Şayet mümkün olsa şeytan, Allah’a ulaştıran bütün yolları kapatır. Peygamberin sünnetini hatırlatan bütün nasihatçileri unutturur. Müslümanın yapması gereken dini vecibeleri yerine getirmesine engeller koyar. Müslümanın ümidini kırmak için ne kadar saldırı varsa yapar. Acaba bugün şeytanın vazifesini yerine getiren insanlarşeytandan daha mı az çalışıyor?

ABD, Türkiye’ye karşı tehditlerini artırıyor: S-400 savunma sistemlerini almayacaksınız, F-35 uçaklarını teslim etmeyiz, NATO’dan çıkarılma riskiniz var. Suriye’nin kuzeyinde 2. bir Yahudi devleti kuruluyor, İngilizler Kıbrıs’a yığınak yapıyor, Türkiye’nin müttefiki olan ülkelerde darbeler yapılıyor. PKK-FETÖ ittifakı Türkiye aleyhindeki karalama kampanyalarına devam ediyor. İran ve Suudi Arabistan İslam’ın kalbine saplanmış bir hançer gibi iç savaşları desteklemeye devam ediyor. Uygur Türkleri Çin zulmü altında inliyor. Myanmar’da Müslümanlar katliamlara maruz kalıyor. Kafkaslarda ve Balkanlar’da yaşayan Müslümanlar kimliklerinden uzaklaştırılıyor. Filistin ve Afrika Müslümanları perişan bir vaziyette yaşıyor. Kıbrıs’ta İslami ve milli bir eğitimin olmadığı için ortaokul öğrencileri alkol komasından ölüyor.

Türkiye seçimlerle uğraşırken içine kapanıyor ve dış ilişkilerine odaklanamıyor.Türkiye’nin yönetimini değiştirmek için vatan ve devlet düşmanı ne kadar hain varsa ittifak ediyor. Türkiye aleni bir kuşatma altında.

Öğretmen cinayetleri yüreklerimizi dağlıyor. Eğitemediğimiz öğrenciler başımıza bela oluyor.Gençlerimiz genç yaşta evlenemiyor. Türkiye’de boşanma oranları yükseliyor. Kadın cinayetleri ve aile içi şiddet çoğalıyor. Madde bağımlılığı kullanımı aileleri ve eğitimi tehdit ediyor.

Mavi balina ve MOMO gibi siber saldırılar aileleri ve özellikle çocukları hedef alıyor. İnternet bağımlılığı artıyor. Aile içinde televizyon ve akıllı telefonun istilası hükmediyor. Birbirleriyle konuşmayan aile üyeleri yüzünden çocuklar konuşmayı öğrenemiyor. Çocuklarımıza aile içinde milli ve manevi değerlerimiz öğretilemiyor.Şeytan acaba bu kadar kötülüğü tek başına yapabilir miydi? Şeytanın aveneleri Müslümanları kuşatmış durumda.

Ülkemiz büyük bir kuşatma altında,fakat asıl büyük kuşatmaaile kalemize yapılmış durumda. Dünya’nın geniş dairelerindeki tantanalı işleriyle uğraşırken ailemizin kuşatıldığını unutuyoruz.Yapılan hile ve tuzaklar ancak bu büyük kuşatmanın farkına varmakla keşfedilebilir.

Aile ferleri öncelikle şunu bilmelidir, her kim şeytana uyarsa yanar. Şeytan günaha teşvik eder ve insanı yoldan çıkarır. Şeytanın yardımcısı olanlar da insanı yoldan çıkarmaya çalışır. Terkedilmemesi gereken yol ise, istikamet yolu olan sıratı müstakimdir.

Ailedeki kuşatmanın silahları olarak çok cazip oyunlar kullanılabilir.Bu oyunların tuzak olduğunun farkında olmayan çocuklar ve gençler ateşin içine isteyerek ve severek atlayabilir. Seyredilen filmlerin içinde küfre götüren ve İslami hayattan uzaklaştıran sahneler olabilir. Film olduğu zaman haram ortadan kalmıyor ki seyredilsin!Fakat filmleri seyredenler narkoz alan bir hasta gibi zevkten uyuşmaya başlar ve uyuşturucu etkinin farkına bile varmayabilir.

Akıllı telefonlar ve internet bağlantısı ailelerin amansız bir tuzağıdır. Eğer internet kanalından gelen müstehcen görüntüler gözden girerek kalpte yaralar açıyorsa bu akıllı telefonlar şeytana hizmet ediyor demektir.

Ailelerimiz büyük bir kuşatma altında inliyor. Aile kalemiz düşmek üzere. Çocukların yaşı büyüdükçe bu kuşatmanın etkisi daha net ortaya çıkıyor. Çünkü narkoza alışan ailelerin alışkanlıkları değiştiği için normal olması gereken bir İslami hayat dahi zor gelmeye başlıyor.TV,bir ailedehâkimiyet kurmuşsa, akıllı telefonlar günde 4-5 saat kullanılıyorsa ciddi bir kuşatma var demektir.

Büyük kuşatmayı kaldırmanın yolu; ailece Kur’an okumakla, cemaatle namaz kılmakla, ailece tefsir ve hadis okumakla ve sünneti saniyeye uymakla, sosyal sorumluluk projelerinde aktif görev almakla mümkündür.

Çare, Allah’ı sevmekte ve Habibullah’a (s.a.v.) ittiba etmektedir.