Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik başlattığı savaş kısa süre içinde duracak mı, yoksa dünya yeni büyük bir savaşa mı hazırlanıyor? Başta Avrupa ve Karadeniz olmak üzere dünyanın neredeyse tamamını etkileyecek işgal sonrası, yeni dünya düzeni nasıl olacak ve küresel ilişkiler artık eskisi gibi olabilecek mi?

Bu sorular her geçen gün artan Ukrayna Rus gerilimi nedeniyle bütün dünya halklarında derin bir kaygı oluşturmuş durumda. Herkes savaşın nereye evrileceğini merak ediyor. Havada muhtemel bir 3. Dünya Savaşı korkusu var. Ülkeler de bu olağanüstü gerilim karşısında kendi tutumlarını belirliyor. Avrupa ülkeleri Rusya’ya hava sahasını kapatma dahi çok net bir tutum almış durumda. Türkiye ne Rusya’dan ne Ukrayna’dan vazgeçeriz diyerek soğukkanlı şekilde arabuluculuk potansiyeli taşıyor. Arap dünyasında ise fark edemediğimiz oldukça gerçekçi bir korku var. Açlık.

Bloomberg’e göre dünyada buğday ve arpanın üçte birini, mısırın ise beşte birini üreten Rusya ve Ukrayna’nın savaşı bütün dünya tahıl piyasaları üzerinde ciddi riskler oluşturuyor. Başta Körfez ülkeleri olmak üzere birçok Arap ülkesi günlük ekmeğini ürettiği buğdayın en az yarısını, savaşa tutuşan bu iki ülkeden alıyor. Ukrayna buğday ihracatının yüzde 50’sini Arap ülkelerine satıyor. Örneğin Mısır buğday ihtiyacının yüzde 86’sını, BAE ve Tunus yüzde 54’ünü Rusya ve Ukrayna’dan karşılıyor. Umman’ın bu iki ülkeye olan buğday bağımlılığı yüzde 70 düzeyinde. Yüzde 40 düzeyindeki Lübnan ve Yemen büyük oranda bu iki ülkeye muhtaç durumda. Savaşın uzaması, zaten ciddi açlık yaşayan Yemen’de daha da içinden çıkılmaz insanlık dramlarına yol açabilir.

Sadece Arap ülkeleri değil elbette, birçok Afrika ülkesi de buğday ithalatında Rusya ve Ukrayna’ya bağımlı halde. Geçen yıl tonu 250 dolar olan buğday 350 dolara fırlamış durumda. Bu durum birçok ülkede hem açlık korkusu hem de artan fiyatlar nedeniyle toplumsal olayların artma endişesi doğuruyor. 

Bu nedenle Arap dünyası Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşta mümkün olduğunca sessiz kalmayı yeğliyor. Bunun elbette sadece tahıl ithalatıyla ilgisi yok aynı zamanda birçok Arap ülkesinin Rusya ve ABD arasında kalma endişesi de var. Rusya lideri Putin ağır yaptırımlar karşısında “Bizim başka dostlarımız da var” diyerek Batı’ya meydan okudu. Putin’in dostlarına baktığımızda Arap dünyasında her ne kadar baskın bir Amerikan etkisi olsa da Rusya’yı da göz ardı edemeyen politik tutum görüyoruz. Bu tutumun arkasında yatan sebeplerden biri de enerji. Suudi Arabistan dünyanın en büyük ham petrol ihracatçısı ve bu ülkeyi Rusya takip ediyor. Petrol fiyatları savaşın başından bu yana yüzde 25 oranında arttı. Üç ay önce, aralık başı itibariyle 65 dolar civarında olan ham petrolün varili bugün itibariyle iki katına çıkarak 127 doları görmüş durumda. Batının petrol fiyatlarını dengelemek için üretim artışı talep ettiği Riyad, bu talebi geri çeviriyor.

Savaşın sonunun belli olmaması da elbette Arap ülkelerinin temkinli olmasına neden oluyor.