Son zamanlarda cuma hutbelerinin üslubunda bir değişim oldu. Hutbelerde daha net ifadeler kullanılıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı böyle bir değişim yapmakla çok isabetli bir iş yapmış. Mesajın doğrudan verilmesinin etki gücü daha fazla oluyor. Geçen cuma hutbesinin konusu iyilikti. Çok temiz Türkçe ile yazılmış hutbeyi dinlerken “iyilik” gibi bir kavramın daha çok dile getirilmesi gerektiğini düşündüm. Çünkü iyilik, duygunun yanı sıra davranış da gerektirdiği için öğretici ve taklit edici olacaktır. Birçok konuda taklit etmek hoş karşılanmaz ama iyiliği taklit etmek en çok hoş karşılanacak bir tutum ve davranıştır.
Küçük bir iyilik, kocaman iyilik kapılarını açar. Birçok “bela”yı defeder, kötülük kapılarını kapatır. İyilik hem yapana hem yapılana tesir eder. Belki de en çok iyilik yapan “kazançlı” çıkar. İyiliği sadece maddi şeylerde aramak yanlıştır. İyilik, maddi ve manevi olarak kendinde olanı başkalarıyla paylaşmaktır.
İnancımız ölçüyü koymuş; verecek hiçbir şeyin yoksa gülümsemen bile ibadettir. İyilerin oluşturduğu toplum erdemli olur. Saygının, sevginin, merhametin, paylaşmanın, dayanışmanın hüküm sürdüğü cemiyette suç oranı en düşük seviyede olacaktır. Herkesin birbirine iyiliği tavsiye edip kötülükten uzaklaştırdığı bir toplumda huzur olur, barış olur.
Ama unutmamak gerekir ki insanın özünde iyi duygular olduğu gibi kötü duygular da vardır. Zaten yeryüzünde imtihan sebebimiz de budur. O nedenle iyiliğin teşvik edilmesi ve öğretilmesi gerekir. Kötülük duygularının temsilcisi “şeytan” da boş durmuyor. Nefsimize uyarak bize kötülüleri şirin göstermeye devem ediyor. Dikkat edin! En tehlikelisi ise Nemrut’un, firavunun temsilcileri olanlar; insan haklarından, haktan, hukuktan hiç söz etmiyorlar. Sadece ne olursa olsun, nasıl olursa olsun kazanmaktan söz ediyorlar.
“İnsana en çok tesir eden değer nedir?” diye soracak olursan “iyilik” bir numaraya yerleşir. Ramazan ayı, orucun da etkisiyle merhamet damarlarımız kabardığından iyilik yapmak için kendimizi daha hazır hissetmemize vesile olur. Sanıyorum hutbeyi hazırlayanlar da bu mübarek ayda başta oruç olmak üzere sadaka ve yardımlarla iyilikleri çoğaltalım diye iyiliği merkeze aldılar.
Yazının sonunda geçen hafta cuma günü okunan hutbeden bir özet sunalım:
“Cumanız mübarek olsun aziz müminler!
Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: ‘İyilikle kötülük bir olmaz. Kötülüğü en güzel bir şekilde iyilik ortadan kaldırır. O zaman göreceksin ki seninle arasında husumet bulunan kimse sanki sıcak bir dost oluvermiştir.’ (Fussilet, 41/34)
Okuduğum hadis-i şerifte ise Peygamberimiz (s.a.s.) şöyle buyuruyor: ‘İyilik güzel ahlaktır. Kötülük ise vicdanını rahatsız eden ve insanların bilmesini istemediğin şeydir.’
Aziz Kardeşlerim!
İyilik yaratılışın temel gayesidir. İnsanı yaratan, nimetlerle buluşturan, koruyan, bağışlayan ve rahmetiyle kuşatan Rabbimiz hangimizin daha iyi işler yapacağını sınamak için ölümü ve hayatı yaratmıştır.
Yaşadığımız hayat, bir iyilik yolculuğudur. İnsan, bu dünyaya inanmak ve iyi işler yapmak için gelen bir yolcudur. İnsan bu dünyada iyi, hayırlı ve faydalı işler yapmak, doğru ve güzel davranışlar ortaya koymak için vardır. Kötü, yanlış, çirkin işlerden kaçınmak ve bunlara engel olmak insanın en temel görevidir.”