Türkiye’de en yaygın dolandırıcılık yöntemleri arasında bulunan sahte senetler birçok insanın başına dert açıyor. Sahte senet nedeniyle vatandaşın ansızın karşılaştığı sürpriz borçlar kısa süreli bir telaşa neden oluyor. Bu hususta öncelikle sakin olmalı varsa tanıdık bir avukattan hukuki yardım alınmalıdır. Peki sahte senet suçu nedir? Sahte senetle karşı karşıya kaldığınızda neler yapmalısınız? Bugünkü makalemizde bu konuyu ele alacağız.

Resmi bir belge olan senet vb. kambiyo senetleri; borçlu tarafından düzenlenen, borçluyu maddi bir külfet altına sokan ve senedi düzenleyen borçlunun, senet bedelini ödemeyi taahhüt ettiği resmi belgelerdir.

Senetler, resmi belge olan senet ve adi nitelikte olan senetler olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Türk Ticaret Kanunu’nda sayılan ve Kambiyo senetleri olarak bilinen Bono, Poliçe ve Çek özel nitelikli senetlerdir.

Bu senetleri sahte olarak düzenleyenler Türk Ceza Kanunu hükümlerince cezalandırılmaktadır. Sahte senet düzenlemek suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 204. Maddesinde “Resmi Belgede Sahtecilik Suçu” başlığı altında düzenlenmiş; “Özel Belgede Sahtecilik Suçu ise aynı yasanın 210. maddesinde düzenlenmiş ve yaptırım altına alınmıştır.

TCK 204. Madde hükmüne göre; Resmi bir belgeyi sahte olarak düzenlemek, gerçek bir resmi belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştirmek ve sahte bir resmi belgeyi kullanmak, şeklinde üç farklı şekilde bu suçun işlenebileceği belirtilmiştir.

5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 204. Maddesi aynen; “Bir resmî belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir resmî belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren veya sahte resmî belgeyi kullanan kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” Şeklinde, resmi belgede sahtecilik suçunu tanımlamış ve resmi belgede sahtecilik suçunu işleyenlerin ne şekilde cezalandırılacağını düzenlemiştir.

“Görevi gereği düzenlemeye yetkili olduğu resmî bir belgeyi sahte olarak düzenleyen, gerçek bir belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren, gerçeğe aykırı olarak belge düzenleyen veya sahte resmî belgeyi kullanan kamu görevlisi üç yıldan sekiz yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” şeklinde düzenlenmiş, resmi belgede sahtecilik suçunun kamu görevlisi tarafından işlenmesi durumunda daha ağır cezaya hükmedileceği belirtilmiştir.

Türk Ceza Kanunu’nun 210. Maddesinde “Özel Belgede Sahtecilik Suçu” başlığı altında düzenlenen resmi belge hükmünde belgeler; “Özel belgede sahtecilik suçunun konusunun, emre veya hamile yazılı kambiyo senedi, emtiayı temsil eden belge, hisse senedi, tahvil veya vasiyetname olması hâlinde, resmî belgede sahtecilik suçuna ilişkin hükümler uygulanır. Gerçeğe aykırı belge düzenleyen tabip, diş tabibi, eczacı, ebe, hemşire veya diğer sağlık mesleği mensubu, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Düzenlenen belgenin kişiye haksız bir menfaat sağlaması ya da kamunun veya kişilerin zararına bir sonuç doğurucu nitelik taşıması hâlinde, resmî belgede sahtecilik hükümlerine göre cezaya hükmolunur.” şeklindedir.

Resmi belgede sahtecilik suçunda failin ceza alması için savcılık makamına şikâyet aranmamaktadır. Ancak resmi belgede sahtecilik suçu işlendiği yönünde bir iddia olduğunda en kısa zaman dilimi içerisinde adli makamlara haber verilmesi gerekmektedir.

Resmi belgede sahtecilik suçunda görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir. Ancak resmi belgede sahtecilik suçunun kamu görevlisi tarafından işlenmesi halinde görevli mahkeme ağır ceza mahkemesi olacaktır. Resmi belgede sahtecilik suçunda yetkili mahkeme, suçun işlendiği yerde bulunan asliye ceza mahkemesidir.