeyler yazmış ama hepsini alıntılayacak yerimiz yok. Fazlasını yazarsak gazete bizi kapıya bile koyar evelallah. Ha bir de şu var ki soldaki arkadaşlar eleştirilmeyi sevmezler. İnönü (Erdal olanı) bir gün arkadaşlarıyla bir restorana girer. (Restoranlar hep pahalıdır, hiç ucuzuna denk gelemedim). Gelen garson ne yersiniz efendim deyince (e tabii nüktedan adam) sen bize su getir; biz birbirimizi yiyeceğiz, demiş. Sol birbirini eleştirmez, sadece yer. Sağ ise sürekli eleştirir, yerden yere vurur hatta koltuktan eder. Hatta bir parti lideri gibi biri çıkar, aldığı suflelerle ne varsa yalan yanlış ortaya döküverir ama ayeti de unutur gider… (Eğer fasığın biri size bir haber getirirse onu araştırın.)

Neyse konumuza dönelim; bu Yavuz Halat arkadaş iddialı bir yazı yazmış hem de yol göstermiş. Zaten kaosu çıkarmak için millet elinden geleni yapıyor. Arkadaş da benzin bidonu hazır bekliyormuş meğerse “CHP’den ANAP’a giden kısa, kalın bir yol” yazısında. Gazete Duvar ciddi işler çıkarırdı da neden böyle ciddiyetsiz bir yazıyı yayınladı, onu da anlamadım gitti. “Yerel yönetimler (de) demokrasi ve adalet mücadelesi verebilir. İktidarını meşrulaştırmak için önce “bayram” ilan ettiği hatta Taksim alanını açtığı 1 Mayıs’ı, iktidarına tehdit görünce yıllardır yasaklayan (AYM kararına rağmen) Erdoğan’a karşı, başta İmamoğlu olmak üzere bütün CHP’li belediye başkanları kendi illerinin meydanlarındaki kürsülere çıkıversin. Nasıl bir siyasi atmosfer oluşur acaba?”

“Ve CHP’nin birinci parti olması ile bir “siyasi kriz” çıkartılıp siyasi iktidar değişikliği yaratılabilir mi? (Çünkü biliyoruz ki bir siyasi kriz oluşmazsa Erdoğan dört yıl daha rahatlıkla iktidarda kalmaya devam edecek.)”

Birkaç alıntı daha girecektim ki not geçeyim. CHP’li arkadaşların icraatlarını sıralamış; biraz övmüş, biraz eleştiri sosuyla soslamış ve bingo, ben buradayım deyip “TAS YENİ, HAMAM ESKİ” deyip bir Ekrem CHP’yi ANAP’laştırır; bize kavgacı sol lazım demiş. “CHP’nin “yeni” genel merkezi bu seçim sonuçlarını hem toplumsal dönüşümün sağlamasında hem de siyasi iktidarın alınmasında nasıl değerlendirecek? Bu soru için erken denebilir elbette ancak ilk veriler, CHP’nin son 20 yıldır izlediği çizginin değişmeyeceği yönünde!”

Bizden de küçük bir not: Bu gidişle ne sol, sol olacak ne de aldığı belediyelerde halk hizmet görecek. En iyisi beş yıllık süreci kazasız belasız atlatmak için hepimiz dua edelim. O iktidar filan vermez denilen Erdoğan tüm belediyeleri verdi de halk üzgün müdür, üzülür mü zaman gösterecek. Kimse sokağı göstermesin, sandık her şeyin ilacı… Vesselam.