Okullar kademeli olarak da olsa bir an önce açılmalıdır. Toplumlar nezdinde okul yaşamın merkezindedir. Sosyalleşmenin birinci adresi okuldur. Çocuklarımızı ne zaman biteceği belli olmayan bir virüs yüzünden ve korunması mümkün olan bir virüs yüzünden bu kadar uzun zaman okuldan uzak tutamayız. Bunun toplumsal yaralarının oluşturacağı tahribat virüsten daha az değildir

İnsan, doğasında özgürlük olan bir varlıktır. İnsanı dört duvar arasında uzun süreli kalmaya zorlanırsa psikolojisinde bozulmalar olacağı bilimsel olarak tespit edilmiş bir gerçektir.

Yüz yüze eğitimin alternatifi olarak sunduğumuz teknolojik araçlarla çocuklarımızın bu kadar zaman geçirmelerinin de oluşturacağı tahribatın sonuçlarının boyutlarını şimdiden tahmin etmek zor değil. Günde 6 saat canlı ders öğrencilerin göz sağlığı başta olmak üzere bütün metabolizmasın da bozulmalara sebep olacaktır

Yakın geçmişte ekran karşısında fazla kalanları eleştiriyor ve sakıncalarını konuşuyorduk. Gözleri bozar, omurgayı zedeler, parmak kıkırdaklarını tahriş eder ve en önemlisi de bağımlılık oluşturur diye. YEŞİLAY, BAĞDER ve diğer sivil toplum kuruluşları “Ekran bağımlılığı uyuşturucu bağımlılığından daha tehlikelidir” diye okulları gezerek, toplumu bilgilendirmek için gece gündüz çalışıyorlardı.

Saatlerce ekrana kilitlenen çocuklarımıza derslerinden geri kalmasınlar diye bir şey diyemiyoruz. Tam tersi kaçamak yapmak isteyenleri nasihatlerle, ödül teklifleriyle, bazen zorla ekranın karşısına oturtmaya çalışıyoruz. Akademik eğitim elbette önemli ancak tedavisi mümkün olmayacak, kalıcı tahribatlara sebep olacak sağlık sorunlarına da fırsat vermemeliyiz

Pandemi nedeniyle her yönüyle zor bir dönemden geçiyoruz. Nasıl ki aşı çalışmalarında uzun uzadıya yan etkiler araştırılıyorsa, uzaktan eğitimin kazanımlarının yanı sıra yaratacağı olumsuz etkiler de araştırılmalıdır

Bütün dünyayı etkisine alan virüs dalgasının önünde Türkiye olarak başta sağlık bakanlığımız ve her türlü takdirin ötesinde emekleri olan sağlık çalışanlarımız olmak üzere bütün kurum ve kuruluşlarımızla bu dönemi şimdiye kadar çok başarılı bir şekilde yönettik.

Zor günler yaşadığımız bu dönemde bütün eğitim camiasının her kademe de çalışanları, okul yöneticileri ve öğretmenler öğrencileri için büyük fedakârlıklar göstererek EBA uzaktan eğitim başta olmak üzere sosyal medyanın bütün araçları ile imkânlar ölçüsünde ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştılar. Bu başarının okulların her kademesinde ki öğrencilerimiz için gerekli tedbirler ve planlamalar çerçevesinde biran önce açılmasıyla taçlandırılması gerekir.

Okul hayattır. Okul değerler eğitiminin verildiği, sevgi ve saygı gibi insani değerlerin öğrenildiği kişisel gelişimin ana merkezidir. Öğrencilerimizi bu atmosferden çok uzak tutmamalıyız.

Öğrencilerimizin okula karşı besledikleri aidiyet duygusu kaybedilmeden tıpkı okulöncesi ve birinci sınıflar gibi diğer sınıflarımız da haftada birer gün arayla da olsa okula devamlarını sağlamalıyız. Haftada bir-iki günde olsa öğrencilerimiz öğretmenleriyle buluşmalıdır.