Türkiye’de gündem tamamen seçime odaklanmışken cumartesi günü İsveç’in Malmö kenti, Filistin’le ilgili önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı.

Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde yaşayan farklı gruplardan Filistinlileri bir araya getiren ve koronavirüs salgını sebebiyle üç yıldır düzenlenemeyen Avrupa Filistinlileri Konferansının 20’ncisi bu yıl Büyük Felaket/Nekbe’nin 75’inci yılına ve dünyanın dört bir yanına dağılan Filistinli mültecilerin vatan topraklarına dönüş hakkına işaretle “75 yıl… Mutlaka döneceğiz” sloganıyla toplandı.

Avrupa ülkelerinden parlamenterlerin ve sivil toplum örgütleri temsilcilerinin de katıldığı konferansın açılışında Filistin’de birlik ve bütünlüğün sağlanmasının zorunluluğuna, mültecilerin Filistin topraklarına dönüş hakkının zaman aşımına uğramayacağına ve Filistin davasının sabitlerine bağlı kalmanın önemine dikkat çekildi.

Mahmud Abbas başkanlığındaki Filistin Yönetimi’nin engelleme girişimlerine rağmen toplanan konferansa Avrupa’nın dört bir yanından yaklaşık 20 bin Filistinlinin katıldığı ifade ediliyor.

Abbas ve çevresindekilerin konferansa karşı çıkmasının sebebi, etkinliği kendi tekellerindeki Filistin Kurtuluş Örgütü’ne (FKÖ) alternatif bir yapı oluşturma çabası ve işgal güçlerinin himayesinde kurdukları saltanatlarına tehdit olarak görmeleri.

Oysa Avrupa Filistinlileri Konferansı ve benzeri etkinlikleri düzenleyenler FKÖ’ye karşı değiller.

Cumartesi günü Malmö’de yapılan konuşmalarda bu bir kez daha vurgulandı.

Tüm istedikleri FKÖ’nün yeniden yapılandırılarak Filistin halkının tamamını temsil eder hale getirilmesi ve atıl durumdaki kurumlarının etkinleştirilmesi.

Örneğin, Hamas ve İslami Cihad hareketleri FKÖ üyesi değil.

Diğer bir ifadeyle Filistin halkının en az yarısı örgütte temsil edilmiyor.

Her iki hareket de FKÖ üyesi olmak istiyor fakat Abbas ve adamları örgüt üzerindeki kontrollerini kaybedeceklerini bildikleri için buna karşı çıkıyorlar.

Filistinli yazar Yasir ez-Zeatira’nın da dediği gibi, FKÖ uzun süredir Abbas’ın ihtiyacı olduğunda açıp kapadığı dükkâna dönüşmüş durumda.

Abbas ve yakın çevresi de ne o dükkânı kaptırmak istiyor ne de başka bir dükkân açılmasını.

Malmö’deki konferansta FKÖ’nün ıslah edilmesi talebi yeniden dile getirildi ancak Filistin’i “babalarının çiftliği” gibi görenlerin çağrılara kulak vermeleri beklenmiyor.

Avrupa Filistinlileri Konferansı’nın bir güne sığdırılan çalışmaları arasında “Avrupa’da Yaşayan Filistinli Mühendisler Konferansı”, “Avrupa’da Faaliyet Gösteren Filistinli Kuruluşlar Konferansı” gibi etkinliklerin yanında kadınlara ve çocuklara yönelik programlar da vardı.

Bu tür organizasyonlar Filistinlilerin ve özellikle gençlerin vatan topraklarından uzakta kimliklerini ve kültürlerini korumalarına katkıda bulunuyor.

“Yaşlılar ölür, gençler unutur” zanneden işgalcilerin Filistin davasını unutturma planını boşa çıkarıyor ve vatan topraklarından uzakta yaşayan Filistinlilerin yıllar sonra da olsa bir gün köylerine ve kentlerine döneceklerine dair inançlarını diri tutuyor.

Ayrıca tüm dünyaya Filistin diye bir halk olduğunu hatırlatıyor, işgal altındaki topraklarda yaşananlara ve işgalcilerin gerçek yüzüne dikkat çekiyor.