Suriye’de yeni bir hükümetin iş başına gelmesiyle birlikte eski düzenin tüm ayrıntılarıyla ortadan kaldırılması yönünde çalışmalar başlamış oldu.
Yeni hükümetle birlikte ülkenin öncelikle iç işleyişi ardından da dış ülkelerle olan ilişkileri en iyi noktaya getirilmesi yönünde çeşitli görüşmelerde başlatılmış durumda gibi gözüküyor.
Ama yeni süreçte Suriye’nin birçok konuda olduğu gibi ekonominin iyi bir seviyeye getirilmesi yönünde de çalışmalara önem vermesi ve ciddi bir kararlılıkla konuların üzerine eğilmesi son derece önemli bir konudur.
Öncelikle Suriye halkını oluşturan bütün etmenler yönetimde kendilerini bulmalı ve hiçbir etmen dışarıda bırakılmadan bir yönetim süreci işletilmelidir.
Yeni kurulan hükümetle bu bir anlamda sağlanmış durum da olmakla birlikte eksik kalan noktalar hükümet tarafından gözden geçirilmeli ve bu noktalara ciddi dokunuşlar yapılarak eksiklikler giderilmelidir.
Tüm bunların yanında bizim ülke olarak Suriye’de olan her hareketten her anlamda haberimiz olmalıdır ve olmak zorundadır.
Ekonomik anlamda çok ciddi iş birlikleri yapmalı ve ekonomik iş birliklerini derinleştirerek yol almalıyız.
Suriye’de hükümetin yapmak zorunda olduğu mali ve ekonomik reformlarda ülke olarak etkili olmalıyız ki ekonomik anlamda bizim çizdiğimiz yolda ülkenin ilerlemesine de bir anlamda katkıda bulunmalıyız.
Yıllardır maddi anlamda sorunlar yaşayan ülkede yeni düzende refah artışlarının nasıl sağlanacağıyla ilgili ciddi çalışmaların başlamasına Türkiye olarak önderlik etmeli ve bu konuyla ilgili çizeceğimiz yol haritasına Suriye’nin uymasına dikkat etmeliyiz.
Özellikle İsrail’in Suriye’de her yönde atacağı adımları Türkiye olarak yakından takip etmeliyiz.
İsrail’in Suriye’de gerek askeri gerekse de ekonomik anlamda atacağı her türlü adımın önünde set olmak zorunda olan bir ülke varsa o da Türkiye’dir gerçeğiyle hareket etmeliyiz.
Son dönemde Suriye’ye olan Amerikan yaptırımlarının kaldırılmasını iyi takip etmeli ve bu yaptırımların kaldırılmasının bölgede İsrail’in rahat hareket etmesinin sağlanmasını engelleyici tedbirlerin alınması yönünde Suriye hükümeti her an uyarılmalıdır.
Yaptırımların kaldırılmasının faydası sadece ve sadece Suriye halkının refahı adına kullanılması sağlanılmalıdır.
Suriye’nin yıllardır içinden geçtiği sıkıntılı sürecin sonunda kurulan yeni hükümetle birlikte ülke içerisinde çok uzun zamandır aslında var olan ama kullanılmayan ekonomik potansiyelin harekete geçirilmesi ülkenin geleceği açısından son derece önemlidir.
Ellerindeki potansiyelin harekete geçirilmesi konusunda Suriye’ye mihmandarlık edilmeli ve potansiyelin ülkenin kendi kaynaklarını iyileştirmek adına kullanılmasını sağlamak gereklidir.
Şayet Suriye’nin kaynakları Suriye için kullanılırsa kısa zaman içerisinde ekonomik anlamda bir rahatlama sağlanacak ve ülke küllerinden yeniden doğabilecektir.
Ama ülkenin kaynakları Suriye için kullanılmazsa bundan sonraki süreçte Suriye’de asla bir rahatlama dönemi içerisine girilemeyecektir.
Bu anlamda Suriye içerisinde kamu ve özel yatırımların planlanmasının yanında uygulanmasında da her konu titizlikle araştırılmalıdır.
Yatırımlarla ilgili gerekli araştırmalar en ince ayrıntısına kadar yapıldıktan sonra hayata geçirilmelidir.
Gerek kamunun gerekse de özel sektörün yatırımları yerli yerinde ve zamanında yapılırsa büyümede istenilen oranların kısa zaman içerisinde yakalanması içten bile değildir.
Arzu edilen büyüme oranları yakalanırken Suriye’nin yanında Türkiye her daim olmak durumundadır.
