Kılıçdaroğlu, “İş belli grupların ellerine silah alıp belli kişileri öldürme yoluna gitmezse bir gerilim olmaz. Siyasi cinayetler... Böyle kaygılarım var” derken, siyasi cinayetler işleyebilecek hangi ‘belli grupları’ gözünün önüne getirdi anlayamadık.

Bakan Soylu’nun, “Sınırlarımızda PKK’lı terörist sayısı 181’e indi” açıklaması, bu örgütün siyasi cinayet işleyebilme kabiliyetinin kalmadığını gösterdiğine göre kim olabilir o ‘belli gruplar’?

Kılıçdaroğlu, siyasi cinayetler işleyebilecek bir grup veyahut yapılanmayı işaret etmeden önce Misak-ı Milli sınırları içinde yer alan Kobani’deki Amerikan üssüne, buradan silah yardımı alan YPG’ye dikkat etmelidir.

Değil mi ki beş altı yıl öncesine kadar Türkiye’de patlatılan bombaların ülkeye girişi Kobani üzerinden gerçekleşiyordu.

Türk Ordusu Suriye’nin kuzeydoğusunda YPG mevzilerini vururken, Amerika, DAEŞ tehdidini bahane ederek YPG’yi hem askeri lojistik hem de ekonomik olarak desteklemeye devam ediyor.

Üstelik bu destek Türkiye’nin ısrarla YPG ile PKK arasında bir fark olmadığını delilleriyle ortaya koyuyor olmasına rağmen hız kesmiyor.

Bir soru daha;

13 Ocak 2018 tarihindeki konuşmasında “Bana TOMA’nın üzerine çıkacak il başkanı lazım…” diyen kimdi?

İpucu; CHP İstanbul İl Kongresi’nde Canan Kaftancıoğlu seçilebilsin diye söylenmişti bu söz…

O Kaftancıoğlu ki, TOMA’nın üzerine çıkacak potansiyele sahip bir il başkanı olarak sadece Gezi Kışkırtmalarına methiyeler düzmekle kalmıyordu;

PKK’lı terörist Sakine Cansız hakkında yaptığı paylaşımları,

DHKP-C'li Helin Bölek ve MLKP kurucusu Hasan Ocak için CHP logosuyla, “Hasan Ocak yaşıyor. Komutana bin selam!” cümleleri…

Aynı minvalde bir soru daha;

Her Allah’ın günü erken seçim nakaratı yapan bu lider, erken ya da vaktinde yapılacak seçimlerde, beklediği sonucu alamayınca ki alamayacağını biliyor; İl başkanlarına ‘Sokağa çıkın, TOMA’ların üzerine çıkın!’ çağrısı mı yapacak?

Kılıçdaroğlu’nun siyasi cinayetlerden söz etmesi, Zillet İttifakı seçim kampanyası açılışlarının CIA destekli, YPG/PKK, DHKP-C, MLKP gibi sol örgütlerin sokak eylemleriyle başlayacağı mesajı ihtiva ediyor olmasın sakın?

Biz asıl soruya cevap arayalım;

Erdoğan’sız bir Türkiye rüyasına yatan Üst Akıl sevdalıları, dostum dedikleri Biden’ın destekleriyle kesin bir sonuç alabilmek için siyasi cinayetler kartını masaya sürerler mi? 

Zira bu kompozisyona bakarak Türkiye’ye kimlerin nasıl, hangi ölçekte bir operasyon çekecekleri üç aşağı beş yukarı ortaya çıkmış oluyor.

Şunu da düşünmeliyiz;

Kılıçdaroğlu, itinayla seçilmiş ‘Siyasi cinayetler…’ kaygılı cümlesiyle kendisine veyahut başka liderlere yapılacak suikastları ihbar ediyor olabilir.

Tanrılar kurban istiyor;

Farkında olmadan (veyahut olarak) ‘dirileri işe yaramıyor, ölüleri seçim kazandırabilir’ şeklindeki bir stratejiyi, Üst Akıl taşeronu FETÖ’nün planlarını deşifre mi ediyor Kılıçdaroğlu?  

O halde Üst Aklın suikast listesinde başka kimler var!

Cumhur İttifakı mı, Millet İttifakı mı?

Hedefteki biz miyiz, Kılıçdaroğlu mu!