Her insan, varoluşunun özünde tarifsiz bir değer taşır.
Ancak bu değer ya insanın kendisi dolayısıyla gölgelenir ya da -daha acısı- hemcinsi tarafından değersizleştirilir.
Oysa Yüce Allah (c.c.) insanı en güzel surette yaratmış, ona bahşettiği değerin farkında olmasını murat etmiştir.
İnsanın değeri; evrenin en nadide incisi, her şeyin fevkinde, her türlü kıymetin üzerindedir.
Bu nedenle insan onuru zedelenmemeli, insan şahsiyeti asla rencide edilmemelidir.
İnsan onurunu zedeleyen her eylem, hangi niyetle yapılırsa yapılsın sonuçları itibarıyla bir yıkımdır.
İyilik kisvesi altında dahi insan onuruna halel getirmek, o iyiliği bir anda anlamsız kılar.
İnsanın onurunu hiçe sayarak yapılan her türlü yardım aslında bir tür ihlaldir, suikasttır, cinayettir; hatta insanlığa yapılan en büyük ihanettir.
Makam, mevki, şöhret, servet...
Tüm bunlar, insan hayatına değer katan unsurlar olabilir.
Ancak bu değerler, bir başkasının onurunu çiğneyerek elde ediliyorsa anlamını hepten yitirir; insanlığa karşı işlenmiş bir suç hâline dönüşür.
Hiçbir üstünlük, hiçbir ayrıcalık, bir insanın onurunu zedelemeyi haklı gösteremez.
İnsanın şahsiyetini yaralayarak iyilik yapmaya çalışmak abesle iştigaldir.
Böyle bir durumda hiçbir şey yapmamak; hatta susmak daha erdemli bir duruş olur.
Çünkü insan onuru, her türlü maddi ve manevi kazancın ötesinde bir değere sahiptir.
İyilik, gösterişten ve başa kakmaktan uzak; sessizce ve tevazuyla yapılmalıdır.
Riya ile yapılan iyilikler aslında birer riyakârlıktır.
Gösteriş için yapılan yardımlar, sadece bir aldatmacadır.
Asıl iyilik gizli kalandır, kalpten gelendir, kalpleri fethedendir.
İşte bu tür iyilikler, insanlığın en güzel örnekleri olarak tarihe geçer ve nesilden nesile aktarılır.
Yani iyilik; yapılan kişiyi ezmeden, rencide etmeden, onurunu kırmadan yapılmalıdır.
Bu hakikati en güzel şekilde ifade eden Hz. Peygamber (s.a.v.) ne güzel söylemiş: "İyilik yaptığın zaman onu başa kakma, verdiğin şeyi çok görme."
İyilik, insanı insan yapan en önemli özelliktir.
İyilik bir lütuf değil, bir insanlık vazifesidir.
İyilik karşılıksız yapıldığında tam karşılığını bulur.
İnsanın onuru her koşulda korunmalı, her türlü aşağılamadan ve incitmeden sakınılmalıdır.
Her insan onurlu bir yaşam sürme hakkına sahiptir.
Bu hakka saygı göstermek insanlığımızın bir gereğidir.