FETÖ ve Kılıçdaroğlu cephesinden; CHP genel başkanlık koltuğunu ele geçirmek için yaptıkları işbirliği, 15 Temmuz darbesinin siyasi ayağı olma konusundaki rol ve sonrası için yaptıkları işbirliğine gölge düşürecek açıklamalar geliyor. FETÖ ile Kılıçdaroğlu arasında “al kasetini” “ver fotoğraflarımı” kavgasının başladığına dair emareler üst üste ortaya çıkmaya başladı. Bu kavga çok şeye gebe. Küçük dillerinizi yutmamak için hazır olmanızı tavsiye ederim…

Her iki taraf da ilk kozlarını ortaya koydu…

Devamı da gelecek…

Kılıçdaroğlu’nun tüm hizmet ve sadakat sözlerine rağmen; FETÖ, bundan sonraki süreç için siyasi yatırımını tamamen Meral Akşener’e yapacağını gösterdi. Oruçta (oruç tutmuyordu ama) Ankara’dan İstanbul’a kadar yürüyen Kemal beyi FETÖ artık stepne olarak kullanacak. Bu kaçınılmaz sondu. Ancak Kemal Bey, FETÖ’nün kendisine bu kadar hızlı saldıracağını beklemiyordu. Yürüyüşün bitişi üzerinden bir hafta geçmeden, Kemal’in darbe gecesi, kahve içerek TV’den darbeyi seyreden fotoğrafını basına verdiler…

Kemal bey, bu fotoğraf ve basına verenlerin kim olduğu hakkında suskun kalmayı, operasyonun ilk taciz ateşini görmezden gelmeyi tercih etti. 15 Temmuz darbe kalkışmasının yıl dönümünde, darbeyi FETÖ’cülerin yapmadığını, darbenin bir tiyatro olduğu zırvalarına gölge düşürmek istemedi. Ama FETÖ, Kemal’e karşı operasyon düğmesine basmıştı bir kere. Hasta ameliyat masasına alınmıştı. İlaç tedavisine dönmek için artık çok geçti.

Kemal bey, FETÖ’den gelen operasyon hamlelerini görmemek için kafasını kuma gömse de ikinci hamle bizzat FETÖ elebaşından geldi. Mısır’ın darbecisi Sisi’nin TV kanalına verdiği mülakatta, “Darbeyi ulusalcı, laik askerler yapmıştır” dedi. Kemal’in kendisini duymazdan gelmesini kabullenemeyen FETÖ, onu “ulusalcı, Kemalist, laik” seçmen kitlesinin önüne atı verdi.

FETÖ’nun kendisine çektiği operasyonunu görmezden gelmenin koltuğunu korumaya yetmeyeceğini anlamış olacak ki, ilk saldırıdan iki hafta sonra o da savaş baltasını çıkardı. Hem de ne balta! FETÖ elebaşı için “bir densiz” ifadesini kullanarak kavgaya bodoslama daldı.

“15 Temmuz’u Atatürkçüler yapmış olabilir. FETÖ örgütünün lideri bu. Sen Balyoz, Ergenekon davalarında ordudaki Atatürkçüleri ortağınla birlikte temizlemedin mi?” ifadesiyle de FETÖ’nün kendisini önüne attığı laik, Atatürkçü kesime oyuna gelmeyin diyor…

Kemal’in bu kavgayı istemediği belli. FETÖ’nün daha ileri gitmemesi için de güçlü bir kozunu masaya sürüyor. FETÖ’ye bana saldırırsan devamı gelir mesajı veriyor. FETÖ’nün iki saldırısına iki karşı saldırıyla cevap veriyor. CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan’ın elinde bir flaş bellek olduğunu açıkladı. FETÖ’yü ve kamuoyunu fazla merakta bırakmadan bu flaş bellekte TSK içindeki 15 bin FETÖ’cünün isim ve bilgilerinin olduğunu söyledi.

Dedim ya baltalar fena çekildi. 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen bu flaş bellekten hiç bahsetmeyen Kemal Bey, birden bire bu flaş belleği FETÖ’nün önüne koyuverdi. Darbe girişiminden sonra, devlet, ordu içindeki FETÖ’cüleri tespit etmek için uğraşırken elinde bununla ilgili 15 bin isim olduğunu söyleyen Kemal beyin aklına bu isimleri savcıya vermek bugün gelmiş…

Akşener’in parti kuracağını açıklaması ve FETÖ’nün bu işin ana sponsoru olması Kemal’le kavgalarını kaçınılmaz kılıyor. Seçmen paylaşım kavgası, kirli çamaşırların, eski fotoğrafların, aralarındaki eski paylaşımların, yeni açıklamaların peş peşe geleceğini gösteriyor.

FETÖ tarafından kullanılıp, bir kenara atılmış olmak Kemal’i fazla kızdırmış anlaşılan. Kemal’in çatısı su almaya ve çatırdamaya başlamıştı zaten. Ama FETÖ’nün Meral’e siyasi alan açma, seçmen devşirme çalışmaları çatıyı tamamen çökertecek. Kemal’in elinde çatının ikinci sınıf malzemesi HDP dışında bir malzeme de kalmamış görünüyor…

Kemal Bey’in 2019 seçimlerini görüp görmeyeceğine emin değilim, ama yine kaybeden tarafta olacağına eminim…