Bazen bir sabah duş alırsın ve her şey değişir.
Su vücuduna temas ederken yalnızca kirini değil, zihnindeki ağırlığı da arındırır.
Günlerdir taşıdığın o belirsiz ruh hâli, sıcak suyla birlikte çözülmeye başlar.
Sadece bir hijyen alışkanlığı gibi görünse de, aslında çok daha derindir o an.
Duş almak, kendinle yeniden temas etmenin başka bir yoludur.
Tıpkı saç taramak, tırnak kesmek, ellerine krem sürmek gibi...

Çünkü fiziksel bakım, özsaygının sessiz ama etkili bir dilidir.
“Ben buna değerim” demenin söze dökülmemiş halidir.
Yüzünü yıkarken, saçlarını düzeltirken, cildine dokunurken — aslında kendine dokunuyorsun.
Ve bu dokunuş, sadece bedenle sınırlı kalmaz.
Ruhuna da yayılır.

Bedenine iyi bakmak, sadece dış görünümle ilgili değildir.
Kendini önemsemek, kendini fark etmek ve bazen de yeniden toparlanmak için bir araçtır.
Yataktan kalkıp saçını düzeltmek, kimi günlerde sessiz bir başkaldırıdır.
“Bugün de buradayım” demektir.
Aynaya bakıp “bitkinim ama hâlâ benim” diyebilmenin yoludur.

Çünkü aynada gördüğün kişiyle kurduğun ilişki, dış dünyayla kurduğun ilişkiye de yansır.
Kendine değer verdiğinde, sınırlarını daha net çizersin.
Ritüellerin olduğunda, kaos içinde bile bir zemin bulursun.
Ve fiziksel bakım, işte bu ritüellerin en temelidir.

Ne yazık ki kişisel bakım zaman zaman “lüks” olarak algılanır.
Bir krem sürmek, saç bakımı yapmak ya da manikür — “vakit varsa yapılır” denir.
Ama en çok da ruhun yorgunken gereklidir bu küçük eylemler.
Çünkü içten gelen tükenmişliği her zaman kelimelere dökemeyiz.
Ama bir bakım rutini, çoğu zaman kelimesiz bir kendine sarılıştır.

Duş almak, sadece temizlenmek değildir.
Yenilenmektir.
Saç taramak, sadece düzeltmek değildir.
Zihni toparlamaktır.
Tırnak kesmek, sadece temizlik değil; detaylara gösterilen özenin ifadesidir.

Bu yazı, kendinle yeniden fiziksel temas kurmak için bir çağrı.
Çünkü dokunduğun beden, yaşadığın hayatı şekillendirir.
Ve bedenine özen göstermek, kendine duyduğun sevginin pratik hâlidir.

Kısacası, kendine iyi bakmak sadece aynaya yansımaz.
Zihnine, ruhuna, hatta ilişkilerine bile yansır.
Ve bazen en derin iyileşme, en küçük bir bakım hareketiyle başlar.

O yüzden bir krem sür. Bir duş al. Bir saçını tara.
Çünkü belki de ihtiyacın olan şey, sadece kendine nazikçe dokunmaktır.