“Yoksulun sırtından doyan doyana

Bunu gören yürek nasıl dayana

Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana

Bilmem söylesem mi, söylemesem mi?”

Daha önce Âşık Mahzuni Şerif’in bir türküsünden alıntı yaptığım için Kılıçdaroğlu’na tazminat ödemeye mahkûm edilmiştim. Umarım değerli hâkimlerimiz bu yazımdan öyle bir garabet çıkarmaz.

Yazı yazarken müzik dinlemeyi seviyorum. Bazen başıma iş açsa da bana ilham veriyor.

Şehirlerimizi beş yıl yönetecek seçimler için geri sayım devam ederken ben de yeni bir yazı için Âşık Mahzuni Şerif’in türküleri eşliğinde seçim yazılarına startı vermiş oldum.

Cumhur İttifakı’nı oluşturan partiler uzlaşıp adaylarını büyük oranda açıkladılar. Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra dağılan Millet İttifakı’nda ise İYİ Parti’nin kendi adaylarıyla seçime gireceğini açıklaması CHP’nin tüm hesaplarını altüst etti.

CHP’nin Akşener’i hedef alan açıklamaları ve İYİ Parti’de başlattıkları istifa dalgası CHP’nin içine düştüğü acziyeti gösteriyordu.

Akşener’in, “İYİ Parti, CHP’ye seçim kazandırmak için kurulmamıştır” çıkışıyla ittifak umudu tamamen biten CHP, dümeni daha önce gizli ittifak yaptığı DEM Parti’ye kırdı.

Kılıçdaroğlu’nun HDP ile yaptığı gizli ittifaktan rahatsız olan CHP’nin ulusalcı seçmeni için Özgür Özel’in de bodoslama DEM’in kucağına atlaması tam bir hayal kırıklığı oldu.

DEM’İN OYLARI CHP’NİN KAZANMASINA YETECEK Mİ?

Kılıçdaroğlu’nun masanın altında sakladığı, HDP’nin de bunu kabul ettiği süreç İYİ Parti’nin masadan ayrılmasıyla sona erdi. DEM’in “açık ittifak” isteğine olumlu cevap veren Özgür Özel’in büyük bir mutluluk ve heyecanla DEM Genel Merkezi’ne koşarak gitmesi kimseyi şaşırtmadı.

CHP ile DEM arasında süren pazarlıkta kim, neyi alırsa alsın; DEM, CHP’yi desteklemeye mecbur. DEM’in İstanbul adaylığı için Selahattin Demirtaş’ın eşinin ismini ortaya atması ise ilkesiz ittifakın “ahlaksız” hamlelerinden başka bir şey değil.

Ne yaparlarsa yapsınlar DEM’in vereceği oylar CHP’nin İstanbul, Ankara, Antalya, Mersin, Hatay ve Adana’yı kaybetmesini engelleyemeyecek.

Kılıçdaroğlu, HDP ile yaptığı ittifakın bedelini önce Cumhurbaşkanlığı seçimini, sonra da CHP’deki koltuğunu kaybederek ödedi. Özgür Özel’i de 31 Mart’tan sonra aynı akıbet bekliyor.

DEM’in desteği İmamoğlu’nun İstanbul’da seçimi kazanmasına yetmeyecek. İstanbul’u kaybeden İmamoğlu, soluğu Ankara’da alacak. Genel başkanlık koltuğunu emanet ettiği Özel’i kapının önüne koyması kimse için sürpriz olmayacak.

Atatürk’ün partisi olmakla övünen CHP’nin, kendilerine “Atatürk’ün itleri” diyen bir partinin desteğine muhtaç hâle gelmesi acınası bir durumdur.

CHP, Âşık Mahzuni’den ilhamla şöyle bir seçim şarkısıyla milletten oy isteyebilir;

“DEM’in sırtından oy alan alana

Bunu gören millet nasıl dayana

CHP muhtaç olmuş DEM’in oyuna

Bilmem söylesem mi, söylemesem mi?”

CHP’nin bu şiiri seçim şarkısı olarak kullanması kendisine oy getirir mi bilemem ama içine düştüğü durumu çok güzel anlatacağına eminim.